Naşinyan, Bağıra bağıra hoparlörlerde okunan ezan kadar iğrenç bir saldırı yani bir tecavüz, bir tacizi bayağı böyle insanın mahrem yerlerine el atılması düzeyinde bir saldırı daha bilmiyorum ben Türkiye’de yaşamanın bence en korkunç boyutlarından biri budur. Bu bangır bangır bağıran hayvan gibi bağıran... demişti.
Başkanlığın hukuk müşavirlerince Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan suç duyurusu dilekçesinde, Nişanyan'ın ezan ve müezzinlerle ilgili sözlerine yer verildi.
Ezanın, İslam medeniyetinin simgesi ve ortak dili olduğu aktarılan dilekçede, şu ifadeler kullanıldı:
Sevan Nişanyan'ın sözleriyle İslam'ın şiarı ezan aşağılanmış, bütün Müslümanların dini değerlerine saldırılmış ve hakaret edilmiş, İslam dininin inançları, ibadet ve ahlak esaslarıyla ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek gibi bir görev kanunla kendisine tevdi edilen başkanlığımız ve personeli rencide edilmiştir.
Şüphelinin söylemleriyle, saygı sınırları aşılarak Türk milletinin inanç ve manevi değerlerine düşmanca bir tavırla adeta kin ve nefret kusulmuş, mukaddesatımıza dil uzatılmış, insan onur ve şerefi hiçe sayılarak toplumda ayrıştırmaya ve gerginliğe yol açılacak şekilde halkın büyük bir çoğunluğu tahrik edilmiş ve aşağılanmıştır.
Dilekçede Nişanyan hakkında, kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret ile halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçlarından kamu davası açılması istendi.