Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde gündeme dair konuşma yaptı. Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
‘Batı’nın silahlarını görüyoruz’
“Türkiye’nin haklı talepleri ne yazık ki, büyük bir suskunlukla geçiştirildi. Bugün aynı tavrın maalesef Suriye ve Irak’taki terör yapılarına karşı sergilendiğine şahit oluyoruz. Kandil’den yönetilen PYD, YPG’nin bölgede yaptığı etnik temizlik faaliyetleri, terör eylemleri, mevcut rejimle olan iş birliği adeta görmezden gelinerek, bu örgüt himaye ediliyor, destekleniyor.
“Örgütün elinden çıkan silahlara baktığımızda hangi silahları görüyoruz? Batı’nın silahlarını görüyoruz. Neredeyse Batı’nın her ülkesinin silahları var. Terör örgütüne karşı savaştığını söyleyenlerin silahlarını da onların elinde görüyoruz.
“PYD, YPG terör örgütünün asıl hedefi; DAEŞ’ten ziyade kendisi gibi düşünmeyen, kendisine tabi olmayan herkestir, bölge halkıdır özellikle de orada yaşayan Kürt kardeşlerimizdir. Bunların Kürt kardeşlerimize öncülük etmek gibi bir derdi yoktur, tam aksine bunlar Kürt kardeşlerimizin başına beladır. Bunu böylece söylemek istiyorum.”
’35 yıldır hiç ağlamadık’
“Suriye ve Irak’ı kana bulayan DAEŞ terör örgütü insanlık dışı saldırılarını Tunus’tan Mısır’a, Paris’ten ABD’ye kadar dünyanın birçok ülkesine yapmıştır. Maalesef kimi Batılı ülkeler son derece yanlış bir şekilde terör örgütlerine karşı tavırlarını onların söylemlerine ve ideolojilerine bakarak belirliyor veya açıklıyor.
“Bakınız biz bu ikircikli tavrı, çeşitli terör örgütleriyle uzun yıllardır sürdürdüğümüz mücadelemizde birçok kez gördük, yaşadık, tecrübe ettik. Sadece PKK ile olan mücadelemiz 35 yıldır devam ediyor. Ama biz hiçbir zaman ağlamadık, bağırıp çağırmadık ve mücadelemizi sabırla kendi içimizde verdik. Hala da vermeye devam ediyoruz.”
‘Kürt kardeşim hala bunun farkında değil’
“Benim Esed’le o münasebetlerimizin iyi olduğu zamanda orada yaşayan Kürt kardeşlerimize pasaport dahi vermiyorlardı. Kimlik vermiyorlardı. Ben o zaman Esed’e diyordum ki ‘ya bunlar bu ülkede yaşıyor. Bunlar senin vatandaşın değil mi? Bunlara kimlik versene’ diye diye belli bir noktaya gelmişti ki bu olaylar patlak verdi.
“Bu olaylar patlak verdiği için onlara kimlik vermeye başladı. Yoksa kimlik verme niyeti yoktu. Ama benim Kobani’de yaşayan Kürt kardeşim hala bunun farkında değil. Belki biliyor veya biliyor da farkında olmuyor.
“Bizim PYD’ye karşı duruşumuz, aynı zamanda bölgedeki Kürt nüfusunun da hissiyatıdır. Bugüne kadar terör örgütleri arasında hiçbir ayrım yapmadan, birini diğerine tercih etmeden, ideolojisine kimliğine bakmadan hepsiyle de kararlı bir şekilde mücadele ettik, etmeyi sürdüreceğiz.”