Devlet 14 yıl sonra suçlu ilan etti!
2000'de Burdur Cezaevi duvarını yıkan dozerin kepçe darbesiyle sağ kolu kopan Veli Saçılık, kolunun kopmasının sorumlusu oldu, bir de tazminat ödeyecek.
2020-08-11 06:40:55 Güncelleme: 2021-09-05 00:13:37
Devlet Veli Saçılıkın cezaevi operasyonunda kolu kopmasında kimseyi mahkûm edemedi. Kepçe operatörü, askerler, komutanlar ve gardiyanlardan sonra sağlık çalışanları da suçsuz bulundu.
Burdur Cezaevine 2000de düzenlenen operasyonda, cezaevi duvarını yıkan dozerin kepçe darbesiyle sağ kolu kopan Veli Saçılık, kolunun kopmasının tek sorumlusu olarak kaldı. Nisan ayında, Saçılıkın kolunun kopması nedeniyle devam eden tazminat davasında Adli Tıp Kurumu, sağlık çalışanlarının sorumluluğunun bulunup bulunmadığına dair raporunu açıkladı. Milliyet'ten Gökçer Tahincioğlu'nun haberine göre, sağlık çalışanlarının sorumluluğu olmadığına karar veren Adli Tıp Kurumu, Saçılıkın geciktirilmeksizin hastaneye getirildiğini ve her türlü sağlık imkânından yararlandırıldığını mahkemeye bildirdi.
Cezaevine girmesine neden olan olayla ilgili davadan beraat eden ve kamu görevlisi olarak çalışan Saçılıkın açtığı tazminat davasında, mahkeme, sağlık çalışanlarının kusurunun saptanması için Adli Tıptan rapor istedi. Rapor, geçen Nisan ayında tamamlandı.
Adli Tıp raporunu tamamladı
Raporda, Sağlık Bakanlığının 2002 tarihli savunmasına yer verildi. Raporda şu ifadeler kullanıldı: Davacı Veli Saçılık da 19.10 sularında hastaneye sevk edilen ilk grupla Burdur Devlet Hastanesi Acil Servisine sevk edilmiş, hemşire ve nöbetçi doktor gördükten sonra kolu steril pedlerle sarılmış, tetanoz antiserumu verilmiş ve davacı ambulansla sağlık memuru nezaretinde Süleyman Demirel Tıp Fakültesine sevk edilmiş ve bu merkezde gerekli müdahale yapılmıştır. Ancak, bütün müdahalelere rağmen tıbben zaruri olarak kolu kesilmiştir.
Kararda, olaydan sonra müdahalede bulunan doktorların o tarihteki ifadeleri de yer aldı. Doktorlardan biri Parçalı olarak kopmak üzere olduğu ancak bir kısım dokuların bütünlüğünü koruduğunu, arkadaşları tarafından kolun üst tarafından sıkıca bağlanması nedeniyle yaranın kanamadığını gördüm ifadelerini kullandı.
Yapacak bir şey yokmuş
Burdur Devlet Hastanesinin belgelerine göre de Saçılıkın kolu, pedlerle sarılıp, buz torbasına gerek görülmeksizin götürüldü. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi kayıtlarında da damar yapılarının tamiri mümkün olmadığından Saçılıkın kolunun kesildiği vurgulandı. Adli Tıp Kurumunun bu yorum ve ifadeleri değerlendirdiği son raporunda, şöyle denildi:
Saçılıkın kolunun duvar ile kepçe arasında sıkışıp kopma aşamasında yaralandığı, sonrasında bekletilmeden ambulans ile doktor elinde Burdur Devlet Hastanesine getirildiği, kişinin sağ kolunun kopması olayının tam olarak saat kaçta olduğu ve kişiye uygulanan tıbbi işlemlere dair bir belgenin dosyada bulunmadığı, kirli yara yerinin temizlendiği, serum takılıp tetanoz aşısının yapıldığı, steril pedlerle kapatılarak, sarılarak Tıp Fakültesine sevk edildi.
Tek sorumlu Saçılık olacak
Burada yapılan muayenede kopmuş kolun replantasyona uygun olmadığına karar verildiği ve ameliyata alınarak sağ koluna dirsek üstünden ampütasyon uygulandığı, kopan uzuvlarda her zaman uygun ve onarmaya elverişli damarsal yapıların bulunmasının mümkün olmadığı, kopan parçaların yerine dikilemeyebileceği, tıbbi belgelerde kişinin kopan kolunun damar yapılarında ezilme tarzı yaralanma olduğunun ve bu nedenle kopan kolun replantasyona uygun olmadığının kayıtlı olduğu, kişinin bekletilmeksizin hastaneye sevk edilmesine rağmen ezilerek kopan sağ kolunun tekrar yerine dikilemeyebileceği, kişinin tedavisinde görevli olan sağlık çalışanlarının kusurunun tespit edilemediği oybirliği ile mütalaa olunur.
Mahkeme rapor doğrultusunda karar verirse kopan kolu köpeğin ağzında bulunan Saçılık, olayın tek sorumlusu olacak. Hukuk mücadelesini sürdüren ve sağlık sorunlarıyla da uğraşan Saçılık, milyon TLlik tazminatları da ödemek zorunda kalacak.