'Faiz indirimi uzun süre mümkün görünmüyor'

Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, bu yıl içinde faiz indirimini uzun bir süre gündeme almanın mümkün görünmediğini söyledi.
'Faiz indirimi uzun süre mümkün görünmüyor'
2021-02-05 10:34:51   Güncelleme: 2021-02-05 10:34:51    


Reuters ajansının sorularını yanıtlayan Ağbal, enflasyonu kademeli olarak düşürerek, 2023 yılında yüzde 5 seviyesinde istikrar kazanması ve kalıcı bir fiyat istikrarının oluşturulmasının şu anda en önemli öncelik olduğunu ifade etti. Ağbaş, rezerv birikim süreci, uluslararası swap anlaşmaları ve dolarizasyona ilişkin de konuştu.

‘Denge gözetilecek’

Ağbal’ın açıklamaları şöyle:

*Attığımız ve atacağımız adımlarla bu amaca hizmet edecek bir para politikası çerçevesini oluşturup kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz.

*2023 yılına kadar para politikasını sıkı bir duruşla, başka bir deyişle, güçlü dezenflasyonist etki yapacak derecede bir para politikası seti ile yüzde 5 hedefini elde edene kadar koruyacağız.

*Yüzde 5 hedefine varıncaya kadar gerçekleşen/beklenen enflasyon oranı patikası ile para politikası faiz oranı patikası arasındaki düzey güçlü bir dezenflasyonist denge gözetilerek oluşturulacak ve bu denge sürekli korunacak.

*Çünkü erken bir aşamada, geçici nedenlerle enflasyonun aşağı geldiğini görünce sıkı para politikası duruşundan çıkarsanız, geçmiş tecrübeler göstermektedir ki, enflasyon tekrar yukarı yönlü hareket ediyor.

*Alacağımız kararlarla ve yapacağımız güçlü iletişimle piyasanın önünde giderek beklentileri yönetmek suretiyle fiyat istikrarı amacı doğrultusunda fiyatlama davranışlarını istediğimiz noktaya taşıyacağız.

*Enflasyon üzerinde ortaya çıkabilecek riskleri dikkate alarak gerekirse ilave sıkılaştırma yapabiliriz.

*Önümüze gelecek her türlü yeni verinin enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında orta vadeli hedef patikasından sapma riskine işaret etmesi durumunda önden ilave sıkılaşmayı yapacağız.

*Para politikasında risklere karşı önden gereken reaksiyon gösterilmesi enflasyonist baskıları erken aşamada yönetmenizi sağlar. Geçmiş tecrübeler göstermiştir ki, gecikmeli olarak gösterdiğiniz reaksiyonun ekonomik maliyetleri daha ağır olabilmektedir.

‘Fiyatlardaki güçlü artış eğilimi’

*Bu yıl için yaptığımız enflasyon tahmin patikası üzerinde yukarı yönlü riskler önemini koruyor. Nitekim ocak ayına ilişkin gerek TÜFE gerek ÜFE gerçekleşmeleri enflasyon üzerinde döviz kurunun birikimli yansımalarının, uluslararası emtia fiyatlarında devam eden artışların, üretici fiyatlarındaki güçlü artış eğiliminin ve arz kısıtlarının önemini koruduğunu gösteriyor.

*Enflasyon patikası üzerinde yakın vadede öngördüğümüz yukarı yönlü risklerin önemini koruyacak olması ve patikanın beklenen eğimini dikkate aldığımızda bu yıl içinde faiz indirimini uzun bir süre gündeme almamız mümkün gözükmemekte.

*Para politikasının aktarım mekanizması üzerinden gecikmeli olarak güçlü bir şekilde dezenflasyonist etkisini gösterdiğinin ortaya çıkması, finansal koşullardaki sıkılaşmanın beklenti kanalı üzerinden talep kaynaklı enflasyonist baskı üzerinde genele yayılmış güçlü bir aşağı yönlü görümüm ortaya koyması bu bakımdan son derece önemli.

*Bu noktada, enflasyonda kalıcı bir düşüşü görmek istediğimizi, ancak bununla da yetinmeyerek, fiyat istikrarına işaret eden göstergelerin de oluşması gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum.

*Geldiğimiz noktada, enflasyon görünümüne dair risklerin bertaraf edilmesi, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınması ve dezenflasyon sürecinin en kısa sürede yeniden tesis edilmesi için güçlü bir parasal sıkılaştırmaya gidilmesi ve bunun kalıcı fiyat istikrarı hedefi sağlanana kadar uzun bir süre devamı zorunlu olduğu aşikardır.

*Orta vadede sıkı para politikasının yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar kesintisiz uygulanmasını bir çıpa olarak belirledik. Bu çerçeve ve hedef çıpası bizi fiyat istikrarına ulaştıracak.

*Ayrıca kısa vadede oldukça etkili olan arz yönlü enflasyonist unsurlar nedeniyle yıllık enflasyonun öngördüğümüz patika dahilinde belirli bir süre yukarı yönlü seyretmesini bekliyoruz.

*Sıkı parasal duruş, enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecek.

*Bu tecrübeler ışığında, para politikasındaki sıkı ve ihtiyatlı duruşumuzu yalnızca 2021 yılsonu tahmin hedefine ulaşacak şekilde değil, orta vadeli enflasyon hedefimiz olan yüzde 5’e 2023 yılında varacak şekilde kararlılıkla sürdüreceğiz.

2021 hedefi yüzde 9.4

*Bu çerçevede sıkı parasal duruş sonucunda 2021 yıl sonunda enflasyonunun yüzde 9.4 düzeyine gerileyeceğini öngörüyoruz. Ancak, bu tahminler üzerinde yukarı yönlü riskler belirgin bir şekilde önemini koruyor. Bu nedenle, sıkı para politikası duruşunun kararlılıkla uzun bir müddet sürdürülmesi gerekli.

*Bu kararlılığımız piyasa tarafından teyit edildikçe enflasyon beklentileri yıl sonu tahmin hedefimize yakınsayacak.

*Faiz indirim sürecinin zamanlaması, enflasyon gerçekleşmelerinin ve orta vadeli görünüm öngörülerimizin enflasyon raporunda öngördüğümüz patikayla uyumlu şekilde gerçekleşmesine bağlı olacak.

*Politika faizini her halükârda yalnızca 2021 hedefine değil, orta vadeli enflasyon hedefine de öngörülen sürede ulaşmayı sağlayacak bir düzeyde tutmaya devam edeceğiz.

*Şimdiye kadar para politikasında, şeffaflık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde hareket ettik, böyle de devam edeceğiz.

*2021 yılında para arzı ve kredi genişlemesinin dezenflasyon sürecini, ekonominin iç ve dış dengesini ve ters dolarizasyonu destekleyecek düzeylerde kalmasını öngörüyoruz.

Rezerv artırma

*Önümüzdeki süreçte MB olarak rezerv artırma stratejimiz içinde diğer ülke merkez bankaları ile swap anlaşmaları yapılması yer almıyor.

*Uygulamakta olduğumuz sıkı para politikasına kararlılıkla devam etmek suretiyle güçlü bir dezenflasyonist sürecin oluşması ve kalıcı hale gelmesi sonucunda sermaye girişlerinin istikrarlı ve güçlü bir hale gelmesi, yerleşiklerin dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi ile birlikte döviz alım ihaleleri yaparak rezervlerimizi artıracağız.

*Önümüzdeki dönemde de makroekonomik göstergelerdeki dengelenme eğilimi ve makrofinansal risklerin azaltılması sonucunda TL cinsi varlıklara yönelik sermaye akımlarının devam etmesini bekliyoruz.

*Özellikle portföy yatırımlarının önümüzdeki dönemde olumlu gelişmelerle beraber artacağını tahmin ediyoruz.

*Merkez Bankası olarak temel yaklaşımımız fiyatların serbest piyasa koşullarına göre oluşmasıdır, bu çerçevede bu yöndeki (swap sınırlamalarının azaltılması) adımların kademeli olarak devam etmesini öngörüyoruz.

*Para politikasının etkinliği ve finansal istikrar açısından dalgalı kur rejimi ile uyumlu, şeffaf yöntemlerle ve herhangi bir kur seviyesi hedeflemeksizin döviz rezervlerinin güçlendirilmesini amaçlıyoruz.

*Öte yandan, piyasadaki döviz arzının döviz talebine göre güçlü ve istikrarlı şekilde yükseldiği dönemlerde, kuralları önceden açıklanmış bir plan dâhilinde, dalgalı kur rejimi ile uyumlu olmak kaydıyla, şeffaf yöntemlerle döviz alım ihaleleri düzenleyebileceğiz.

*Son dönemde yurt içi yerleşiklerin TL cinsi varlıklara yönelme eğilimi gözlemliyoruz. Bu durum ters dolarizasyon sürecinde önemli bir sinyal.

*Ancak, bu yönelimin sürekliliğe dönüşmesi ve güçlü olması karar vermek bakımından önemli bir gösterge.

*Son dönemde sisteme tabana yayılan efektif girişi de gözlemliyoruz. Bu durum yurt içi yerleşiklerin döviz varlıklarını bankacılık sistemine taşıma isteğini ortaya koyuyor.

*Bu kaynaktan sisteme girişte döviz tevdiat hesaplarındaki gelişimi etkiliyor.

*Tüm bu gelişmeler ters dolarizasyon süreci için gerekli olan koşulların yurt içi yerleşikler nezdinde oluşmaya başladığına işaret ediyor

*Nitekim, ocak ayının ikinci yarısından itibaren altın dâhil yabancı para mevduattaki artışın kayda değer ölçüde yavaşladığını görüyoruz.

*Döviz alım ihaleleri konusunda kesinlikle aceleci bir yaklaşım içinde olmayacağız ve dalgalı kur rejimi ilkeleri içerisinde hareket edeceğiz.

*Herhangi bir kur seviyesi hedefi güderek döviz alım ihalelerine başlamak gibi bir yaklaşımımız söz konusu değil.

*Gerekli koşullar olması durumunda (BOTAŞ’ın) döviz talebinin piyasadan sağlamasına devam edilecek.

*Piyasadaki döviz arzının döviz talebine göre güçlü ve istikrarlı şekilde yükseldiği dönemlerde, bankamızın kuralları önceden açıklanmış bir plan dâhilinde, dalgalı kur rejimi ile uyumlu olmak kaydıyla, şeffaf yöntemlerle döviz alım ihaleleri düzenleyebilecek.

*İçinde bulunduğumuz dönemde de ivme kaybı yaşasa da ekonomik aktivite genele yaygın gücünü koruyor

*Gıda ve tarımsal ürün piyasaları analiz müdürlüğü fiyat istikrarı açısından kritik önemdeki gıda ve tarım ürünleri fiyatlarına dair verileri detaylı ve zamanlı olarak inceleyerek erken uyarı fonksiyonu görecek.