Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, Cem TV'de katıldığı Not Defteri programında Ali Özgündüz ve Atakan Sönmez'in sorularını yanıtladı. TİP'in temel politikalardaki yaklaşımını açıklayan Baş, mülteci meselesi, ittifaklar ve cumhurbaşkanı adayı konusunda açıklamalarda bulundu.
Independent Türkçe'nin haberine göre Türkiye İşçi Partisi'nin Halk İttifakı verilen bir ittifak çalışması içinde olduğunu söyleyen Erkan Baş, Bu saray rejiminin bir anca önce sona ermesi konusunda Millet İttifakı ile ortaklaşıyoruz. Ancak onun yerine kurulacak yeni sistem konusunda ayrı düşünüyoruz. Bu yüzden ittifak içinde değiliz. Biz AKP'den sonra gelecek iktidar karşısında ana muhalefet görevini üstlenmeyi hedefliyoruz dedi.
Türkiye'de sağcılık kolay bir şey
Türkiye'de sosyalist partilerin kitlesel bir güce ulaşamaması için iktidarların devlet imkanlarını kullandığını ancak Türkiye'de solun buna rağmen ayakta kalmayı başardığını söyleyen Baş, Türkiye'de sağcılık kolay bir şey. Türk, sünni, erkek… diye konuştu.
TİP'e yapılan çağrı şu: Çok iyisiniz ama o kadar da solcu olmayın
Türkiye İşçi Partisi'nin Rusya'nın Ukrayna işgaline başından beri karşı olduğunu söyleyen Erkan Baş, NATO'nun da bir barış örgütü olmadığı ve istikrarsızlık yarattığını, bunun bedelini de Ukrayna halkının ödediğini söyledi.
Baş, dış politika konusundaki tutumlarını, Biz tek bir askerimizin sınır dışına gönderilmesine de, tek bir yabancı ülke askerinin de Türkiye'ye girmesine de onay vermeyiz diye açıkladı.
TİP Genel Başkanı, Antiemperyalizm, laiklik, kamuculuk gibi temel ilkeleri savunduklarını ancak bugün bu değerlerin savunulmasının çağdışılık gibi algılatılmaya çalışıldığını belirterek, Bize söylenen şey şu; çok iyisiniz, güzelsiniz ama bu kadar da solcu olmayın...' Yok ya! şeklinde konuştu.
Muhalefetteyken herkes Anti-ABD'cidir, iktidara oturmak için koşarak Washington'a giderler
AKP'nin ABD onayı ve desteği ile iktidara geldiğini savunan Erkan Baş, AK Parti ve FETÖ köken itibariyle bakarsak amca çocuklarıdır dedi.
Türkiye'de antiemperyalizmin geniş bir destek gördüğünü ancak siyasette bunun karşılık bulmadığını ifade eden Baş, Türkiye'de böyledir. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde de böyledir. Emekli olduktan sonra herkes antiemperyalist olur. Muhalefetteyken herkes Anti-ABD'cidir ama iktidara oturmak için koşarak Washington'a giderler diye konuştu.
Türkiye'de solun ve sol hareketlerin yerli ve milli olmadıkları yönündeki eleştiriler hakkındaki soruya yanıt veren Erkan Baş, Biz 1920'lerde kurtuluş savaşına katılmak için Bakü'den çıkıp gelen TKP'nin devamıyız. Tam bağımsızlık fikrini Türkiye'ye kazandıran soldur. Sosyalist hareket bu topraklara aittir. Sağcı iktidarlar ise her dönem emperyalistlerle işbirliği yapmışlardır dedi.
1950'lerde TKP yargılamasında Zeki Baştımar'ın savunmasında söylediği, Biz ülkeyi Amerika yöneteceğine Menderes yönetsin deriz, çünkü biz Menderes'i yenebiliriz. Ama siz ülkeyi komünistler yöneteceğine Amerika yönetsin dersiniz sözlerini hatırlatan Baş, Bizim ölçümüz budur dedi.
Türkiye'de bugün nüfusun yaklaşık yüzde 10'u kadar göçmen ve sığınmacı olduğunu ve tam sayının dahi bilmediğini söyleyen Erkan Baş, bunun temel nedeninin de AKP'nin Suriye ve Afganistan'da izlediği hatalı politikalar olduğunu savundu.
AKP'nin sorunun nedeni olmasına rağmen mülteci meselesini kendi çıkarı için kullandığını ve Avrupa'ya karşı koz olarak kullandığını ifade eden Baş, İnsan bunlar. Kaçak geçişler sırasında yaşananları, Aylan bebeği hatırlıyoruz. Bunlar karşısında yüreği sızlamayana insan denemez dedi.
Baş, sözlerine şöyle devam etti:
Biz herhangi bir ulustan, yoksulu garibanı suçlu görerek, onları yerden yere vurarak bu sorunun çözüleceğine inanmıyoruz. Bu ülkenin bir yurttaşı, bir siyasetçisi olarak şundan utanıyorum. Özel uçaklarıyla, yatlarıyla gelen Arap, Rus, Amerikalı, Avrupalı… Bunların hepsini alkışlarla karşılıyorsunuz, önlerine kırmızı halılar seriyorsunuz ama öbür taraftan bu yoksulları düşman olarak görüyorsunuz. Bu ikiyüzlü bir yaklaşım
Baş, mülteci sorununun çözümünün de Suriye meselesinin Suriye yönetimi ile birlikte çözülmesiyle mümkün olacağını sözlerine ekledi.
Türkiye'de bugün laiklik ilkesinin sadece kağıt üzerinde kaldığını ancak gerçek bir laiklik için mücadele edilmesi gerektiğini söyleyen TİP Genel Başkanı, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı helalleşme çağrısının sorulması üzerine şöyle konuştu:
O açıklama ilk açıklamanın ardından revize edildi ve hesaplaşmayı da içeren bir helalleşme olacağı söylendi. Ama biz ilk günden bu yana Saray rejimi ile hesaplaşılması gerektiğini söylüyoruz. Hesaplaşmadaki amaç intikam almak değil, hortumlanan bankaların, satılan fabrikaların, beşli çeteye verilen ihalelerin hesabını sormak bunların bir daha olmaması içindir
Türkiye İşçi Partisi'nin Halk İttifakı verilen bir ittifak çalışması içinde olduğunu söyleyen Erkan Baş, Bu saray rejiminin bir anca önce sona ermesi konusunda Millet İttifakı ile ortaklaşıyoruz. Ancak onun yerine kurulacak yeni sistem konusunda ayrı düşünüyoruz. Bu yüzden ittifak içinde değiliz. Biz AKP'den sonra gelecek iktidar karşısında ana muhalefet görevini üstlenmeyi hedefliyoruz dedi.
Kimlik siyasetini doğru bulmadığını ve emek eksenli bir siyasi anlayışı temsil ettiklerini söyleyen TİP Genel Başkanı Erkan Baş, cumhurbaşkanı adaylığı konusunda yapılan tartışmalara değinerek şöyle konuştu:
Kimlik siyasetini doğru bulmamak, kimlikleri yok saymak değildir. Bu ülkede Kürtler var mı? Var. Aleviler var mı? Var. Bunların varlığını kabul ederseniz kimlik siyasetinin zemini ortadan kalkar. Cumhurbaşkanı adaylıkları tartışılıyor, ‘O Alevi seçilemez' diye bir tartışma var. Bunu kabul edebilir miyiz? Buna tavır almamız, bunu değiştirmek için mücadele etmemiz lazım
Erkan Baş, son dönemin moda söylemlerinden birinin ‘sağ sol gibi kavramlar eskide kaldı' şeklinde olduğunu belirterek, Dikkat ederseniz bunu söyleyenlerin hepsi de sağcı. Bunu söyleyerek seni sağa çekmeye çalışıyorlar diye konuştu.