Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle 1.5 yıldır sahnelerden uzak kalan sanatçılar ve sahne emekçileri, önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan kademeli normalleşme kararlarının ardından eğlence ve müzik sektörünün beklentilerinin karşılanmamasına tepki gösterdi.
'Bu işin adabı neydi, ne diyorduk sahneye çıkınca, nasıl hazırlanıyorduk? Hepsini unuttum'
Hürriyet'ten Fulya Soybaş'ın haberine göre 1.5 yıldır sahneden uzağım diyen Şarkıcı Şimal, tepkisini şu ifadelerle dile getirdi:
Bu işin adabı neydi, ne diyorduk sahneye çıkınca, nasıl hazırlanıyorduk? Hepsini unuttum ve tek gelirim de müzik! Sadece nefesim ile para kazanıyorum. Ne sponsorum var ne sosyal medya işi yapıyorum. Bugünlere de tırnaklarımla kazıya kazıya, mücadele ederek geldim. Ama bugün gelinen noktada ben de meslektaşlarım da bu mücadeleyi kaybettik. Ev sahibine telefon açıp, ‘Bu ay da kirayı almasanız, sizi üzer miyiz?’ diye yalvaran müzisyenleriz artık. Bu çok onur kırıcı! Tüm bunların üzerine bir de meme kanserine yakalandım. Biliyorsun, ağır süreçler! Tedavi, ek tedaviler... Para, moral ve motivasyona en çok ihtiyacım olan dönem. Müzik beni ayakta tutacaktı güya? Sokağa çıkma yasağını, en azından 24.00’e çekseler biz de bir tık nefes alır, işimizi yapar, kimseye de muhtaç kalmayız diyorum.”
'Normalleşme kararları açıklandığında yine 'yok' sayıldık'
Türkücü Yudum ise şunları söyledi:
1.5 yılda sektör falan kalmadı. Sadece solist olarak düşünme! Çalgıcısı, ışıkçısı... O kadar çok insan ekmek yiyordu ki. Bugüne kadar kendi çabamızla bir şeyler yapmaya çalıştık ama yetmedi işte. Devletin yanımızda olması, kol kanat germesi şart! Gel gör ki ‘normalleşme’ kararları açıklandığında yine ‘yok’ sayıldık.
'Anneme döndüm, ‘Keşke müzisyen olmasaydım, başka bir iş yapsaydım’ dedim'
Karar açıklanırken anneme döndüm, ‘Keşke müzisyen olmasaydım, başka bir iş yapsaydım’ dedim. Bak bu kadar zamandır, açız! Daha kötüsü yaptığımız iş meslek olarak kabul edilmiyor. Kültür Bakanlığı, 16 ayda sadece 4 ay, aylık 1000 TL para yatırdı. Neye yetti? 2 hafta önce 3000 TL hibe açıklandı, alabilmek için vergi levhası şart! Sektördekilerin yüzde 90’ı zaten kayıt dışı, nasıl alacak o parayı? İzmir’den, Gaziantep’ten geçim sıkıntısı nedeniyle intihar haberleri alıyoruz. Bir mesleğin var ama icra edemiyorsun, düşünsene. Bu çok acı. Lütfen artık sesimizi duyun.
'Siyasi mi ya da başka bir kaygı mı bilemiyorum ama bence eğlence sektörüne karşı alınmış bir tavır var'
Bu virüs ‘AVM’ye girmem, restoranda bulaşmam ama konserde bulaşırım mı?’ diyor. Siyasi mi ya da başka bir kaygı mı bilemiyorum ama bence eğlence sektörüne karşı alınmış bir tavır var diyen Gitarist Engin Yıldız, şunları ekledi:
Restoranlar açıldı, mesela. İnsanlar kurallar çerçevesinde HES kodu, maske-mesafe gibi, nasıl bir araya gelebiliyorsa benzer koşullarda konserler yapılamaz mı? Salgının farkındayız. ‘Sıkış tıkış konserler yapalım’ da demiyoruz. Ama yarı kapasiteyle de olsa bir şekilde işe başlamak istiyoruz. 1.5 yılda 4 ay, aylık 1000 lira yardım aldım. Kiraya mı? Faturalara mı? Neye yeter? Ki bunu bile alamayan meslektaşlarımız oldu. Düğün-derneğe de gidemeyiz, mekân sahipleri dolmadığından şikâyetçi, ‘İş olursa para alırsınız’ diyorlar... Çoğu meslektaşım enstrümanını sattı. Arkadaşım taksiye başladı. Ben de abimin sigorta şirketi var, onun yanında sigortacılık yapıyorum. Bu işin okulunu okudum ben, profesyonelim, reva mı? Müziğin bu ülke için ne kadar önemsiz olduğunu bir kez daha anladım.
'130 müzisyenin geçim sıkıntısı nedeniyle intihar ettiği söyleniyor'
Orkestra Şefi Tarık Sezer şunları söyledi:
2020 Mart'tan beri resmen ‘kapalıyız’. 130 müzisyenin geçim sıkıntısı nedeniyle intihar ettiği söyleniyor. Büyük bir kâbusun içerisindeyiz. Biz kontrollü bir açılma, yarı kapasite ile konserlere, mekânlarımıza dönmeyi beklerken göz ardı edildik. Büyük hayal kırıklığı içerisindeyim. Kovid-19’un bizim sektörden bulaştığına dair bir rapor, belge, bulgu da yok! Hayır, suçlu bizim sektör ise 16 aydır evde oturuyoruz öyleyse salgının bitmesi gerekmez miydi? İstanbul’da sokaklar dolu, toplu taşıma ağzına kadar kalabalık. Uçağa binmeden 1.5 metre arayla bekliyorsun, bindikten sonra yan yanasın. Bunlardan hiçbir şey olmuyor ama konser yapılamıyor.
'Bu işin bizim sektöre mal edilmiş olmasına kırgın ve kızgınım'
Sektörün günahı ne? Arkasında başka bir şey olduğunu düşünmek istemiyoruz ama... Bu işin bizim sektöre mal edilmiş olmasına kırgın ve kızgınım. Akşam 22.00 yasağının 24.00’e çekilmesini talep ediyoruz. Kurallara uyarız, konserlerimizi yaparız. 23.00’te biter, herkes de evine gider. 35 kişi var orkestramda, aileleri ile 100 kişi. 1.5 yıldır kimi sağdan soldan borçla geçindi, kimi kenara atmıştı onu yedi. Bittik! Lütfen bu duruma göz yummayın! Sahnelere sahip çıkın.”
Gülşen: Yeter artık!
Pop şarkıcısı Gülşen de eğlence sektörün yerle bir edildiğini ifade ederek, O sektöre hizmet eden binlerce insanın adaletsizce kaderine terk edilmesini, 1 yılı aşkın süredir bunun böyle devam etmesini kabul etmiyorum. Yeter artık! Şu 1 ay, üstelik diğer her şey serbestken, yine acı bekleyişle geçecek, öyle mi? Önümüzdeki 2 ayda da ne olacağı meçhul... Müzik, tiyatro ve tüm eğlence sektörü adına konuyu tekrar ele almanızı diliyorum. El insaf”
Nilüfer: Sanatı ve sanatçıyı değersizleştiren herkese yazıklar olsun!
Nilüfer ise, Müzisyene ve müzik sektörüne son darbe vurulmuştur. Sahneleri kapatıp, bizi görmezden gelen, sanatı ve sanatçıyı değersizleştiren herkese yazıklar olsun! dedi.
Demet Akalın, Müzisyenler ne yapacak? İntihar haberi almayız umarım...” diye konuştu.
Murat Boz: Acilen kararlar gözden geçirilmeli
Müzik sektörü çalışanları yok sayılıyor diyen şarkıcı Murat Boz, Evlerine ekmek götüremeyen 100 binler var. İntihar eden meslektaşlarımız var. Acilen kararlar gözden geçirilmeli, sektörü rahatlatacak kararlar alınmalı ve açıklanmalıdır ifadelerini kullandı.
Harun Tekin-Mor ve Ötesi, Müzikten, sahneden, sanattan korkmak korkanlar açısından makul gibi görünse de beyhude bir tavır. Keyfi yasaklar aşının yerine geçemez. Bu ülkenin birbirinden değerli müzisyenlerinin, sahne sanatçılarının maruz bırakıldıkları şey rasyonel değil ideolojiktir açıklamasını yaptı.