Fatih Altaylı bugünkü yazısında, İstanbul'un Fatih, Esenyurt gibi Suriyelilerin çoğunlukta yaşadığı semtlerde gettolaşmanın engellenmesinin şart olduğunu belirterek, "Buralarda yaşayan Suriyeli aileleri başka yerlere dağıtmak, İstanbul’da da bir gettolaşmayı engellemek şart. Nereye taşınabilirler bilmiyorum. Ama mesela şöyle 15-20 kişilik bir Suriyeli aileyi Nagehan Alçı’nın oturduğu apartmana, yine böyle kalabalık bir aileyi Nevşin Mengü’nün yanındaki daireye taşıyabilirsiniz. Böyle bir şey yaparsanız eğer, her ikisinin de kirası benden. Söz" değerlendirmesinde bulundu.
Altaylı yazısının ilgili bölümünde şunları kaydetti:
"Bir süre önce Suriyeli göçmenler ile Türkler arasında tatsız olaylara sahne olan Ankara’nın Altındağ ilçesinde “seyrekleştirme” çalışması başlatılmış.
İlçede oturan Suriyelilerin bazıları başka semtlere hatta başka illere naklediliyormuş.
İlçenin bir “Suriye ilçesi” olmasını önlemek, bir “Suriyeli gettosu” yaratılmasının önüne geçilmeye çalışılıyormuş.
Bence çok doğru bir iş yapıyorlar.
Mümkün olan her yerde bunu yapmak gerek.
Mesela Kilis’te yapamazsınız.
Orada Suriyeliler çoğunlukta zaten.
Türkler Türk gettolarında yaşıyor orada.
Keza Hatay’da, keza Gaziantep’te.
Ama İstanbul’da da yapılabilir.
Bazı bölgelerde seyrekleştirme gerekir.
Fatih’in bazı semtlerinde, Beylikdüzü’nde, Esenyurt’ta mesela.
Buralarda yaşayan Suriyeli aileleri başka yerlere dağıtmak, İstanbul’da da bir gettolaşmayı engellemek şart.
Nereye taşınabilirler bilmiyorum.
Ama mesela şöyle 15-20 kişilik bir Suriyeli aileyi Nagehan Alçı’nın oturduğu apartmana, yine böyle kalabalık bir aileyi Nevşin Mengü’nün yanındaki daireye taşıyabilirsiniz.
Böyle bir şey yaparsanız eğer, her ikisinin de kirası benden.
Söz."