Bugünkü köşe yazısında, Biliyoruz ki, Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına evet deseydi, partinin seçmen tabanından bir bölümünü kaybedecekti diyen Altaylı, hayır diyerek seçmen tabanından başka bir bölümü kaybettiğini ifade etti.
Altaylı, İyi Parti'nin Cumhur İttifakı'na katılması gibi bir olasılık olmadığını düşündüğünü belirtti.
Altaylı'nın yazısının ilgili bölümü şöyle:
Henüz tarihi açıklanmayan ve hatta kararı bile alınmayan ama 14 Mayıs’ta yapılacağı söylenen seçime 2 aydan biraz fazla zaman kala Akşener'in böyle bir İntihar hamlesi” yapması akıl alır gibi olmamasının yanı sıra, akıl kârı da değildi.
Masadan kalkmasından daha acıtıcı olan ise ayrılış ertesi kullandığı ifadelerdi.
Meral Akşener bu hamlesi ile kendini sokağa çıkamayacak hale getirmenin ötesinde, partisini de çok ciddi bir sıkıntıya soktu.
Biliyoruz ki, Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına evet deseydi, partinin seçmen tabanından bir bölümünü kaybedecekti.
Hayır diyerek seçmen tabanından bir başka bölümü kaybetti.
Kendisi açısından en rahatsız edici olanı ise rakiplerinin öngörülerini haklı çıkarmış algısı oldu.
Şimdi herkes İYİ Parti, Cumhur İttifakı’na katılır mı diye soruyor.
Böyle bir şey bana göre mümkün değil.
İYİ Parti, MHP-AK Parti yakınlaşmasına tepki olarak ortaya çıkmış bir parti.
İktidarın karşısında iken bir anlamı, bir değeri var, iktidar yanaşması olarak hiçbir şey ifade etmez.
NOT: Altılı Masa'nın dağılması ile oluşan gündemin en acı verici yönü depremzedeleri kısa süreliğine de olsa gündem dışına çıkarmış olması.