Erdal Ergüler yazdı: Psikolojinin üfürükçüsü Adil Yıldırım, kırmızı hap, mavi hap

Kendisini yaşam koçu olarak tanıtan ve kadınlara tavsiyelerde bulunan Adil Yıldırım, bir videosunda isteğinin gerçekleşmesini isteyenlere kurşun kalemle bir kağıda not yazmalarını, suya bırakmalarını istiyor. Tarif bir büyü ya da çorba tarifi gibi. Kalemin ısrarla kurşun olmasını istiyor. Evinde kurşun kalem olmadığı için kırtasiyeye giden kadın, uzak durması gereken bir sırtlanla karşı karşıya olduğunun farkında bile değil. Belki de abimiz kırtasiyecilerle anlaşma imzalamıştır bilmiyorum ama onca hayal kırıklığından pek de rahatsız olacak gibi görünmüyor. İlaç şirketleriyle anlaşan doktorlar, eczacılar olur da kırtasiyecilerle anlaşan yaşam koçları neden olmasın?

Adil Yıldırım bazı kişilik bozukluğu olan kişilere de nasıl davranılacağı yönünde bilgiler veriyor. Tanıyı, teşhisi kim koydu, yetkiyi kimden aldı belli değil.

Başka bir Youtube kanalında kendisini psikolog olarak tanıtan başka bir kişi insanlara biten ilişkilerinde kişinin nasıl geri döneceği tavsiyesi vermeye kalkıyor. Bir manipülasyonu tavsiye olarak veriyor, üstelik psikolog.

Geçmişte kişilik bozukluğu olan danışanlarının zaaflarını farkeden bir "psikiyatristin" ağzının sularının akarak ondan nasıl faydalanacağını anlattığı makaleler de gördük. Üstelik kapanışı da çok uzun kalırsanız "salaksınız" minvalinde yapıyordu. Bu kişi gerçek diplomalı, insan hakları platformlarında da yazmasına izin verilmiş bir "psikiyatrist." Porno filmi izlerken altyazı olarak fantezi yazmış da sonradan kendisini toparlayamamış dağıtmış gibi.

FİNALDE NE OLUYOR?

Çoğu videonun altı insanların sorun yaşadıkları insanlara koydukları tanılarla dolu. İlişkisi içerisinde en az 10 kişiyle yatmış bir kadının  "Tepki gösterdi, beni yalnızlaştırdı, bu narsist" diyeceği boyutlarda yapılmış yorumlar var. Buradaki danışan-danışılan ilişkisini anlamak hiç de zor değil. Sürekli insan yedekleyen, ilişkisi içerisinde sadık olmayan bir kadın, neo-feminizmin (liberal feminizm) kaymağını yiyen bir yaşam koçuna danıştığında olay yerinde aradığı onayı, yaşam koçu da aradığı parayı bulduğunda kadının sevgilisi tarafından manipüle edildiğini, bir narsist olduğu, dahası ilişkisi içerisinde 10 kişiyle yatabileceği özgürlüğüne inanarak olay yerinden ayrılıyor. Tam bir falcı-inanan ya da büyücü-inanan ilişkisi. Şimdiden bir sonraki ilişkiye dehşet bir travma aktarılmış durumda ama para alındığında pek de mühim değil gibi görünüyor. Peki bir sonraki ilişki? O da narsist, sonraki? O da narsist. "Ayy canım bütün narsistler de beni buluyor" Karşılıklı tanıların konulduğu, paraların alındığı tam bir insan sirki. Onay arayıcıyla onay vericinin enteresan ilişkisi, "kadının beyanı esas" ilkesinin çorbacılığa, büyücülüğe uyarlanmış hali. Psikolojinin kriterlerinin danışanın tatminlerine göre belirlendiği enteresan bir sağlık süreci;  

"Aldattığında sana kızıyorsa elbette narsisttir şekerim. No contact, hattını kapat kaç, hem en son yattığın kişileri 50 olarak biliyordu, 100'e kadar sayamaz. Bak nasıl sürünecek gör pislik narsist."

-No contact da arada bebeğimiz var.gerçi ondan mı tam emin değilim,

- Haa pardon... Voodoo bebeği olarak kullan, iğne batır.

Bu süründürme tavsiyeleri en çok dikkat çeken nokta. Bir sonraki aşaması gaz odası. Zaten iletişim kurmakta zorlanan birine ateş açma eğitimi veriyor, yaşam koçuna gelinmişti ama kiralık katil gibi; "Ghosting uygula, yaptıklarınla onu suçla, hala sağsa bakarız çaresine."

Kişinin sorunlarıyla değil karşısındaki kişilere nasıl çelme takacağıyla ilgilenen koçum benim.

Ne kadar tanı almış davranış varsa tavsiye olarak sundu, danışan sağlıklı gelse hasta olarak geri döner, iletişim kurarak çözülecek meseleler bir katliama döner orası kesin. Devletler halkı yönetmek için hayali düşmanlara ihtiyaç duydular, koçlar neden savaş açıp silahlandırıyor düşündürücü.

Kapitalizmde Korku kitabının yazarı Dieter Duhm Aziz Nesin'in tarif ettiği yüzdelik dilimin çıtasını yükselterek insanların hasta bir toplumla yaşadığı için pek de sağlıklı kalmalarının mümkün olmadığını verdiği örneklerle işliyor. Bu kurşun kalem örneği Türkçe çevirisine eklenebilecek bir not gibi görünüyor. Bir de sağlık, şifa dağıttığını iddia edenlerce yapıldığında bol travmalı, bol onay almış hastalıkların ilişkiden ilişkiye, nesilden nesile aktarılacağının habercisi gibi.

Kapitalizmi hedefleyen bir psikologun şaşmayacağı aşikar; Parayı ortadan kaldırdığınızda üfürükçü de, şifacı da kalmıyor. Youtube'da halka hizmet ettiğini iddia eden kaç "psikolog" kalır siz hesap edin. Açık kalan kliniklerin becerisini, yeteneğini tartışabiliriz ama niyeti çok da kafamızı kurcalamaz. Kapımızda bir sayaç, yağan yağmurdan musluğumuza ulaşan suyu ölçüyor, başka bir sayaç kaç ampul yakmışız onunla ilgileniyor. Psikologların temel eğitimi de bu sıradışı durumu "normalleştirerek" başlıyor. Kafayı klasik eğitim müfredatından kırmadan yol almak biraz zor gibi görünürken işin içine çorba tarifi yapanlar da girince durumumuz daha da zorlaştı. Herkesin herkese tanı koyduğu, herkesin yetkili mercilerce parasını ödeyip onayını aldığı bir süreç bol tıklama, bol para, bolca da kandırılmış insan demek.

KIRMIZI HAP, MAVİ HAP

Diğer yandan biyolojik evrimi referans alan, günlük hayatta ve ilişkilerde inanılan ruh ikizi gibi yanılsamalara gönderme yapan kırmızı hap akımı da erkekler arasında yayılmaya başladı.Matrix filmindeki hoş olmayan bir gerçekliği ortaya çıkaran kırmızı haptan esinlenen akım bugüne dek bildiklerimize reset atmayı hedeflemiş. Neo-feministlerin (liberal feministlerin) tepkisini gören akım bilimi referans alıyor. Bu referansla insanın bugüne nasıl geldiği, erkeğin yanılgılarla dolu duygusal süreci, kadınların seçiciliği,daha iyiyi arayışları işleniyor. Erkek intiharlarının da işlendiği akım şu anki popüler kültüre, medyanın diline, hukukun vardığı noktaya meydan okuyor. Şimdilik Türkiye'de anlatıcıları, temsilcileri az gibi görünse de sayı giderek artaracak gibi görünüyor.

Dipnot:  Yazıda feminizm ile gümüzde feminizm diye itelenen neo-feminizmi ayrı ele alındı.

Feminizm: Erkeklerle eşit sosyal haklara sahip olmak için kadınların erkeklerle beraber verdiği eşitlik mücadelesi. Örneğin İran'da kadınların başının açık gezmesi bir eşitlik mücadelesi örneği olabilir.

Neo feminizm (Liberal feminizm) : Erkek düşmanlığı, cinsiyet düşmanlığı, ırkçılık, türcülük minvalinde değerlendirebilecek feminizmden ayrı faşizm türevi bir akım. Erkeklerle beraber mücadele vermek bir yana cinsiyetinden dolayı bir canlıyı kortejden kovmakla kolayca ayrışırlar.