Adalet Bakanı Tunç'tan Kanun Hükmü filmi yorumu: Terör örgütünün propagandasının yapılmasına müsaade edilemez

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Altın Portakal Film Festivali seçkisinde yer alan 'Kanun Hükmü' filmine ilişkin, Terör örgütünün propagandasının yapılmasına müsaade edilemez dedi.
Adalet Bakanı Tunç'tan Kanun Hükmü filmi yorumu: Terör örgütünün propagandasının yapılmasına müsaade edilemez
2023-09-28 15:46:57   Güncelleme: 2023-09-28 15:46:57    

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Bakanlığımız, Aziz milletimizin 15 Temmuz’da verdiği destansı mücadelesinin itibarsızlaştırılması, sanatın provokasyon unsuru olarak kullanılması çabasının bir parçası olmayacaktır. diyerek, Antalya Altın Portakal Film Festivali'nden çekildiğini açıklamıştı. 

Adalet Bakanı da Kanun Hükmü filmini hedef alarak, Kültür Bakanlığımızın aldığı kararı çok doğru buluyoruz. ifadelerini kullandı. 

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) FETÖ üyeliğinden tutuklu bir kişinin başvurusunda Türkiye aleyhine verdiği ihlal kararına ilişkin, Delil değerlendirmesi yaparak ülkelerin milli yargılarına bir müdahale olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla yetkisini de aştığını görüyoruz dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Eğitim Merkezi'nde infaz koruma memurlarının yemin törenine katıldı. Bakan Tunç, infaz sisteminin en önemli amaçlarından birinin hükümlülerin ceza infaz kurumuna girdikten sonraki hayatlarında suçtan uzak tutulması olduğunu ifade etti. Hükümlülerin aklına ve yüreğine dokunarak gelişim süreçlerini desteklemenin, infaz memurlarının en büyük vazifesi olacağını belirten Tunç, Bu kapsamda talip olduğunuz meslek ile şüphesiz ki toplumsal önemi yüksek bir alanda sorumluluk üstlenmektesiniz. Aynı zamanda hükümlü ve tutukluların temel insan haklarının ve onurunun korunması sorumluluğu da artık sizlerin omuzlarında olacak diye konuştu.

Emsal teşkil etmez

İnfaz memurlarının yeminlerinin ardından Bakan Tunç, çıkışta gazetecilere açıklama yaptı. Tunç, FETÖ üyeliği suçuyla meslekten ihraç edilip tutuklanan Yüksel Yalçınkaya'nın AİHM'e yaptığı başvuruda, Türkiye aleyhine verilen ihlal kararına ilişkin, AİHM kararında ByLock'un tek başına suç unsuru olmayacağına yönelik değerlendirme var, ‘Kanunsuz suç olmaz’ ilkesinden hareketle verdiği ihlal kararında. Bylock'un, özellikle bir şifre verilmesi ve bu şifreden ByLock yazışmaları, kimlerle irtibat kurduğuna ilişkin Yargıtay içtihatları bu yönde. Bu içtihatları, özellikle yargı uygulamamızı dikkate almadan bir karar verildiğini görüyoruz. Burada delil değerlendirmesi yaparak ülkelerin milli yargılarına bir müdahale olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla yetkisini de aştığını görüyoruz. Sadece o dosya bakımından verilen bir karar olduğunu düşünüyoruz. Çünkü her dosyanın kendi özelliği farklıdır. Her yargılanan kişinin özellikle toplanan deliller bakımından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Dolayısıyla bir emsal karar teşkil etmeyeceğini düşünüyoruz. İncelemelerimiz devam ediyor. Savunmamızı verdik. Sanığın Türkiye'de 2 yakalama kararı bulunan yurt dışına kaçan bir kişi tarafından temsil edilmesine de itiraz ettik. AİHM bunu dikkate almadı. Yanlış bir uygulama olduğunu ifade etmek lazım. Karar, gerekçeleriyle ortaya çıktığında daha detaylı açıklama yapabiliriz ifadelerini kullandı.