Erdoğan: Eşe veya boşanılan eşe karşı işlenen kasten yaralama suçlarında tutuklama kararları kolaylaştırılacak

Erdoğan, KADEM 4. Olağan Genel Kurulu'nda konuştu. "Kadına sırf cinsiyetinden dolayı uygulanan şiddeti, özellikle öldürme eylemini insan olan hiç kimse kabul etmez, edemez. Ülkemizdeki kadın cinayetleri oran olarak Avrupa ülkelerinin çoğundan daha geridedir. Ancak bu tür hadiseleri sıfırlayana kadar kendimizi görevimizi yapmış sayamayız" diyen Erdoğan, taslak çalışmaları biten yeni reform paketini duyurdu.
Erdoğan: Eşe veya boşanılan eşe karşı işlenen kasten yaralama suçlarında tutuklama kararları  kolaylaştırılacak
2022-03-04 13:18:49   Güncelleme: 2022-03-04 13:18:49    

Erdoğan reform paketinin detaylarına ilişkin olarak, "Yeni düzenleme ile artık kadına yönelik saldırılarda faillerin somut pişmanlık emaresi içermeyen hiçbir davranışı indirim nedeni olarak kabul edilmeyecektir. Sadece takım elbise giyip kravat takarak ellerini  önünde birleştirip başını yana eğerek sergilenen tiyatrovari görüntüler takdiri indirim gerekçesi olmayacaktır. Kastan öldürme yaralama işkence ve eziyet gibi suçlar kadına karşı işlenmişse cezalar daha da artırılacaktır. Nikâhlı veya boşanmış eşe karşı işlenen tehdit suçlarına verilecek cezaların da alt sınırı altı aydan dokuz aya çıkarılacaktır. Fiziken veya iletişim araçları vasıtasıyla yapılan ısrarlı takip eylemleri artık cezası artık 6 aydan 2 yıla kadar hapisle sonuçlanacak bir suç olarak işlem görecektir. Aynı şekilde eşe veya boşanılan eşe karşı işlenen kasten yaralama suçları da katalog suç düzenlemesine dahil edilerek tutuklama kararları  kolaylaştırılacaktır. Şiddet mağduru kadınlara talep etmeleri  halinde baro tarafından ücretsiz avukat görevlendirilebilecektir" düzenlemelerini aktardı.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Kuruluşundan bu güne kadar demokrasimizin geliştirilmesi kadınların haklarının korunması konusunda gayret gösteren tüm kardeşlerimize teşekkür ediyorum. Kadının temel hak ve özgürlükleri konusunda yaşanan sıkıntılar tamamen zamanın ve şartların ürünü toplumsal kabullerin eseridir. Kadını anne, eş, kardeş, evlat vasıflarıyla insanın bir yarısı erkeği de yine aynı vasıflarla insanın diğer yarısı görmeden bu meseleyi sağlıklı ve sürdürülebilir dengelere oturtmak bir hayli zordur. Elbette ilahi takdirden kaynaklanmayan her meselenin çözümü idrakle, gayretle, sabırla mümkündür. Bu anlayışla ülkemizdeki kadınların dünyadaki  genel yönelimlerden farklı bir seyir izleyerek bugüne gelen şiddetten eğitim ve iş hayatındaki adaletsizliklere kadar geniş bir yelpazeye yayılan mücadelelerinde her zaman yanlarında olduk.

"Kadınların haklarını savunmak onları küçümseyerek metalaştırarak meseleyi sadece birkaç başlığa indirerek değil onların  insan sıfatıyla zaten sahip oldukları haklarını teslim etme anlayışıyla yapılır. Biz ülkeyi yönetme sorumluluğu ürettiğimiz günden beri işte bunun mücadelesini veriyoruz. İnsani, siyasi, sosyal gibi her alanda kadınlarımızın çok önemli mesafeler katetmesini sağladık. Sonuçta kadınların iş gücüne katılımını yüzde 27'ler seviyesinden yüzde 34'ler seviyesine çıkardık. Kız çocuklarımızın tamamını eğitimle buluşturarak her seviyede onların eğitim öğretimlerini kolaylaştırarak artık bu başlığı sorunlarımız arasından neredeyse tamamen çıkardık.

"Mimarlardan avukatlara öğretmenlerden sağlıkçılara kadar pek çok meslek dalında kadın-erkek oranı büyük ölçüde dengelenmiş durumdadır. Elbette karar alma mekanizmalarında ve istihdamda kadınların temsili konusunda hala arzuladığımız seviyeye ulaşabilmiş değiliz ama katedilen mesafenin önemini de görmezden gelemeyiz. 

"Ülkemizde kadına yönelik şiddetle mücadelede tarihi bir evrim olan6284 sayılı kanun dünyada örnek teşkil eden bir düzenlemedir. Şiddete uğrayan veya uğrama ihtimali bulunan kadınların korunması için konuk evleri açılmasından izleme merkezleri kurulmasına kadar pek çok tedbir hayata geçirilmiştir. 

"Kadına sırf cinsiyetinden dolayı uygulanan şiddeti, özellikle öldürme eylemini insan olan hiç kimse kabul etmez, edemez. Ülkemizdeki kadın cinayetleri oran olarak Avrupa ülkelerinin çoğundan daha geridedir. Ancak bu tür hadiseleri sıfırlayana kadar kendimizi görevimizi yapmış sayamayız. 

Nitekim bir süredir adalet bakanlığımız bu çerçevede yeni bir reform paketinin hazırlıklarını yürütmektedir. Taslağı üzerindeki çalışmaları biten bu paketi en kısa sürede TBMM'nin gündemine getireceğiz. Yeni düzenleme ile artık kadına yönelik saldırılarda faillerin somut pişmanlık emaresi içermeyen hiçbir davranışı indirim nedeni olarak kabul edilmeyecektir. Sadece takım elbise giyip kravat takarak ellerini  önünde birleştirip başını yana eğerek sergilenen tiyatrovari görüntüler takdiri indirim gerekçesi olmayacaktır. Kastan öldürme yaralama işkence ve eziyet gibi suçlar kadına karşı işlenmişse cezalar daha da artırılacaktır. Nikâhlı veya boşanmış eşe karşı işlenen tehdit suçlarına verilecek cezaların da alt sınırı altı aydan dokuz aya çıkarılacaktır. Fiziken veya iletişim araçları vasıtasıyla yapılan ısrarlı takip eylemleri artık cezası artık 6 aydan 2 yıla kadar hapisle sonuçlanacak bir suç olarak işlem görecektir. Aynı şekilde eşe veya boşanılan eşe karşı işlenen kasten yaralama suçları da katalog suç düzenlemesine dahil edilerek tutuklama kararları  kolaylaştırılacaktır. Şiddet mağduru kadınlara talep etmeleri  halinde baro tarafından ücretsiz avukat görevlendirilebilecektir.

"28 Şubat'ta acaba 2023'te nasıl iktidarı ele geçiririz gayreti içindeler. Kusura bakmayın o 28 Şubat tarih oldu."