Akşener: Medyada öne çıkan ve kendilerini CHP’nin sözcüsü gibi gören bazı isimlerin özensiz bir dil kullandıklarını görüyorum

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, cumhurbaşkanlığı adaylığına yönelik bir ismin masanın gündemine gelmediğini belirtti. Akşener, bugünkü zirve öncesi, "Fakat CHP’nin, özellikle medyada destekçisi olan insanlar var. Hem onlar, hem de CHP yöneticileri, doğal olarak genel başkanlarını aday olarak görmek istiyor. Parti yöneticisi arkadaşlarımız bu konudaki görüşlerini daha mutedil bir dille, dikkatlice ifade ediyorlar. Ancak medyada öne çıkan ve kendilerini CHP’nin sözcüsü gibi gören bazı isimlerin özensiz bir dil kullandıklarını görüyorum" eleştirisini yaptı.
Akşener: Medyada öne çıkan ve kendilerini CHP’nin sözcüsü gibi gören bazı isimlerin özensiz bir dil kullandıklarını görüyorum
2022-10-02 10:18:48   Güncelleme: 2022-10-02 10:18:48    

Akşener, Cumhuriyet gazetesinden Gamze Kolcu ve Sertaç Eş'in sorularını yanıtladı. Akşener şunları kaydetti:

-Cumhurbaşkanı adaylığına yönelik bir isim masanın gündemine gelir mi?

Şu ana kadar hiç konuşulmadı. Bugün itibarıyla da böyle bir şey beklemiyorum. Fakat CHP’nin, özellikle medyada destekçisi olan insanlar var. Hem onlar, hem de CHP yöneticileri, doğal olarak genel başkanlarını aday olarak görmek istiyor. Parti yöneticisi arkadaşlarımız bu konudaki görüşlerini daha mutedil bir dille, dikkatlice ifade ediyorlar. Ancak medyada öne çıkan ve kendilerini CHP’nin sözcüsü gibi gören bazı isimlerin özensiz bir dil kullandıklarını görüyorum. Hassas bir dönemde, herkesin sözlerine dikkat etmesinde yarar görüyorum. Çünkü, partide bir sorumlulukları olmadığı halde, milletimiz o isimlerin sözlerini, partinin görüşü gibi algılıyor. İncitici bir dilleri var. 

Mesela aynı isimler, hemen her yayında ya da yazılarında, uzun bir süre, Sayın Davutoğlu, Sayın Babacan ve arkadaşlarının özeleştiri vermesi gerektiğini ifade ettiler. Oysa, her iki genel başkanı da o masaya Sayın Kılıçdaroğlu davet etti. Bunu görmezden geldiler. Bu tavır, hem sayın genel başkanlara, hem de masaya davet eden Sayın Kılıçdaroğlu’na karşı yapılmış bir saygısızlık. Bu dil zamanla öylesine cüretlendi ki, masaya parmak sallar hale geldi. Hatta işi, demokratik bir işleyiş ve istişare üzerine bina edilen masaya, noter görevi yüklemeye kadar götürdüler. Kendilerini muhalif olarak tarif ediyorlar ama açıkçası, o dil, iktidarın ekmeğine yağ sürüyor. Burada iyi niyet görmüyorum. 

-Masada kriz mi var? İkinci tur başlıyor, 6‘lı masada sonuca ne kadar yakınsınız?

Masada bir sorun yok. Gördüğüm şey şu; farklılıklarımıza saygı duyduğumuz, müştereklerimizin öne çıktığı, gerçekten Türkiye için olumlu adımların atıldığı bir yer burası. Anlayamadığım konu ise; biz güçlendirilmiş parlamenter sistem üzerinde konuşurken, konuşmamız gerekirken, bu adaylık mevzusuna nereden geldik? Biz getirmedik. O masada Türkiye’nin geleceğine dair çok ciddi çalışmalar yapılıyor. Ama hep adaylık kısmı üzerinden tartıştırılıyor. 

-6’lı masaya hangi konu başlıkları gelecek?

Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişin yol haritasına dair kendi partilerimizde çalışmalar yaptık. Sayın Babacan partisinin çalışmasını bizlere vermişti. Muhtemelen yarın (bugün) CHP, Gelecek Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi ve bizim çalışmalarımız da masaya gelecek. Altı partinin geçiş çalışmalarında benzerlikler ve farklılıklar var. Zirveden bence bir ortaklaşma çıkacak. Muhtemel ki tüm bu çalışmaları ortak bir metne dönüştürmek için bir komisyon kurulması kararı çıkabilir. Komisyonun çalışması tamamlandıktan sonra, 28 Şubat’taki sistem tanıtımının bir benzeri milletimizle paylaşılabilir. Sürecin böyle ilerleyebileceğini öngörüyorum. Toplantılar aylık periyotlarla yapılıyordu. Sayın Kılıçdaroğlu’nun, 15-20 günde bir toplanılması yönünde bir önerisi oldu. Bu, çalışmalarımızı da hızlandırabilir. Olumlu buldum. Diğer sayın genel başkanlar da kabul ederse, daha hızlı ve daha somut sonuçları olan toplantılar yapabiliriz.