RÖPORTAJ - Tayyip Erdoğan'dan korkuyorum!
RÖPORTAJ - Hükümeti eleştiren Tamer Karadağlı, "Sayın Recep Tayyip Erdoğandan korkuyoruz. Herkes aman ters gitmeyelim, yanlış algılanmayalım derdinde" ifadesini kullandı.
2020-08-11 06:40:55 Güncelleme: 2021-09-05 00:13:37
Millet gazetesine konuşan oyuncu Tamer Karadağlı, "Sayın Recep Tayyip Erdoğandan korkuyoruz. Ben de dahil hepimiz bu korkuları yaşıyoruz. Herkes aman ters gitmeyelim, yanlış algılanmayalım derdinde. Kaç kişi tanıyorum yıllar önce farklı, şimdi farklı olan. Korkulan şey ekmeğinden olma korkusu; aman yanlış bir şey söylemiş olurum içeri alınırım" dedi.
Hükümeti eleştiren Karadağlı'nın gazeteye verdiği yanıtlar şöyle:
Son zamanlarda en çok sorulan soru: sanatta özgürlük var mı?
Şu andan bahsediyorsan, elbette ki yok. Sanatçılar kendilerini rahatça ifade edebiliyorlar mı, korkmadan çekinmeden konuşabiliyorlar mı? Elbette hayır. Her dönem hükümete yakın ünlü sanatçılar vardı. Ama son zamanlarda o daha da yoğun olarak gözlemlenmeye başladı.
Türkiye bu durumdan nasıl çıkılabilir?
Genel bir korku var herkesin üzerinde Aman şimdi ters gitmeyelim iş bulamayız, kanallara baskı olur, rol bulamam, aç kalırım" diye korkuyor insanlar. Maalesef bu böyle bir dönem. Bu sadece sanatçılar için değil, iş adamları için de böyle. Herkes kıyma yemiş kedi gibi.
Korkuyoruz diyorsunuz, peki neden korkuyoruz?
Sayın Recep Tayyip Erdoğandan korkuyoruz. Ben de dahil hepimiz bu korkuları yaşıyoruz. Herkes aman ters gitmeyelim, yanlış algılanmayalım derdinde. Kaç kişi tanıyorum yıllar önce farklı, şimdi farklı olan. Korkulan şey ekmeğinden olma korkusu; aman yanlış bir şey söylemiş olurum içeri alınırım.
Peki korktuğunuz için "Aman ben de o kesime yakın olayım "diye bir düşünceniz oldu mu?
Korku tehlikeli bir şey, korkuyla bir şey yapmamalısınız. Sayın Cumhurbaşkanı ile ortak bir platformda tanışıp sohbet edebilirsiniz. Benim makama saygım sonsuz. Üstelik bunu yıllar önce söyledim diye bu ülkede herkes küfür etti bana..
Ne söylemiştiniz ki?
Sayın Kemal Kılıçdaroğlunun kürsüden Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan demesi gerekirken Recep Bey demesinin makama saygısızlık olduğunu söyledim. Neticede Recep Tayyip Erdoğan'ı sevmek zorunda değilsiniz ancak makama saygısızlık edemezsiniz.
Peki sizi bu duyguya iten şeyler neler?
Gezi olaylarına gittikten kısa bir süre sonra yarışma programım bitti. Ve nedense ikisi aynı döneme denk geldi. Sizce ben daha farklı ne düşünebilirim? Ben de açıkçası bu olayların hepsini onlara yordum ve buna inandım. İşte bunlar bizi korkutuyor. Ayrıca korkuyoruz diye farklı da algılanıyoruz. "Niye korkuyorsunuz acaba, demek ki korkacak bir şeyiniz var" gibi etiketler yapıştırılıyor. Ama ne yazık ki öyle değil, Türkiyede bir korku silsilesi var.
Bu korkudan kurtulmak için bir öneriniz var mı?
Ben bilmem; Sayın Cumhurbaşkanım daha iyi bilir bunu; tek karar mercii kendisi çünkü. Kimse onun ak dediğine kara diyemez.
Sanatçı kimliğinizi bir yana bırakarak vatandaş Tamer Karadağlıya soruyorum. Sizi rahatsız eden şey nedir?
Ben basit bir oyuncuyum. Herkes ufak ufak konuşuyor, herkes dedikodu yapıyor, bir şeyler söylüyor ama karanlıklarda söylüyor; bu korku maalesef insanları bu hale getiriyor, en azından benim çevremde bu korku fazlasıyla var. Hepimizi rahatsız eden o kadar çok şey var ki, 1950 ve 1960'lardaki Rusya gibi olduk. Kimse kimseye güvenmiyor. Herkes paranoyak bir şekilde "Acaba dinleniyor muyum? diye soruyor. Karı koca bile artık birbirine korkuyla bakıyor. Durumumuz bu!
Hep mi karşı tarafı eleştireceğiz? Bu korkuyu biraz da biz kendi kendimize salıyoruz. en basit örneğiyle Gezi olaylarında Sayın Erdoğan Başbakanken birkaç sanatçıyı kabul ederek karşılıklı istişare yapmak istedi. Orada yaşanılan sorunları anlatacak birini bulabildi mi?
Tabii ki hayır. Sayın Cumhurbaşkanı karşısında akıllı bir muhatap bulamadı ki! Kimsenin böyle bir altyapısı yok ki! Yazık değil mi şimdi Sayın Cumhurbaşkanına da? Ayrıca Gezide olan gençlere de. Yani orada kimse kimseyi anlamadı.
Gezi olayları bir milattır" dediler. "Gezi gençliği başka dediler de ne oldu; tırt! evet ben de gittim ama propaganda için gitmedim. PKK için bayrak açılırken onların içinde yer almadım. Doğayı korumak için orada olan gençlere destek verdiğim şeyler olduğu kadar, desteklemediklerim de var.