Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yalova Belediyesi'nde zimmet iddiasıyla açılan davanın duruşmasında CHP milletvekillerinin mahkeme heyetine yönelik söylemlerini eleştirdi
Bakan Bozdağ, AK Parti Yalova Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda, sanıklar arasında belediye başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Vefa Salman'ın da yer aldığı Yalova Belediyesi'nde zimmet iddiasıyla açılan davanın 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmasında, bazı CHP milletvekillerinin mahkeme heyetine yönelik söylemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yalova'da Türkiye'yi üzen çirkin bir olaya tanıklık edildiğini belirten Bozdağ, Yalova Adliyesi'ni ziyaret ederek, hakim ve savcılarla bir araya geldiğini bildirdi.
Bozdağ, Bu haksızlık, kendini ve haddini bilmezlik, ahlaksızlık karşısında, hakkın, hukukun, adaletin ve bağımsız, tarafsız Türk yargısının, Yalova Adliyesi'nde yanında olduğumuzu bir kez daha Yalova'dan, Türkiye'ye ve dünyaya ilan etmek için geldik dedi.
Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğuna işaret eden Bozdağ, hiç kimsenin hakim ve savcılara emir ve talimat veremeyeceğini kaydetti.
'Adaleti de nasıl ayakları altına alacaklarını son olay açık bir şekilde göstermektedir'
Hakimlerin kimseden korkmaması, baskı hissetmemesi gerektiğini ifade eden Bozdağ, hakimlerin dosyaya ve delile bakarak karar vereceğini söyledi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, şöyle devam etti:
Siyasilerin, milletvekili olsun olmasın, siyasi sıfat taşıyan kişilerin bir davada lehlerine sonuç çıkması için mahkemeye baskı yapma hakları yoktur. CHP'nin kimi vekillerinin de bulunduğu bazı siyasi temsilcilerinin, Yalova'da mahkemeyi basmaları, hakim ve savcılarımıza el kol hareketi yaparak parmak sallamaları, onlara hakaret etmeleri, onlara saldırmaları asla kabul edilemez. Bu çok net söylüyorum, haddini bilmezliğin dik alasıdır, kendini bilmezliğin ta kendisidir. Hukuk tanımazlığın açık bir şekilde ifadesidir. Hukuk devletini ayaklar altına almaktır bu. Bir yandan her gün yargı bağımsızlığından, tarafsızlığından bahsedeceksiniz, Ankara'dan İstanbul'a adalet yürüyüşü yapacaksınız öte yandan istediğiniz gibi karar vermesi için mahkeme basacaksınız, mahkeme heyetine yapılmadık hakareti bırakmayacaksınız. Bu ne biçim adalet anlayışı, bu ne biçim hak, hukuk anlayışı, bu ne biçim hukuk devletti anlayışı? Bunların gücü yok, gücü yokken mahkeme basanla, hakimlere parmak sallayanlar, hukuku tanımayanlar Allah muhafaza bunların azıcık gücü olsa hukuku da adaleti de nasıl ayakları altına alacaklarını bu son olay açık bir şekilde göstermektedir.
Yargıçların 28 Şubat sürecinde Genelkurmay Başkanlığında esas duruşa geçtiği gün adalet diyen diliniz neredeydi sizin? sorusunu yönelten Bakan Bozdağ, kimsenin buna sesini çıkarmadığını dile getirdi.
'Menderes'in asılmasında eli olanların yanında DP'nin Genel Başkanı oturuyor'
Bakan Bozdağ, Erbakan Hocamız, 28 Şubat sürecinde boncuk boncuk terlerken, iktidarı düşürmek için binbir manevra yapılırken siz neredeydiniz? Rahmetli Menderes'in asılmasında eli olanların yanında Demokrat Parti'nin (DP) Genel Başkanı gitmiş o masada oturuyor. Azıcık onur olsa, azıcık Menderes'in ruhunun zerresi olsa o masada işi olur mu? şeklinde konuştu.
Mahkeme basmanın, mahkeme başkanına, heyete el kol sallamanın, hakaret etmenin, yargı görevi yapanları, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs etmenin cezası bulunduğunu belirten Bozdağ, Yalova'da mahkemede yaşananların ardından Yalova Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığını, milletvekilleri hakkındaki dosyanın yetkisizlik kararıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiğini hatırlattı.
Adalet Bakanı Bozdağ, şunları kaydetti:
Ben inanıyorum ki TBMM'nin saygın üyeleri, bu haddini ve kendini bilmez, hak ve hukuk tanımaz milletvekillerinin dokunulmazlığını kaldıracak, parmak salladıkları yargının önüne onları çıkaracak. Buradan da Millet Meclisimizin Başkanı ve saygın üyelerine Adalet Bakanı, HSK Başkanı olarak çağrıda bulunuyorum; Türk mahkemelerine tepeden bakan, hakim ve savcılarımıza hakaret eden, el, kol sallayan bu kendini ve haddini bilmezlerin milletin saygın bir temsilcisi olmaya da hakları yoktur. Lütfen bu vekillerin dokunulmazlığını Anayasamızın öngördüğü usullere uygun şekilde kaldırmak suretiyle bunları yargıya teslim edin. Yargının önünde Türk yargıçlarına hesap vermesini sağlayın. Ben eminim ki TBMM, Türk yargısının ve yargı görevi yapan hakim ve savcılarımızın onurunu kendi onuru gibi kabul edecek, bu haksızlık karşısında milletin ortak sesinin tercümanı olacak, bu kendini ve haddini bilmezlere, hem hadlerini öğretecek hem kendilerinin kim olduğunu öğretecek hem hukuk devleti nedir, ayan beyan gösterecek ve öğretecek.