Angelina Jolie ve Brad Pitt’ten ortak ayrılık açıklaması

Çift, boşanma kararı aldıkları 15 Eylül'den bu yana ortak demeç vermemişti.
Angelina Jolie ve Brad Pitt’ten ortak ayrılık açıklaması
2017-01-10 11:59:42   Güncelleme: 2017-01-10 11:59:42    

Angelina Jolie ve Brad Pitt, boşanma davalarını gizlilik içerisinde yürütme kararı aldı.

Jolie ve Pitt, Associated Press (AP) haber ajansına gönderdikleri ortak bildiride, özel yargıç yardımıyla boşanma davalarının detaylarını gizli tutma kararı aldıklarını belirtti.

AA'nın çevirisine göre bildiride, Taraflar ve avukatları, tüm mahkeme belgelerini gizli tutarak ve hukuki kararları vermek üzere özel hakim görevlendirerek çocuklarının ve ailelerinin gizlilik hakkını saklı tutacaklarına, sorunların hızlı çözümünü kolaylaştıracaklarına dair bir anlaşma imzalamışlardır. ifadeleri kullanıldı.

Çocuklar konusunda mutabakat

Çiftin çocuklarının boşanma sürecini atlatması ve ailenin belirli günlerde bir araya gelmesi konusunda birlikte hareket etme konusunda da mutabık kaldığı belirtildi.

Angelina Jolie ve Brad Pitt, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma kararı aldıkları 15 Eylül'den bu yana ilk kez ortak açıklama yaptı.

10 yıl birliktelik sonrası 2014'te evlenmişlerdi

Yaklaşık 10 yıllık birlikteliklerinin ardından 2014'te evlenen çift, boşanma aşamasında 3’ü biyolojik 3’ü evlatlık olmak üzere 6 çocuklarının velayeti konusunda sorun yaşıyordu.

Pitt, mahkemeye sunduğu boşanma dilekçesinde ortak velayet talebinde bulunmuştu. Jolie'nin avukatı, yaptığı açıklamada, çiftin 8 ila 15 yaşlarındaki çocukların velayetinin annede kalması ve Pitt'in de aile terapilerine devam etmesi konusunda geçici anlaşmaya vardığını açıklamıştı.

Pitt hakkında soruşturma başlatılmıştı

Öte yandan Los Angeles Çocuk ve Aile Hizmetleri, Pitt'in eylül ayında bir uçuş sırasında 15 yaşındaki oğluna şiddet uyguladığı iddialarıyla ilgili soruşturma başlatmıştı.

Yetkililer, eşi Angelina Jolie ile boşanma sürecindeki ünlü oyuncunun çocuklarına karşı sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığına dair herhangi bir kanıt bulunamadığını belirtmişti.