AK Parti İzmir İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yüklenerek, "Ha bire 'Seçim tarihi belli olsun' diyorsun. İşte söylüyorum, seçim önümüzdeki yıl haziran ayının ortasında yapılacak" dedi.
"Bu zat şimdi de cumhurbaşkanlığı peşinde koşuyor. Bunu delikanlıca yapmak yerine, dolambaçlı yollarla gerçekleştirmeye çalışıyor" diyen Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:
"Şahsım ve aile fertlerimizle ilgili yeni iftiralar üretiyor. Bugün bir dava daha kazandım. Kararlar geldikçe Bay Kemal adına hayır yapıyoruz. Meşrebinden dolayı sana aba altından sopa gösteriliyorsa çaresi var. AK Parti Türkiye'si eşit vatandaşlığı garanti altına almış bir ülkedir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İzmir'de yaptığı konuşmasındaki açıklamaları şöyle:
"Büyük ve Güçlü Türkiye'yi de yine sizlerle inşa edeceğiz. Dağlarında açan çiçekleri, sırmaların saçan altın güneşi, uğrunda canlar feda edilen istiklaliyle bu gazi şehir milli mücadelede düşmanı denize döktüğümüz yerdir.
İnşallah büyük ve güçlü Türkiye güneşinin ilk ışıklarının yükseldiği yerde inanıyorum burası olacaktır.
İzmir'den bu hedefimize bu vizyonumuza uygun daha kuvvetli, daha samimi, daha coşkulu bir destek bekliyoruz. Maalesef bu şehir bir süredir kendini temsil edenler bakımından talihsizlikler yaşıyor. Malum İzmir'in CHP'nin de başında olan bir milletvekili var. İzmirli vatandaşlarımın kendilerini temsil etmesi için meclise gönderdiği bu zat İzmir'in yolunu dahi bilmiyor. Bizim kadar İzmir'e gidip gelmiyor. İzmir'in derdiyle dertlenmek yerine mesaisinin çoğunu Silivri'deki memleket düşmanlarını yargıdan kaçırmak, terör örgütlerine payandalık yapmak için harcıyor.
Bu şehrin yerel yönetimden kaynaklı sorunlarına çözüm geliştirmek yerine şahsımızla ve aile fertlerimizle ilgili sürekli yeni iftiralar üretiyor. Bugün bir dava daha kazandım. Sağolsun o böyle yaptıkça biz de davaları kazanıyoruz. Nihai kararlar da geldikçe uygun olan yerine Bay Kemal'in adına hayır yapıyoruz.
Kendisi daha önce İstanbul milletvekilliği yaptı. Ama oranın da ilçelerini bilemeyecek kadar seçildiği yerden habersizdi. Daha vahimi bu zat bazı şehirlerimize ayrı ülke diyecek, bazı şehirlerimizi başka bölgeler sanacak kadar Türkiye'den de habersiz. Eline ne tutuşturulursa belge diye kürsüde sallayan her seferinde mahkum olduğu halde yalandan ve iftiradan vazgeçmeyen zatın bugüne kadar ne seçildiği şehirlere ne de ülkeye hiçbir hayrı dokunmadı.
Devletteki tek müktesebatı SSK'yı batırmaktan ibarettir. Kasetle geldiği genel başkanlığını korumak dışında ülkenin ve memleketin geleceği adına hiçbir çabasını görmedik. Bu zat şimdi de Cumhurbaşkanlığı peşinde koşuyor. Bunu da çıkıp adam gibi, delikanlıca yapmak yerine tıynetine uygun şekilde sütre gerisinden dolambaçlı yollardan gerçekleştirmeye çalışıyor.
Desteği halkımızdan istemek varken siyasi ikbalini yabancı büyükelçilerin inayetinde arıyor. Cehaletinden kaynaklanan gafları, kurnazlığından mülhem çelişkileriyle de bizleri zaman zaman güldürmüyor, eğlendirmiyor da değil.
Fakat bu da bir yere kadar, ülkenin yönetimine talip olmak, CHP kürsüsünden gece yarılarında sosyal medyada masasının etrafına, altına doldurduğu şürekâsının önünde şaklabanlık yapmaya benzemez. Artık masa etrafında top çevirme, ortaklarını idare etmek adına milleti oyalama devri geride kaldı. Vakit karar verme vakti."