İnsanların hayatları boyunca seçim yaptığını yazan Dilipak,Her seçiminizin bu dünyada bir karşılığı olduğu gibi, bir de ahirette karşılığı vardır” diye yazdı.
Dilipak, özetle yazına şöyle devam etti:
Partiler, adaylar çalışıyor da ne oluyor derseniz, onlar kendi sırtlarında ya kendi cennetlerine tuğla, ya da kendi cehennemlerine odun taşıyorlar. Allah onların yaptıklarını, söylediklerini, kalplerinden geçeni, akıllarından geçeni, kapalı kapılar arkasında fısıldaşarak konuştuklarını biliyor. Rızası dışında hesabı olanların işlerini sarp dağlara sardıracak. Onları iki cihanda zelil edecek. Eğer onlara iktidar verip, yedikleri, usulsüzlükleri, ehliyetsiz ve liyakatsız kişilerle kurdukları ortaklıları görüp de, onlara dokunmuyorsa, bu onlara ikramı değil, gazabını artırmak içindir.
Birileri çalmadan, zulmetmeden nasıl cezayı hak edecek. Birileri bu haksızlıklara, zulme, sömürüye sabırla direnmeden nasıl cennete girdirilecek. Bazı zararları, bir takım günahlarının kefareti olacak belki de. Ya da o zararların karşılığının fazlası ile ödeneceği bir gün var.
Birileri aslında dünyalık karşılığında ahiretini satıyor. Onları bilip de onları destekleyenler yok mu. Onlar da onlara yardım ve yataklık yapmaktan suç ortağı olacak. Öyle kişiler var ki, hangi parti olursa olsun bu kişileri vitrinine koyar, onlara söz verir de, insanlarda dünyevi hesaplarla onları alkışlarda, bu haksızlıklar karşısında susmaktan daha vahim bir cürüm olur. Hele size kaderinizi değiştirmekten söz edenler, sizin yaşadığınız şeylerin kader olmadığını söyleyenler var ya onlara meyletmeyin, sonra onları yakacak ateş size de dokunur. Hayır da şer de olsa, olan her ne ise o kaderdir ve Allah’ın iradesi içindedir. Zalimlerin başınıza musallat olması kaderdir, ama bu o zalime boyun eğmenizi, sessiz kalmanızı gerektirmez.
Aman birileri sizi 'vatan millet' diye ya da Allah’la aldatmasın. Unutmayalım, cehennemin yolları iyi niyet taşları ile döşelidir. İyi niyetinizin kurbanı olmayın.”