Erkan Baş, yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"GÖÇ YÖNETİMİ POLİSİKASI DİYEBİLECEĞİMİZ BİR ŞEY YOK"
"TİP olarak bizim, saray rejiminin yarattığı göç sorununu çözmek için ciddiyetle çalıştığımızı duyurmak isterim. Türkiye’yi emperyalistlerin bir göçmen kampı haline getiren saray rejimi ne ülke yurttaşlarını ne de bu ülkedeki göçmenlerin hakkını, hukukunu gözetmiyor. Bu yüzden ortada adına göç yönetimi politikası diyebileceğimiz bir şeyin bulunmadığını tespitle başlayalım."
"SÜLEYMAN SOYLU UTANMADAN SIKILMADAN KONUŞTU"
"Göçmen emekçiler korkunç sömürü koşullarında çalışıyor. Kayıtlara geçmesi için söylüyoruz, geçtiğimiz günlerde Süleyman Soylu çıktı utanmadan sıkılmadan, fabrikanda Suriyeli çalıştır sigortalı yapma sonra bu Suriyeliler ne yapacak de, önce iş insanları isyan edecek gibi bir cümle kurdu. Dünün Çalışma Bakanı bugünün İçişleri Bakanı patronlar için yerli yurttaş fark etmez nasıl bir sömürü imparatorluğu kurduklarını kendi ağzıyla açıkça itiraf etti."
"İSLAMCI HAYALLERLE SURİYE'NİN KAN GÖLÜNE DÖNMESİNE DESTEK OLUP..."
"Önce Neo Osmanlıcı, milliyetçi, İslamcı hayallerle Suriye’nin bir kan gölüne çevrilmesine destek olup milyonlarca insanın yerinden yurdundan olmasına neden oldular. Sonra kayıtsız, belgesiz göçmen emeğinin sömürü ile patronları beslediler, karlarına kar servetlerine servet kattılar. İşte bu ikisi AKP’nin özetidir."
"HALKIMIZIN KAYGILANMASI SON DERECE NORMAL"
"Yaratmak istediği ülke hayalinin reklam filmini hep beraber izlemiş oluyoruz bu gerçeği ortaya koymadan, bununla hesaplaşmadan bu ülkede hiçbir sorun çözülemez. AKP’nin sistemsiz, tutarsız, patronları ve AB’yi memnun etmeye dayalı göç idare anlayışının halkımızda kaygı yaratması son derece normal. Kaygıların esas düğümlendiği yer birlikte yaşayıp ürettiğimiz ülkenin elimizden kayıp gitme endişesidir. Yarın nasıl bir ülkede yaşayacağımızı kestirememenin yaşattığı güvensizliktir. Bu ülke nasıl bu hale geldi, çocuklarımızı neler bekliyor gibi sorular bizce de oldukça haklı sorulardır. Halkın bu haklı kaygılarını, sorularını göçmenlerle başlatan ve sadece onların gönderilmesi ile ortadan kalkacakmış gibi gösteren anlayışa karşı son derece dikkatli durmak gerekiyor."
"BU HAYATI BİZE CEHENNEME ÇEVİREN TAYYİP ERDOĞAN'DIR"
"Bugün bu hayatı bize cehenneme çeviren, ülke insanını piyasanın insafına terk eden, eğitim sistemini yamalı bohçaya çeviren, kadınları sokaklarda yürümeye korkar hale getiren ülke insanını birbirine düşman edip bölen göçmenler değil saray rejimidir, Tayyip Erdoğan’dır. Bunlar bu ülkeye giydirmeye çalıştıkları piyasacı yobaz toplum projesiyle ülkemizin geleceğinden kaygı duyar hale gelmemize sebep olan temel sorumlulardır. Esas sorumluyu, saray rejimini hesaplaşma konusu yapmalıyız. Sermaye düzenini ortadan kaldırmadan bu ülke nereye gidiyor sorusu asla ortadan kalkmaz."
TİP'TEN GÖÇMEN POLİTİKASINA İLİŞKİN 6 PLAN
"Somut olarak ne yapacağız: Bir, göç dalgalarının baş nedeni savaşlardır insanları yerinden yurdundan eden emperyalist müdahalelerin sonucu olan savaşların karşısında duracağız Türkiye’yi Ortadoğu’daki savaş girdabına sürükleyen akıldışı politika anlayışından derhal vazgeçeceğiz. İki, savaşlardan katliam ve politik kıyımlardan kaçan kişilerle sadece ekonomik anlamlarla Türkiye’ye gelenler farklı gruplardır ve farklı politikaları gerektirir. Sınır politikamızı AKP’nin ideolojik tercihleri ve sermayenin ucuz iş gücü talebine göre değil evrensel hukuk ilkeleri ve halkımızın yararına göre yeniden şekillendireceğiz. Üç, 2016 yılında imzalanan ve ülkemizi bir göçmen idare merkezi haline getiren Geri Kabul Anlaşması iptal edilecek AB ve Körfez ülkeleri sorunun çözümünde eşit sorumluk paylaşması için zorlayacağız. Dört, göçmenler dahil bu ülkede yaşayan kimse kayıt dışı, sigortasız ve insanlık dışı koşullarda çalışmayacak. Eşit işe eşit ücreti, sosyal adaleti sağlayacağız. Beş, yurttaşların yaşam biçimleri ve özgürlükleri ile ilgili kaygılar ciddiyeteler ele alınacak, eşit yurttaşlık mücadelesine emeği ile geçinen herkesi dahil edeceğiz. Altı, eşit ve özgür bir ülkede mücadelemizin nefret dolu provokasyonlara bulaştırılmasına AKP’nin, saray rejiminin kendi sorumluluklarını ve suçlarını gizlemesine kesinlikle izin vermeyeceğiz."