'Yoğun stres beyinde biyokimyasal değişikliklere yol açabiliyor'
Antidepresan ilaçların strese karşı çözüm olmadığını ancak yoğun stresin ise beyinde biyokimyasal değişiklikler olabileceğine işaret eden Yavuz, İşte o zaman bir hastalık ortaya çıkar ve o sağlıksız düşünce sistemini tekrar onarmak ve programı yeniden düzenlemek gerekir. İlaç ya da psikoterapötik yöntemler ile zihinde oluşan defarmasyon giderilir, kişi çok daha sağlıklı ve iyi hisseder kendini” dedi.
'Bağımlılık yapmazlar'
Yavuz, antidepresan ilaçlar gerektiği zaman kullanımının işe yarayacağının net olduğuna vurgu yaparak, Antidepresanlar bilinenin aksine bağımlılık yapmazlar. Fiziksel herhangi bir bağımlılık yapma etkileri yoktur. Ancak bu ilaçları kullanırken kesilme belirtilerine çok dikkat edilmesi gerekiyor. Kişi bu ilacı aniden bırakırsa, bir takım belirtiler hisseder kendinde ve bu belirtiler depresyonla çok karışır. Kişi kendinin düzelmediğini düşünerek tekrar ilaç kullanımına devam edebilir. Antidepresan ilaçlar kişiye özgüdür. Doğru doz ve kullanılacak ilaç kişiye göre ayarlanır. Muhakkak bir doktor kontrolünde kesilmesi gerekir” şeklinde konuştu.
'Kişiye de antidepresana da yazık olur'
İhtiyacı olmayan bir kişinin antidepresan ilaç kullanmasının bir işe yaramayacağını, bazen ise ciddi sorunları beraberinde getirdiğini de sözlerine ekleyen Yavuz, Kişiye de antidepresana da yazık olur. Bazen ise çok ciddi problemlere yol açar. Kişinin bir yatkınlığı varsa, antidepresan ilaçlar, manik dönüm dediğimiz aşırılık, taşkınlık dönemlerini tetikleyebilir. O yüzden biz bu ilaçlara başlatırken, kişinin yatkınlıklarını muhakkak gözden geçiririz” diye konuştu.