Levent Twitter hesabından yaptığı paylaşımda 'Ahh ya ahh! Küçük kuzenim Güven Dönbak enkaz altında kaldı. Kurtulamadı' ifadelerini kullandı.
Levent Twitter hesabından yaptığı paylaşımda 'Ahh ya ahh! Küçük kuzenim Güven Dönbak enkaz altında kaldı. Kurtulamadı' ifadelerini kullandı.
Haluk Levent (d. Haluk Acil: 26 Kasım 1968, Adana), Türk rock şarkıcısı ve hayırsever.
İçindekiler
1 Yaşam hikâye sü
2 Ahbap
3 Diskografi
3.1 Solo Albümler
3.2 Konuk Sanatçı Olarak Katıldığı Albümler
3.3 Kolektif Albümler
3.4 Övgü Albümleri
4 Kaynakça
5 Dış bağlantılar
Yaşam hikâye sü
26 Kasım 1968 tarihinde Adana'nın Yüreğir ilçesindeki Yamaçlı mahallesinde doğmuştur. Dokuz kardeşin sekizincisi olan Haluk Levent, ailesinin Nusayri olduğunu ama Arap olmadıklarını ifade etmektedir. ancak İlkokulu Sabancı İlköğretim Okulunda okudu. Adana Atatürk Lisesinden mezun oldu. Sonra sırayla Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği, Ankara Üniversitesi Kastamonu Meslek Yüksek Okulu Bilgisayar Programcılığı, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fizik Bölümü ve Ankara Üniversitesi Muhasebe bölümünde kısa zaman içinder öğrencilik yaptı. Üniversite giriş sınavlarını kazanıyordu ancak eğitimini istikrarlı bir biçimde ilerletemiyordu. Bu durumda ailesinin maddi sorunları da önemli bir rol oynuyordu. ancak Sınavlarla geçen bu yıllar içinde ticaretle uğraşan Haluk Levent, başarısız bir ticaret adamı olarak Adana'dan ayrıldı ve kendini yollara verdi. İlk albümünün "Yollarda" adını alması da bu günlerdeki deneyimlerin nedenidir. Birçok kentde dolaşıp şarkı ifade etti. Kimi zaman hasta bir kız çocuğu için sokak sokak dolaşıp şarkı söyleyerek para toplamaya çalıştı. Bu çabaların bazılarında etkin oldu.
1992 yılında İstanbul'a geldi. Ortaköy'de çeşitli barlarda çalıştı. Yıldıray Gürgen ile tanıştı. 1990'da başladığı albüm çalışmaları zAhmetli ve yıldırıcı üç yılın sonrasında meyvesini verdi. Temmuz 1993'te Yollarda albümünü çıkarttı. ancak Bu albüm bunun yanı sıra Anadolu rock müziğinin ortaya çıktığı 70'lerden sonra ikinci yükseliş döneminin ilk eserlerindendir. Aynı yıl Moğollar da 20 yıl aradan sonra yeni bir albüm çıkartmıştır. Yollarda hiç beklenmedik bir biçimde aşağı yukarı iki yüz binlik satış rakamına ulaştı. Bu, Türkiye müzik piyasasında açılan yeni bir kulvarın milyonları sonrasında sürükleyeceğine dair ilk işaret gibiydi.
İlk albümün sonrasında Ekim 1995'te Bir Gece Vakti bir milyona yaklaşan satış rakamı yakaladı. Yine 1996'nın hemen sonunda Arkadaş albümü piyasaya çıktı. Bu albümle sanatçı, Anadolu rock müziğin müzikal anlamda en etkin örneklerinden birine imza atmıştır. Sanatçı Arkadaş albümü için "Bu albümle dünya standartlarını yakaladım" demektedir. ancak
Ağustos 1997'de cezaevine girdi. Yaklaşık on yıldır kurtulamadığı ticari bir dava yüzünden 9 ay cezaevinde kaldı. Cezaevindeyken uzun saçlarını kesip Gülnar'a, yapılması düşünülen nükleer santral projesinin protesto gösterilerine yolladı. Cezaevine girmeden önce oluşturmuş olduğu kayıtlarla Mektup albümünü çıkarttı. Mektup içeriden dışarıya yazılmıştı ve dışarıda bu “Mektup”u yüz binlerce kişi okudu. İçeride boş durmadı Kedi Köprüsü isimli ilk kitabını yazdı. Gözleri kör eden ışıklardan kurtulmuş ve her ne kadar yüz bin mektup almış olsa da sonunda kendisine kalmıştı. Bu “kendinelik” bir kitapla somutlaştı.
Dosya:Haluk Levent Mask Beach 22 October 2021.internetmMedyayı oynat
Haluk Levent Mask Beach 22 Ekim 2021
Cezaevinden çıktıktan sonra yeni albümünü hazırlamak için oldukça az bir vakti vardı. Çünkü 18 aylık askerlik görevi bekliyordu. Bu koşullar altında Eylül 1998'de Yine Ayrılık albümünü çıkarttı ve askere gitti. Askerdeyken Türkiye'nin daha önce hiç gitmemiş olduğu yerlerinde konserler verdi. Bütün Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da konserler verdi. 1999 depreminin sonrasında İzmit'te kurulan çadır şehirlerde bizzat çalışıp çadırlar kurdu. Depremzedeler faydasına konserler verdi. Askerdeyken izin günlerinin hepsini stüdyoda geçirdi. 2000'in hemen başta www.leyla.com'u çıkarttı. ancak Gittikçe dijitalleşen bir dünyada duyguların da dijitalleştiğinden dem vuruyor, "Kamyoncunun Türküsü" şarkısıyla Suslinkuk’a gönderme yapıyordu.
Bununla birlikte Serdar Öztop ve Akın Eldes gibi kaliteli müzisyenlerle çalışıp albümlerinin kalitesinin artmasını sağladı. Askerlik görevinin sonrasında sırayla Şubat 2001'de Kral Çıplak, Ekim 2002'de Bir Erkeğin Günlüğü, Eylül 2004'te Aç Pencereni, Nisan 2005'te Annemin Türküleri isimli albümlerini piyasaya sürdü. Ayrıca ikinci deneme kitabı olan Moritos'un Düşleri'ni yayımladı. Sanat yaşamının on beşinci yılına (2005) adım atan sanatçı, bu geçen on beş yıl boyunca yurt içinde ve yurt dışında aşağı yukarı
Dosya:Haluk Levent - Kral Çıplak Youtube Yayını.internetmMedyayı oynat
Haluk Levent - Kral Çıplak Youtube Yayınında "Akdeniz akşamları" isimli şarkısını söylerken.
on bin konsere çıktı. 15 yılda aşağı yukarı olarak beş bin gün olduğunu varsayarsak buradan Haluk Levent'in bu 15 yıl içinde her gün aşağı yukarı iki konser verdiği sonucunu çıkarabiliriz ve bir günde 11 saat konser verdi. Türkiye'de en fazla konser veren sanatçıların başında gelen Haluk Levent, bu konserlerin oldukça önemli bir kısmından para almamış, konserin gelirini ihtiyacı olan hastalara vakfetmiştir. "Yardımsever Rock’çı" tanımının yakıştırılması bu nedentendir.
Aynı zamanda çevre problemlerina karşı duyarlılığıyla ön plana çıkan sanatçı, aşağı yukarı her albümünde çevre bilincini aşılama yolunda şarkılara yer verdi. Türkiye’nin değişik bölgelerinde çevreye zarar verdiği söylenen projeler aleyhine davalar açtı ve açılan davalara müdahil oldu. Mersin'in Kazanlı ilçesindeki Caretta Caretta kaplumbağalarının soyunun tükenmemesi için protesto gösterilerinde bulundu. Haluk Levent'in Ela adında bir kız çocuğu vardır.
Sanat yaşamına on beş albüm, on bin konser, iki kitap yüzlerce ödül, yardım konserleri, iki tane rekor konser (on iki saatlik), onlarca çevre davası sığdırdı. 2010'un son aylarında Hacivat Karagöz isimli albümünü çıkardı. Sanal âlemde izlenme rekorları kırdı ancak kaset-CD satışlarında bu oran görülmedi. Şubat 2014'te Dostane adlı albümünü çıkardı. 2019 yılında Tam Bana Göre adlı albümünü çıkardı. 2021 yılında Vasiyet adlı albümü çıkardı. Haluk Levent bu albümde 2019 yılında kaybettiği annesi Sabriye Acil'in en sevdiği parçaları seslendirmiştir.
Ahbap
Ana madde: Ahbap
Haluk Levent'in aşağı yukarı 4 yıl önce (2017) platform adı altında faaliyete başlattığı ve sonrasında dernekleşen "Ahbap" isimli dernek, öğrencilere burs, medikal cihaz ve ilaç temini, çeşitli yardım, aktivite, kan ve kök hücre kampanyası ve eğitim faaliyeti düzenlemektedir. Bunun yanısıra Ahbap toplumdaki birçok problema sürdürülebilir çözümler arayan bir iş birliği hareketi olarak tanımlanmaktadır. fakat
Diskografi
Solo Albümler
Yıl Başlık Şirket
1993 Yollarda / Bu Ateş Sönmez Prestij Müzik
1995 Bir Gece Vakti Prestij Müzik
1996 Arkadaş Prestij Müzik
1997 Mektup Prestij Müzik
1998 Yine Ayrılık Prestij Müzik
2000 www.leyla.com Prestij Müzik
2001 Kral Çıplak Prestij Müzik
2002 Bir Erkeğin Günlüğü Popüler Müzik
2003 Özel Canlı İstanbul Konseri Popüler Müzik
2003 Türkiye Turnesi 2003 Popüler Müzik
2004 Aç Pencereni Belis-Seyhan Müzik
2005 Annemin Türküleri DMC
2006 Akşam Üstü Mod Müzik-Ozan Video
2010 Karagöz ve Hacivat Mod Müzik
2010 Trilogy Süper Müzik Yapım
2014 Dostane DNK Müzik
2015 Best of Konserler Süper Müzik Yapım
2019 Tam Bana Göre Pasaj Müzik & Garaj Müzik
2021 Vasiyet Pasaj Müzik
Konuk Sanatçı Olarak Katıldığı Albümler
Esra Kahraman - Parantez (2005) - Nereye Saklarsın
Mehmet Tokat - İnadına Seveceğim (2006) - Tükendi Sevdam
Kolektif Albümler
Yaz Şarkıları (2006) - Çemberimde Gül Oya
Pop 2006 (2006) - İzmir'in Kavakları
Övgü Albümleri
Bülent Ortaçgil - Şarkılar Bir Oyundur (2000) - İntegral
Ahmet Kaya - Dinle Sevgili Ülkem (2002) - İçimde Ölen Biri
Barış Manço - Yüreğimdeki Barış Şarkıları (2002) - Yine Yol Göründü Gurbete
Serhan Kelleözü - Aynı Mahallenin Çocukları (2004) - Sormalı, Akdeniz Akşamları
Cem Karaca - Mutlaka Yavrum (2006) - Namus Belası
Ezginin Günlüğü - Çeyrek (2007) - Sabah Türküsü
Onur Akın - Onlinku Yıllar 25. Yıl (2013) - 33 Kurşun
Musa Eroğlu - İle Bir Asır (2015) - Cuş Havası
Zülfü Livaneli - Livaneli 50. Yıl "Bir KUşaktan Bir Kuşağa" (2016) - Kan Çiçekleri
Cem Karaca - Merhaba Gençler 2018 (2018) - Yorgunum Kaptan
Kaynakça
^ "MÜYORBİR Asil Üye Listesi" (PDF). muyorbir.org. 19 Nisan 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Nisan 2017.
^ a b c d e "Haluk Levent'in 'asi' yolculuğu". Radikal. 24 Aralık 2002. 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Kasım 2012.
^ "Ahbap Derneği Başkanı Haluk Levent: Bizde para prosedürüyor". 26 Eylül 2019. 26 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Mayıs 2020.
Dış bağlantılar
Vikisöz'de Haluk Levent hakkında sözleri bulabilirsiniz.
https://ahbap.org7 Ekim 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Discogs'ta Haluk Levent diskografisi
Haluk Levent Resmi İnternet Sitesi24 Eylül 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Haluk Levent Resmi Facebook Sayfası7 Ocak 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Haluk Levent Resmi Twitter Sayfası15 Ağustos 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
Haluk Levent Resmi İnstagram Sayfası
Haluk Levent kimdir?
5-7 dakika
Türk rock müziği sanatçısı.
Haluk Levent, 26 Kasım 1968 tarihinde Adana’nın Yüreğir ilçesinde dokuz kardeşin sekizincisi olarak doğmuştur. Asıl adı Haluk Acil'dir. Annesinin adı Sabriye'dir. İlk ve ortaokulu Sabancı İlk Öğretim Okulu'nda okudu. Ortaokul sıralarındaki taklit yeteneği onu tiyatro çalışmalarına yöneltti. Liseyi Adana Atatürk Lisesi'nde okudu. Haluk Levent'in tiyatro faaliyetleri lise yıllarında da devam etti.
Liseden sonra Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği'ni kazandı, bir yıl okudu ama devam etmedi. Sonra Ankara Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı'nı kazandı yalnız yine bir yıl devam etti. İkinci yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fizik Bölümü'nü kazandı yine devam etmedi. Bu kez Ankara Üniversitesi Muhasebe Bölümü'nü kazandı yalnız ısrarla yine devam etmedi ve son olarak Bilşehir Üniversitesi Dil Öğretim'e kaydını yaptırdı.
Bu arada ticaretle de uğraşan Haluk Levent işlerinin iyi gitmemesi üzerine 1992 yılında İstanbul’a geldi. Haluk Levent, başarısız bir ticaret adamı olarak Adana’dan ayrıldı ve kendini yollara verdi. İlk albümünün “Yollarda” adını alması da bugünlerdeki deneyimlerin nedenidir. Birçok kentde dolaşıp şarkı ifade etti. Kimi zaman hasta bir kız çocuğu için sokak sokak dolaşıp şarkı söyleyerek para toplamaya çalıştı. Bu çabaların bazılarında etkin oldu. Özellikle Ortaköy'de barlarda çalışarak geçimini sağlamaya çalışan Haluk Levent 1992 yılının sonlarına doğru ilk albümü "Yollarda Bulurum Seni"yi Nokta Müzik''e yaptı ve o albüm 600,000 adet sattı. Bu albümle beraber tanınmış Haluk Levent sayısız hayır konserine çıktı. Buradan elde edilen gelirlerle yüzlerce insana dializ ve solunum makinesi aldı.
İlk albümün sonrasında 1995 Ekim’inde “Bir Gece Vakti” bir milyona yaklaşan satış rakamıyla müzik gündemine bomba gibi düştü. Yine 1996’nın hemen sonunda “Arkadaş” albümü piyasaya çıktı.
1989 yılında çekte tahrifat suçu işlediği gerekçesiyle 1997’nin Ağustos ayında cezaevine girdi ve 9 ay 15 gün cezaevinde yattı. Cezaevindeyken uzun saçlarını kesip Akkuyu’ya, yapılması düşünülen Nükleer santral projesinin protesto gösterilerine yolladı. Cezaevi günlerinde kendisini sevenlerin yalnız bırakmadığını söyleyen Haluk Levent cezaevi çıkışından sonra konserlerine devam etti.
Cezaevinden çıktıktan sonra yeni albümünü hazırlamak için oldukça az bir vakti vardı. Çünkü 18 aylık askerlik görevi bekliyordu. Bu koşullar altında 1998 Eylül’ünde “Yine Ayrılık” albümünü çıkarttı ve askere gitti. Askerdeyken Türkiye’nin daha önce hiç gitmemiş olduğu yerlerinde konserler verdi. Bütün Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da konserler verdi. 1999 depreminin sonrasında İzmit’te kurulan Çadır şehirlerde bizzat çalışıp çadırlar kurdu. Depremzedeler faydasına konserler verdi. Askerdeyken izin günlerinin hepsini stüdyoda geçirdi. 2000’in hemen başta “ www.leyla.com ”u çıkarttı. Gittikçe dijitalleşen bir dünyada duyguların da dijitalleştiğinden dem vuruyor, “Kamyoncunun Türküsü” şarkısıyla Suslinkuk’a gönderme yapıyordu.
Albümleri satış rekorları kıran Haluk Levent askere giderken "Yine Ayrılık" isimli albümünü çıkardı. Bu arada çevreci özellikleri ile de bilinen genç sanatçı destek amacıyla 11 saat sahnede şarkı söyleyerek kırılması güç bir rekoru elinde bulunduruyor.
Sanat yaşamının yirmi birinci yılına (2011) adım atan sanatçı, bu geçen yirmi bir yıl boyunca yurtiçinde ve yurtdışında aşağı yukarı on binlerce konsere çıktı. 21 yılda aşağı yukarı olarak on bin gün olduğunu varsayarsak, buradan Haluk Levent’in bu 21 yıl içinde her gün aşağı yukarı iki konser verdiği sonucunu çıkarabiliriz. Türkiye’de en fazla konser veren sanatçıların başında gelen Haluk Levent, bu konserlerin oldukça önemli bir kısmından para almamış, konserin gelirini ihtiyacı olan hastalara vakfetmiştir. Yardımsever Rock’çı tanımının yakıştırılması bu nedentendir.
Aynı zamanda Çevre Sorunlarına karşı duyarlılığıyla ön plana çıkan Haluk Levent, aşağı yukarı her albümünde çevre bilincini aşılama yolunda şarkılara yer verdi. Türkiye’nin değişik bölgelerinde çevre katili projeler aleyhine davalar açtı ve açılan davalara müdahil oldu. Mersin’in Kazanlı ilçesindeki Caretta Caretta Kaplumbağalarının soyunun tükenmemesi için protesto gösterilerinde bulundu.
Haluk Levent, 2004 yılında Neslin Yonarlar ile evlendi 17 Kasım 2017 tarihinde boşandı. 2008 doğumlu Ela Acil adında bir kızı vardır.
Bir şakayla başlayan Ahbap hareketi binlerce gönüllünün katılımı ile Ahbap Platformu olarak faaliyete geçti ve 31 Temmuz 2017’de Ahbap Derneği resmi olarak kuruldu. Ahbap Platformu; şu an 64 kent, 60 üniversite temsilciliği 14 üniversite kulübünde, binlerce Ahbap gönüllüsü ile çalışmalarını sürdürüyor. Tek başına yaptığı Çevre harekatlarını, çocuklara yardım kampanyalarını, medikal ürün desteği ve daha çoğu yardımı, şimdi binlerce Ahbap gönüllüsüyle beraber, Genel Başkanlığını yapmış olduğu Ahbap Platformunda yapmaya devam ediyor.
Haluk Levent, 28 Ağustos 2021 tarihinde sosyal medya hesabı üzerinden, 26 Kasım 2022 tarihinde AHBAP Derneği'ndeki görevini dernekteki birisine devredip yurt dışına yerleşeceğini belirtti.
Kitapları :
1998 - Kedi Köprüsü
2004 - Moritos’un Düşleri
Albümleri :
1993 - Yollarda
1995 - Bir Gece Vakti
1996 - Arkadaş
1997 - Mektup
1998 - Yine Ayrılık
2000 - www.Leyla.com
2001 - Kral Çıplak
2002 - Bir Erkeğin Günlüğü
2003 - Türkiye Turnesi 2003
2004 - Aç Pencereni
2005 - Annemin Türküleri
2006 - Akşam Üstü
2010 - Karagöz ve Hacivat
2014 - Dostane
2015 - Best of Konserler
2019 - Tam Bana Göre
2021 - Vasiyet
Filmleri ve Dizileri :
Oyuncu:
2013 - Günce Günce (Kendisi) (Sinema Filmi)
2013 - BKM Güldür Güldür (Konuk Sanatçı) (TV Dizisi)
2002 - Reyting Hamdi (TV Dizisi)
Müziğini yaptığı filmler :
1998 - Gülün Bittiği Yer (Sinema Filmi)
AHBAP platformu başkanlığında yaptığı yardım ve paylaşımlarla gündemden hiç düşmeyen, paylaşmayı, çoğaltmayı yaşam biçimi edinen Anadolu Rock Müzik Sanatçısı Haluk Levent’in hayat hikâyesidir…
2002 yılıydı. Liseye hazırlanıyordum. Eve dönerken yerde bir kâğıt buldum. Üzerinde kargacık burgacık harflerle bir şarkının nakaratı yazılıydı:
“Bitip tükenmez sigaram
Ciğerim nefessiz kalmış
Her şey yalan olsa dahi
En hoş aşk zor olanmış…”
Şarkı yeniydi. Dönüp dönüp dinliyordum klipini. Birden böyle görünce de o kâğıdı alıp sakladım. Belli ki bir hikâyesi vardı. Bir gün bunu nasılsa yazardım. Birkaç gün sonra Adana İstasyon Meydanı’nda bu şarkı yükseliyordu. Kendimi bir anda Haluk Levent konserinin etrafında buldum. O zaman onu tanımıyordum. İkimiz de portakal çiçeklerinin kokusunu ezbere biliyorduk, hepsi bu. Şimdi ise, hatalarının yanısıra çocukluk hayalini kendine yol edinmiş bir adam var karşımızda. Çok şeyden pişman olmuş, iyi bir insan olmak için çabalıyor. Anacığı bir gün alnından öpüp, ‘Seninle gurur duyuyorum” dediğine göre, kalben başarıyor olmalı…
O kâğıdı buluşumun üzerinden çok zaman geçmiş. Ben hiç farkında olmadan bütün şarkılarını ezber etmişim. Şarkılarını hep severek dinledim ve ifade ettim. Ama galiba onu en fazla sosyal medyada kendisiyle dalga geçerken sevdim. Hep şarkılar söyle, sevgiyle iyilikler yap, hataların yolundan dönsün hoş adam. Gün dönüyor, yaşam biçimleniyor, hayat insana neler getiriyor…
Ben, bir gün o kâğıdın hikâyesini anlatacaktım, biliyordum. Her şeyin zamanını beklediği gibi, bu da beklemiş.
İyi ki…
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Çocukluğu
Haluk, 26 Kasım 1968’de, Adana’da Yüreğir ilçesine bağlı Yamaçlı Mahallesi’nde, Sabriye ve Mesut Acil çiftinin dokuz çocuğundan sekizincisi olarak dünyaya geldi. Çok sonra kendisinin de ifade edeceği üzere Nusayri’lerdi; ancak Arap değillerdi.
Yoksul bir ailenin içine doğmuştu. Ancak yıllar sonra bir gün kendisi fakirlara yardımcı olurken fakirluğun tanımı ile çok daha derinden tanışınca çocukluğunu yeniden gözden geçirip şu şekilde diyecekti: “Bizim evin halinde fakirduk; ancak o kadar da değildik…” Ekonomik olarak fakir; ancak sosyal olarak zengin bir aileye doğduğunu düşünüyordu. Çünkü abisi belki ilkokul mezunuydu; ancak Haluk için bir Ahmed Arif’ti. Şiirler yazıyordu. Sanatın canlı bir biçimde yaşadığı bir evde nefes alıyordu. Evet fakirlardı; ancak sanatın zenginliği yadsınamazdı. Evin içinde şiirler okunan, şarkılar söylenen müsabakalar yapıp alkış tuttukları anlar vardı. Şiirler, şarkılar o büyürken ruhuna işliyordu. Haluk, mutlu bir çocuktu…
Mesut Bey, Haluk’un anlatımı ile sevgisini göstermeyen klasik bir babaydı. Hoşgörülü bir adamdı bunun yanı sıra. Ama 9 çocuktan kendisine kalan hangi zamanda babasını gerçekten tanıyacağına da emin olamıyordu. Çocuktu ve zaman geçiyor, büyüyordu. Sanki zaman yalnızca büyümek için geçiyordu. Sabriye Hanım da, kocasından artırdığı paralarla evine yetmeye çalışan, çocukları okusun diye canını dişine takan bir kadındı. O da belki sevgisini göstermekte pek iyi değildi; ancak çocuklarının üzerindeki anneliğini hissettiriyordu…
Haluk’un çocukluk hayali fakirluğun olmadığı bir dünyaydı. En azından kendi ülnetde fakirlara yetişebilmeyi, fakirluğa çare olabilmeyi istiyordu. Bu hususta çok çalışacağı, herkesi harekete geçireceği günler gelecekti…
Adana’da, çocukluğunda iz bırakmış, onun için en dşayetli yerlerden biri Taş Köprüydü. O gölde arkadaşlarıyla karşıya kadar yüzme yarışı yaparlardı. Bir de onun çöplük olarak kullanıldığını hatırladığı, göle kadar çöp yığını o alan. Orayı yaşanır hale getirmek için en fazla çalışanlardan biri Haluk’tu. Çok ağaç dikti.
Yıllar içinde o ağaçlar büyüyecek bir ormanlık alan oluşacaktı. Belediye, Haluk Levent adına bir koruluk verdi: ‘Haluk Levent Koruluğu’. Haluk Levent, Adana’ya gittiğinde o korulukta dinlenmeyi, keyif yapmayı hep sevecek; portakal bahçelerinde en hoş şarkılarını yazacaktı...
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Eğitim hayatı
Haluk, ilkokula Sakıp Sabancı İlköğretim Okulu’nda başladı ve ortaokulu da burada bitirdi. Bu okulda 8 yıl geçirmişti. Yıllar sonra Ortaköy’de, Sakıp Sabancı’ya kitabını imzalarken, “Ben, Adana’da sizin adınızı taşıyan okulda okudum.” diyecek; Sabancı da okulun yapılış hikâyesini paylaşacaktı.
Sabancı, Haluk’a “Yüreğir’deki mi?” diye sordu ve daha sonra anlatmaya başladı. “Orada aslında bizim okulumuz olmayacaktı. Önüme 3-5 seçenek getirdiler ve Adana’nın hep Kuzey bölgesinde, varlıklı ailelerin oturduğu yerlerdeki arsaları gösterdiler. Ama ben senin oturduğun o semti seçtim. Çünkü yüreği dolu dolu gençlerin olacağını hissettim. Ve benim okulum orada olsun istedim.” Haluk, yıllar sonra bu anısını okulunun önünde anlatırken bir yandan da doğru yerlerde bulunmuş olmanın güneşe bakan yüzünü yaşıyordu…
Lise eğitimini Adana Atatürk Lisesi’nde alan Haluk, üniversite yaşamında uzun soluklu bir yaşama geçti. Çok kez üniversite kazandı ve kısa zamanlı öğrenci olarak bulundu. Evet, üniversite sınavlarını kazanıyordu; yalnız çoğunlukla maddi imkânsızlıktan eğitiminde istikrarlı olamıyordu.
İlk kazandığı okul, Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği Bölümü’ydü. Burada bir yıl okudu. İkinci üniversitesi Ankara Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı oldu. Buraya da bir yıl devam etti. İkinci yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fizik Bölümü’nü kazandı. Burada da devam etmeyince Ankara Üniversitesi Muhasebe Bölümü’nü kazandı. Son olarak Bilşehir Üniversitesi Dil Öğretim’e kayıt yaptırdı…
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Haluk Levent Yollarda
Haluk’un gençliği de, çocukluk yılları gibi geçim sorunsı ile geçti. Babasının ilaçlarını borçlarla toparlamaya çalışıyordu. Gitarı hep elindeydi. Öyle ki telleri koptuğunda parasızlıktan yaptıramadığı oluyordu…
Sürekli sınavlara girip bir diğer üniversitenin öğrencisi olduğu bu yıllar içinde bir yandan da ticaretle uğraşıyordu. Bu hususta son derece başarısızdı. Öyle ki biz onu tanımadan önce tam anlamıyla borç batağındaydı. Mehmet Şirin Kazan adında bir tefeciden aldığı 50 bin liralık borç başına dert oldu. 1989’da çekte tahribat suçu gerekçesiyle 9 ay 15 gün süreyle hapse girdi.
Başarısız bir ticaret geçmişini ardında bırakıp Adana’dan ayrıldı. Kendini tam anlamıyla yollara verdi. Elinde gitarı, çoğu kentde dolaşıp şarkılarını ifade etti. Çocukluk hayali kalbinin bir köşesinde gittiği her yere onunla beraber gitti. Yardım ettikçe dünyanın daha hoş bir yer olacağı düşünü hiç yitirmedi. Hatta bu şarkılarla dolu yolculuğunda çocuğu zaman insanlara yardımı dokunsun diye şarkılar da ifade etti. Çabaları bazen sonuç verdi, bazen üzdü. Bu dönem, Haluk’un hayatında birçok şeyi ifade ediyordu. Yıllar sonra bugünü hayatının dönüm noktası olarak sayacaktı. Bu sürecin tecrübesini içeren ilk albümünün hazırlığına 1990’da başlamıştı. Sancılı zaman içinderdı. Ama o hiç vazgeçmedi…
Ve sonunda 1992’de, rotasını İstanbul’a çevirdi. Ortaköy’de birçok barda çalıştı. Yolu bir gün Film Müziği Bestecisi olarak tanınmış Yıldıray Gürgen ile kesişti. Ayrıca Serdar Öztop ve Akın Eldes gibi kaliteli müzisyenlerle de ilk albüm için çalışıyordu. Çok çalışıyordu. Çok zor geçen 3 yılın sonrasında Temmuz 1993’te, Haluk Levent adıyla ilk albümü ‘Yollarda’yı çıkardı.
Bu albüm, geçtiği yolların bütün izlerini taşıyordu…
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Anadolu Rock Müziği’nin ikinci yükseliş dönemi
Haluk’un ilk albümü ‘Yollarda’, Anadolu Rock Müziği’nin - ortaya çıktığı 70’lerden sonra - ikinci yükseliş döneminin ilk eseriydi. Yıllarca dillere pelesenk olacak şarkılar bu albümdeydi. Ayrıca yine ‘Yollarda’ albümü ile aynı yıl Moğallar da, 20 yıldan sonra ilk albümünü çıkarmıştı.
Yollarda, aşağı yukarı 2 yüz bin sattı. Haluk Levent, Türkiye müzik piyasasına zorlu bir yolculuktan gelmiş; ancak burada uzun soluklu yeni bir yol açmıştı. Bu satış rakamı da bunun habercisiydi. Bu albüm, Haluk Levent’i tanıtmıştı. Sonrasında hayranları, onun yardımdan yardıma koşan, çocukluk hayalini gerçekleştirmek için çok çalışan yüzünü tanımaya başladı. Sayısız hayır konserine çıktı. Elde ettiği gelirlerle ihtiyacı olan hastalar için diyaliz ve solunum makineleri aldı…
“Sevgisini bizden gizlerdi” dediği babasını da bu süreçte kaybetti. Haluk, babasının ölüm haberini aldığında, Muğla konserinde sahnede 25 yaşında bir delikanlıydı. Ve bir 25 yıl daha geçtiğinde katıldığı uygulamada şu şekilde diyecekti:
“Erken gitti diyebilirim. Belki şimdi onu bir 25 yıl daha yaşayabilirdim.”
Ekim 1995’te ikinci albümü ‘Bir Gece Vakti’ni çıkardığında satışı neredeyse bir milyonu yakalamıştı. 1996’nın sonunda da ‘Arkadaş’ adını verdiği albümünü çıkardı. İşte bu albüm, tam anlamıyla Anadolu Rock Müziği’nin müzikal anlamda en etkin örneklerinden biriydi. Haluk da, Arkadaş albümü için şu şekilde diyordu:
“Bu albümle dünya standartlarını yakaladım.”
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Akdeniz Akşamları
Yollarda albümündeki tüm şarkılar ezber edilmişti. Ancak biri vardı ki, dillere pelesenk olacak zamanı olmayan bir şarkıya dönüşecekti. Gitarını kapan gençler aşkını bu şarkıyla ilan edecekti. Sahillerin şarkısıydı Akdeniz Akşamları. Hatta yıllar sonra Akdeniz Akşamları için şu şekilde diyecekti Haluk:
“Akdeniz Akşamları, Çukurova insanının yaşanmışlığıdır. Adana, Mersin, İskenderun sahillerinin şarkısıdır…”
Haluk, onda iz bırakan ne varsa önüne veya ardına notalar döşüyordu. Her bir sözcük duyguları, yaşanmışlığı anlatıyordu…
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Tekrar hapis ve sonrası
Başarısız geçen ticaret yaşamı peşini bırakmamıştı. On yıldır ardı sıra gelen bir ticari dava nedeniyle Ağustos 1997’de, 9 ay hapis cezası aldı.
Haluk’un hayatında bir kez daha cezaevi dönemi açılmıştı. Asi ruhu ile üretmekten vazgeçmedi. Müziğini ve genç yaşının asiliğini temsil eden uzun saçları vardı. Akkuyu’da yapılması düşünülen Nükleer Santral Projesi’ni protesto gösterilerine o da dahil oldu ve uzun saçlarını kesip gönderdi.
Bu süreç Haluk Levent’in müziği adına da son derece verimliydi. Cezaevine girmeden önce oluşturduğu kayıtlarla ‘Mektup’ adını verdiği bir albüm çıkardı. Bu Mektup, içeriden dışarıya yazılmıştı. Okuyanı çok oldu. Ona mektup yazanı da. Yüz binlerce mektup geldi. Kendi kendine kalmışlığın bir sonraki adımıyla da daha fazla yazdı Haluk ve bir kitap doğdu. İlk kitabına ‘Kedi Köprüsü’ adını verdi. Çocukluğundan bu zamana kendisini, müziğini buluşunu anlatıyordu…
9 ay sonra hapisten çıktığında yeni albümünü hazırlamak için oldukça az bir zamanı vardı. Çünkü 18 ay sürecek askerlik görevini yerine getirmesi gerekiyordu. Müziğinden, hayranlarından uzaklaşacağı bu süreci de hissederek Eylül 1998’de çıkardığı albümüne ‘Yine Ayrılık’ adını verdi ve askere gitti. Askerdeyken de hep müzik vardı. Haluk, askerdeyken daha önce Türkiye’nin hiç gitmediği yerlerinde, tüm Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da konserler verdi.
99 depreminin sonrasında yaşamın çok zor yüzüyle karşılaştığımızda Haluk Levent, bu kez İzmit’te kurulan çadır şehirlerde bizzat çalıştı, çadırlar kurdu. Ve tabii depremzedelere yardım sağlayacak konserler verdi. Çocukluk hayalini kalbinden hiç eksiltmeden gittiği her yere taşıyordu…
Tüm bunlarla beraber askerlik sürecinden izin günlerinin tamamını yine stüdyoda çalışarak geçirmişti. 2000 yılı başlarken, milenyum çağına merhaba derken Haluk Levent, ‘www.leyla.com’ adını verdiği albümünü çıkardı. Dijitalleşmeye başlayan dünyada duyguların da dijitalleşiyor oluşuna dökülmüş notaları vardı…
Şubat 2001’de ‘Kral Çıplak’, Ekim 2002’de ‘Bir Erkeğin Günlüğü’, Eylül 2004’te ‘Aç Pencereni’, Nisan 2005’te ‘Annemin Türküleri’ albümlerini çıkardı.
7 Nisan 2004’te, ‘Moritos’un Düşleri’ adını verdiği ikinci kitabını yayımladı…
Cezaevi hususlarında dönem dönem adı geçmeye devam etti. Örneğin 2014’te, girdiği 800 bin lira borcu ödeyemediğinden 3 ay hapis yatacaktı…
2006’da ‘Akşam Üstü’ albümünü çıkardı. Bu albümde yer verdiği ‘Elfida’ şarkısı kendisinin de en fazla sevdiği şarkıydı ve onu söylemekten hiç vazgeçmeyecekti. 2010’da ‘Hacivat Karagöz’ albümünü çıkardı. Bu albüm sanalda dinlenme rekorları kırsa da, CD satışları pek iyi değildi. Şubat 2014’te de ‘Dostane’ adının verdiği albümünü çıkaran Haluk Levent, son olarak 2019’da, ‘Tam Bana Göre’ albümü ile hayranlarının karşısındaydı…
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Yardımsever Rockçu Haluk Levent
Evet, ona böyle diyorlardı. Yol devam ediyordu; o, bütün yolculuğu boyunca müziğinden ve yardım etmekten vazgeçmiyordu…
Sanatında 15 yılı geride bırakmıştı. Yurt içinde ve yurt dışında aşağı yukarı on bin konser verdi. O, ülkemizin en fazla konser veren sanatçılarından biriydi. Bir konserinde 11 saat sahnede kalarak adını silinmez harflerle müzik tarihine kazıdı. Ona Yardımsever Rockcu diyorlardı. Çünkü Haluk Levent, bu konserlerin oldukça önemli bir kısmından para almamış, onun yerine gelirini ihtiyacı olan hastalara bağışlamıştı.
Yoksulluk, onun yumUşak karnıydı. Ancak bununla birlikte çevre problemlerina karşı duyarlı oluşuyla da dikkat çekiyordu. Albümünde çevre bilinci aşılayan şarkılar söyleyen Haluk Levent, Türkiye’de çevreye zarar verdiği söylenen, düşünülen projeler aleyhine davalar açtı. Örneğin, Mersin’de, Kazanlı ilçesinde soylarının tükenmesi tehlikesiyle karşı karşıta gelinen Caretta Carettalar için protesto gösterilerine katıldı.
Haluk Levent kimdir? biyografisi
(Neslin Yonanlar ve kızları Ela)
Haluk Levent evlendi
Neslin Yonanlar, “Edirne’de bir barda onu dinlediğimde tanıştık.” diye anlatıyordu Haluk ile tanışmasını. Aralarında çok güçlü bir bağ vardı ve birbirlerini çok seviyorlardı. Neslin Yonanlar, Haluk Levent’in “Hani Benim Olacaktın”şarkısının klipinde de oynadı. Haluk’un cezaevinde olduğu dönemde Neslin Yonanlar şunları söylemişti:
“Onu, açık görüş dışında göremiyordum. Klip vasıtası ile TV’de hasret gideriyor, ekranda sıklıkla görüyorum. Klipte beni şaşırtan sevgilimin saçları oldu. Kısa saçlı değildi. Ben Akkuyu’ya santral yapılmasını protesto için saçlarımı kestirince, o da böyle yapmış. Çok duygulandım.”
2004’te, SultanAhmet’te, Binbirdirek Sarnıcı’nda sade bir törenle evlendiler. Erhan Aygün, Haluk’un şahitliğini üstlenirken, Neslin’in şahidi de Mahsun Kırmızıgül’dü. Bu evlilik, onlara ‘Ela’ adını verdikleri bir kız çocuğu getirdi. Ancak evlilikleri pek yolunda gitmiyordu. Ela’nın geleceğini düşünerek boşanma sözcüğünü evlerinde geçirmekten vazgeçmişlerdi. Oysa bu vazgeçiş değil, bir erteleyişti…
18 Aralık 2017’de, fikren ve ruhen anlaşamadıklarını belirterek anlaşmalı boşanmak için İstanbul Aile Mahkemesi’ne istekçelerini verdiler. Bir gün sonra sabah saatlerinde hakim karşısına çıkan çiftin, boşanmasına karar verildi.
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Elfida’nın hikâyesi
Hayranlarını sorularını yanıtladığı bir uygulamada Haluk Levent’e, söylemekten en keyif aldığı şarkı sorulduğunda iki şarkının adını söylüyordu: Elfida ve Deniz Üstü Köpürür! 20 sene de geçse, yine sahnede en fazla bu iki şarkıyı hep bir diğer severek söyleyeceğine emin hissediyordu. Bununla beraber hayatının fon müziği sorulduğunda da, “Başka türlü bir şey benim istediğim…” diye söyleme başlamıştı…
Elfida, bir diğer şarkıydı gerçekten; yaşıyordu. Haluk Levent, bu şarkıyı söylemeye başladığı dönemden bu yana üzerine çok konuşulmuş, Elfida’nın bir genç kız olduğu üzerine türlü şeyler yazılmıştı. Bunun üzerine Haluk Levent, 2006’da Akşam Üstü albümünde yer verdiği şarkının hikâyesini Twitter hesabından 2017’de anlattı…
Elfida, aslında Beyzanur adında ufak bir kızdı. Tanıştıklarında 4 yaşındaydı ve amansız bir hastalıkla mücadele ediyordu. Birlikte 4 yıl daha geçirebildiler. Haluk Levent, Beyzanur için Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ne gidiyor, hekimlarıyla görüşüyordu. Bir gün hekimlar: “Haluk Bey, bu kızı gözden menfaatin.” Dedi. Bu cümle, Haluk’un yufka yüreğine kazındı adeta…
O gün hekimlarla görüşmede müzisyen arkadaşı Emrah Aydoğdu da, Haluk ile beraberydi. Aydoğdu, “Gözden menfaatilan kadının anlamı Osmanlıcada Elfida!”dedi. Hissettikleri duyguyu karşılayamazdı belki; ancak kavram olarak hekimların ifade ettiği şeye uyuyordu. Haluk, Beyzanur’u öyle çok seviyordu ki, içine sığdıramadığı duygularıyla oturup Elfida şarkısını yazdı. Aydoğdu ile beraber sözlerin üzerinden geçtiler. Ömer Faruk Güney, müziği ile katkıda bulundu. Haluk, Beyzanur’a son günlerinde hep ona kendisini anlatan şarkıyı ifade etti. Küçük kız, Elfida’nın kendisi olduğunu hiç bilmedi…
Haluk, Bakırköy’de hastane personeline bir konser vermişti. Beyzanur’a iyi baksınlar çok istiyordu. Onların gecesine katıldı. O gece, evinde bir diğer yere kaldırılan Beyzanur, hayata gözlerini kapadı. Haluk, ufak Beyzanur’u kaybedişine çok üzüldü. Anne babasından rica etti: “Evet, kızımızı kaybettik. Lütfen bir çocuk daha yapın.”
Beyzanur’un babası, bir yıl sonra Haluk’a bir kızları olacağı haberini verdi. Haluk, “Adını Elfida koyun” dedi. Elfida, şimdi ablasından ona kalan sevgi dolu bir mirkatiyen pırıl pırıl yaşayan, okuluna giden bir kız çocuğu…
Haluk şarkının sözlerini irdeleyerek anlattığı bölümde şu şekilde diyordu:
“O dönem de şirketlerim batmış, sözlerdeki “Omzumda iz bırakma yüküm dünyaya yakın” şunu ifade etmek içindi: Ya esasen dünya kadar batmışım, sorunlıyım, Beyzacığım ne olur bari sen gitme demek içindi. O sözlerdeki “Yüzuzun yıllardan beri sarılmamış kolların” cümlesi, anne ve babası gece gündüz nöbetteydiler. Beyzanur'un kırılganlığından, hasta yatağından kaynaklı sarılamıyorlardı. Gerçekten sarılabildiklerini görmedim. “Sisliydi kirpiklerin ve gözlerin yağmlinku” sözleri ise Beyzanur'un gerçekten hep yağmlinku gözleri vardı hayata tutunmaya çalışan...”
Haluk, bu şarkıda hiçbir ticari amaç gütmediğini ise şu şekilde anlatıyordu:
“Bu şarkıyı o dönemlerde söylerken çoğu kişi ifade etti. Ben bu şarkıyı ticari amaçla kullanmak ve vermek istemedim ve vermedim de. Bu diğer bir şeydi. Bir Akdeniz Akşamları faciası daha yaşamak istemiyordum. Biliyorsunuz Akdeniz Akşamları şaşırtıcı bir şarkıdır aslında. O dönemin bir hikâye südür ancak herkes okuya okuya artık içimizden gelmeyecek hale geldi. Elfida'nın öyle olmasını istemiyordum o çok özel bir şarkıydı ancak ben yurtdışındayken benim bilgim dahilinde olmadan Ankara'dan bir müzisyene verilmiş şarkı. Çok üzüldüm ve kızdım. Ailesi beni aradı, çok özür diledim. Vermeme kararı aldık şarkıyı. Burada ailesinin de çok mücadelesi oldu Beyzanur hakkında ve yeniden hayata döndürülmesiy ile ilgili. Onların acılarını hep paylaşmaya çalıştım. Kısacası Elfida'nın hikâye sü bu. Başka hiçbir hikâye sü yok.
Net, düz, sade..."
Haluk Levent kimdir? biyografisi
İzmir'in dağlarında çiçekler açar
Referandum dönemiydi. Evet veya Hayır diyecektik. Ve Haluk Levent’in seslendireceği İzmir Marşı işte buradan doğmuştu. Bunu bir röportajında şu şekilde anlatmıştı:
“O süreçte insanlara bir seçme özgürlüğü verilmişti: Evet veya Hayır. Fakat ‘Hayır’ diyen insanlar, tereddütsüz ve etkin kimi çevrelerce neredeyse ‘Vatan Haini’ kıvamına getiriliyordu. Sosyal medyada espri olarak, “Hayır opsiyonuni niye koyuyorsunuz? İnsanları neden vatan haini yapıyorsunuz? Sadece ‘evet’ deyin ve herkes gidip oyunu versin” yazdım. O dönemde, -uygulanan politikadan vazgeçilmeden önceki süreçte- her iki kelimeden birisi, “Siz PKK ile FETÖ ile aynı çizgidesiniz. Onlar ‘Hayır’ diyor, siz de ‘Hayır’ diyorsunuz” oldu. Biz neredeyse bu ülkenin vatan hainleri kıvamına getirildik. Her, arkaya Türk bayrağı asan, her arkaya cumhurbaşkanlığı forsu asan vatansever olurken bizler o bayraktan yoksun, o bayrağın düşmanı kabul edildik. Niye? Çünkü biz ‘Hayır’ diyorduk. Çok içerledim bu duruma.”
Haluk Levent, 20 yıldır okuduğu şiirleri bir albüme koyacaktı. Zaten İzmir Marşı’nın içindeki şiiri de Çanakkale Şehitleri için verecekti. Dedesini hatırladı. Üç kardeşiyle beraber 14 yıl boyunca savaşa gitmişler; Çanakkale’de, Sakarya’da, Yemen’de savaşmışlardı. Haluk, hummalı bir araştırmaya başladı. Genelkurmaya kadar gitti. Dedesinin en ufak kardeşinin İstiklal Madalyası aldığı bilgisine ulaştı. Diğer kayıtlara çok zor ulaşmış, kimilerine hiç ulaşamamıştı…
Dedesinin abisi Ahmet Gani, kardeşlerinin gözü önünde şehit olmuş, diğer dedesi 40 yıl bedeninde savaştan hatıra bir kurşunla yaşamıştı…
“Biz bu ülkenin kurucularının torunlarıyız. Benim dedem bu ülkenin toprakları için savaştı. Neden ben seçme özgürlüğüm olan bir kelimeyi seçecek olduğum için vatan haini olayım?” diyordu. İşte İzmir Marşı böyle doğdu.
Klip, Bakırköy Leyla Gencer Sanat Merkezi’nde çekildi. Haluk Levent, İzmir Marşı’nın klipini 17 Mart akşamı dedesi ve kardeşlerine adayarak internette yayınladı. Klipin yayına girdiği gün Haluk Levent, Zürich’e gidiyordu. Uçağa girdiğinde bir andan alkışlar duyulmaya başlandı. Hissettiği duygu çok kompliketı. Üzülmüştü de.
“O an üzüldüm. Ne kadar ihtiyacımız varmış böyle bir şeye… Ne hale gelmişiz! Bu ülke bunu hak etmemişti! İnsanların kanaatlerini özgürce söylediği, Cumhuriyet sisteminin sürdüğü, dış ilişkilerde komşularla problem yaşanmadığı, bilimsel ve teknolojik anlamda batıya dönük, mahallide etnik gelenekselci; ancak modern dünyaya hiç kapanmamış bir ülke hayal ediyorum.” diyordu.
İzmir Marşı, o günden sonra hep coşkuyla söylendi…
Haluk Levent kimdir? biyografisi
(Haluk Levent, takipçisi Ziynet'in kavalyesi oldu.)
Sosyal medyada Haluk Levent
Haluk Levent, kendi gazetesini oluşturmanın vaktinin geldiğini düşündüğünde sosyal medya hesaplarını kullanmaya başladı. “Ben burada 20 yıllık dinleyicilerime kendimi anlatmaya çalıştım.” diyordu.
Bir anda sosyal medyayı çok aktif kullanan ünlülerden biri oldu. “Biz, seni hiç böyle bilmiyorduk” diyenler de oldu, “Seni esasen böyle tanımıştık” diyenler de. Bu mecrayı bunun yanı sıra yine iyilikleri için de kullandı. Bununla beraber hayranlarıyla da arasındaki perdeyi son derece inceltmişti. Onlara yanıt vermekle kalmıyor, yeri geliyor arzularıne de karşılık verebiliyordu. Onlardan birinde yine hızlıca trend topic olmuştu…
Her şey Ziynet adında bir takipçisinin Haluk Levent’e attığı ve atmaya hep devam ettiği mesajlarla başladı. Şöyle diyordu mesajlardan birinde:
“Abi, Cuma günü mezuniyet var. Benim hala umudum var. Kavalyem olursun bence.”
Haluk Levent ise şu şekilde yanıt verdi:
“Aylardır yazıyorsun. Söz kız! Cuma müsait olursam kavalyen olacağım.”
Ve evet, Cuma akşamı Ziynet’in kolunda mezuniyeti için kavalyesi Haluk Levent vardı…
Gecenin fotoğraflarını sosyal medya hesabından da paylaştı. Haluk Levent, bir köprü kurmuş, kalplere dokunmaya devam ediyordu…
Haluk Levent kimdir? biyografisi
AHBAP kuruldu
Katıldığı bir uygulamada şu şekilde diyordu:
“Küçükken ne yapmak istiyorsunuz sorusuna büyüyünce ülkemde kaç tane fakir varsa onlar için mücadele edeceğim. Fakir çocuklara yardım edeceğim. Hastalara yardım edeceğim diyen milyonlarca çocuk var şu anda. Ama büyüyorlar ve klasik çarka giriyorlar. Biz yalnızca hayallerimizi söyleyip vicdanımızı rahatlatıyoruz. Ben vicdanımı rahatlatmak istemedim; ben hayallerimi yaşamak istedim. AHBAP bu nedenden dolayı AHBAP oldu ve mevcut yaşam şeklim bu nedenden dolayı oturdu. Ben hayallerimi yaşıyorum.”
AHBAP, belki de Haluk Levent’in tamamlanışıydı. 22 yaşında bir gençken Bursa’da, Küçükkumla’da elinde gitar çalarken, yol üzerinde bir babanın Bursa Hastanesi’nde yatan kızına, elinde gazete kupürü ile para toplamak için gezindiğini gördü. Onu durdurdu ve gitar çalmaya başladı. İnsanlar para atmaya başlayınca bir hevesle 2-3 gün bu yolla gezip para topladılar. Ama kızı kurtaramadılar. Bu an genç Haluk’un hayatında bir kırılma noktasıydı ve belki de hikâyede son derece öncesine gidildiğinde, AHBAP işte bu çatlaktan sızan ışıktan doğmuştu…
Bu işin Haluk Levent’in kalbinden yansıyan ışıklı yanıydı tabii. Sosyal medyada da şu şekilde durumlar oluyordu. Bir gün yaptığı bir espri üzerine bir kız, “Parti kur, oy verelim abi!” demişti. “Referandumda birkaç sandıkta adım çıkınca parti kurmaya karar verdim. Adını da AHBAP koyduk.” diye anlatıyordu.
Elbette AHBAP siyasi bir parti değildi. O, ilk twitter partisiydi. Haluk Levent, 16 Nisan 2017’de gerçekleşen referandum sonrasında sosyal medyada, takipçileriyle istişare ederek “Anadolu Halk ve Barış Partisi” AHBAP’ı kurdu.
Kendi sosyal medya hesabını kullanan AHBAP, 2 Mayıs’ta siyasi bir parti olmadıklarını, “Sevgili kamuoyuna ve bütün AHBAPlara duyuru” başlığında şu şekilde belirtti:
“AHBAP, siyasi bir parti değildir. Adındaki parti tanımı, hayatımızı hoşleştirmeye, bize paylaşmayı öğretmeye vakit bulamayan siyasi partilere nanik anlamı taşımaktadır. Genel Başkanımız Haluk Levent'in de diğer bütün AHBAP üyelerinin de siyasi görüşleri kendilerini bağlar, AHBAP'a siyasi düğüm atılamaz. AHBAP; paylaşmak, yardımlaşmak ve bütün canlılara, tabiata saygı gösterip, öğrenmek üzerine kurulu, şeffaf, şefkatli bir insanlık hareketidir. Ahbap, teşkilatında bulunan her birey, hem diğer bütün AHABP'larıyla hem de toplumda bütün ihtiyacı olanlarla yardımlaşmak, paylaşmak, öğrenmek, öğretmek, daha iyi insanlar olabilmek için var olur. Bu amaçları şiar edinmeyen bireyler, kendilerine bizim aramızda AHBAP bulamaz. AHBAP, detaylı açıklaması yakında paylaşılacak görülmemiş bir yönetim şekli olan "SEVOKRATİK" sistemle yönetilecektir. Partide yükselmenin en önemli ölçütleri; insanları, hayvanları, doğayı sevmek, ihtiyacı olana yardım etmektir. Parti yönetimi en paylaşımcı, yardımsever ve bilgi sahibi, kendini geliştirmeye açık AHBAPlar arasından, bütün üyelerin katılacağı "Dijital Sevokratik" seçimlerle belirlenecektir. Faaliyetlerimiz ve hareket planımız da, önümüzdeki günlerde, parti teşkilatımız, üyelerimiz ve kamuoyuna duyurulmaya başlanacaktır. Tüm kendini AHBAPsız hissedenleri, bu yardımlaşma, paylaşım ve sevgi evrenine bizimle AHBAP olmaya davet ediyoruz.”
Ve bir buçuk ay geçmişti ki, 46 bin üyeye ulaştılar. Bu süreçte fakir insanların evlerini onardılar, ihtiyaç sahiplerine eşya aldılar. Hastaların yanısıra oldular. En önemlisi ilik nakli için donör kampanyası başlattılar. AHBAP şimdi 3 yıldır hayatımızda. Hala ihtiyacı olanın yardımına koşmak için var gücüyle çalışıyor...
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Annesini kaybetti
Haluk Levent’in annesi Sabriye Hanım, 3 Kasım 2019’da, yaşlılığa bağlı hastalıklar nedeniyle evinde hayata gözlerini kapadı. Acı haber ile sarsılan Haluk Levent, sosyal medyada şu paylaşımı yaptı:
"Dün gece annemiz Sabriye’yi kaybettik. Bir süre burada olamayacağım. Bu sayfayı Veli Sevinç yönetecek. Ahbaplar çalışmaya devam edecek, yarım kalan iş bırakmayacak. Yakında görüşürüz canlarım."
Çocuk yanı çok sızlamıştı belli ki. Ruhunu gezdirdiği portakal bahçelerinde koşup yorulmuş, dinleniyordu belki. Daha sonra katıldığı bir uygulamada annesi için duygularını, pişmanlığını, sevgisini, özlemini şu şekilde ifade ediyordu:
“Sevgili annem okumam için çok uğraştı, sabahlara kadar manavda karpuz sattı, o dönemlerde ona layık bir evlat olamadım. Onun o emeğini düşündükçe, zamanında yaptığım hareketleri doğru bulmuyorum… Ona çok şey borçlahenk. Bir seferinde beni alnımdan öpüp ‘Seninle gurur duyuyorum oğlum’ demesi içimi rahatlattı.’’
Anacığının alnına bıraktığı öpücükten devam etti yaşamaya…
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Bugün Haluk Levent
Bugün dünyaca bir virüse karşıyız. Onunla savaşıyoruz. Haluk Levent de, AHBAP ile beraber kuşkusuz bu hususta öylece duramazdı. Hepimizin ev karantinasına girdiği günlerde, 18 Mart’ta şu tweeti attı:
“Zor günlerden geçiyoruz. Şu anda AHBAP derneğinde 976 bin TL var. Maaşlar ve medikal alımı hariç tüm parayı 2 bin ailenin 2 aylık temel gıda malzemeleri için kullanacağız. 15 gün içinde işten menfaatilan kişiler, aileleri adına müracaat yapabilir. Yarın müracaat adresi vereceğiz.”
Kuruluş amacı paylaşmak, yardımlaşmak olan bir platform için muazzam değildi. Yine gündemde adını koruyan isimlerden bir tanesi de olmuştu. Bu tweet iyi bir başlangıçtı. Ancak savaştığımız virüsün tehlike alanının genişliği düşünülürse, daha çoksını yapmalıydı. Daha büyük bir yardım için 28 Mart’ta, bu kez ünlülere, sporculara seslenen bir tweet attı:
“Oyuncusundan sporcusuna, müzisyenine kadar bütün ünlü dostlarıma sesleniyorum! Ben sizlerden daha hayırsever değilim. Sadece daha koordineliyim. Gelin AHBAPları siz de kucaklayın. Gün dayanışma günüdür! Bireysel değil, hep beraber hareket edelim. Sizi seviyoruz ve bekliyoruz.”
Ve evet, ünlüler bu çağrıyı karşılıksız bırakmadı…
Bir yandan gülümseten paylaşımlarına da devam etti. koronavirüsten neden kestiği sakallarını öpücüklü bir pozla paylaşırken esprili dilinden uzaklaşmıyor, yine kendisiyle dalga geçiyordu:
“10 yıl sonra ilk kez sakalsız. Gece bakmayın korkarsınız.”
Haluk Levent kimdir? biyografisi
Tabii yardımları bitmedi. İstanbul Eyüp Sultan Nişanca Aile Sağlığı Merkezi’nde Aile Hekimi Dr. Yavuz Kalaycı, Koronavirüse bağlı organ yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirmiş ve geride iki kızını bırakmıştı. Fr. Kalaycı, anne ve babasını da 10 gün önce yine aynı nedenten kaybetmişti. Son talebi ise, kalpte sızıydı. Meslektaşları, arkadaşlarının mesajını sosyal medyada paylaştı:
“Kızlarım ufak, sahip çıkarsınız değil mi?”
Haluk Levent ve AHBAP, bu duruma kayıtsız kalamadı ve duyurusunu yaptı:
“Yavuz Kalaycı'nın eşi ve çocuklarıyla beraberyim. Hepinizin adına başsağlığında bulundum. Eşi ‘Yavuz'un sınıf arkadaşları hep yanımızda sağ olsunlar’ dedi. Bizler de bu iki kızımızın öğrenim hayatları boyunca bursunu sağlayacağız. Ve artık bizim de kızlarımız onlar. Merak etmeyin.”
Haluk Levent, çocukluk hayalinin peşinden buralara kadar gelmişti. Yolculuk uzun ve çoğu zaman kendine kızdığı hatalarla doluydu; ancak dediği gibi iyi insan olmak için de çabalıyordu. Bir yanını çocuk tutarak kalbini iyiliğe açan, paylaşmayı, çoğalmayı yaşam tarzı biçimine getiren bir Haluk Levent geçiyor bu dünyadan…
İyi ki…
Haluk Levent Acil veya bilinen adıyla Haluk Levent (d. 26 Kasım 1968, Yüreğir, Adana), Türk rock şarkıcısı.
Sözleri
Her şeyim haber oluyor. veya
Aynen Atatürk ve silah arkadaşları nasıl bu Cumhuriyet'i kurduysa, Cem Karaca, Barış Manço, Üç Hürel, Moğollar gibi gruplar da Anadolu rock’ı kurdu. Bu temel üzerine devam ediyor. veya
Teoman çok sevdiğim bir isim. Bugünkü Türk rock’nın da babasıdır. Ama ben onun kadar şanslı hiç olmadım. Yapacaklarımı yaptım artık yeter diyemedim. O yüzden çalışmaya devam. veya
Sözler yetişkinlaşıyor şarkılarda. İnsanın yaşıyla da alakalı bir şey. İnsan kendinden bir şey katmadan samimi hissedemiyor kendisini.tüm
Sanatçı bireysel yaşamaya başladığı andan itibaren toplumsal yaşamdan kopmaya başlıyor.tüm
Sanatçı tüm dinleyiciyi memnun eden değil, doğru bulduklarını dinleyiciye aktaran adamdır.tüm
Ben de kendi kendime, “Daha önce Çanakkale Türküsü’nün içine koyduğun şiiri, İzmir Marşı’nın içine koy, bir de hoş orkestra toparla!” dedim. Çok içimden gelerek, çok heyecan duyarak yaptım.hoş
Biz hepimiz biriz. Biz hepimiz Atatürk ve silah arkadaşlarının torunlarıyız.hoş
Kendimi bildim bileli, şarkı söylerim, şiir okurum. Müzik hep tutkum oldu ama mesleğim olacağını bilmiyordum.hoş
Haluk Levent kimdir ?
Haluk Levent, 26 Kasım 1968'de Adana-Yüreğir'de doğdu.
İlkokulu Sabancı İlköğretim Okulu'nda okuyan Haluk Levent, liseyi Adana Atatürk Lisesi'nde tamamladı.
Sonra sırayla Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Mühendisliği, Ankara Üniversitesi Kastamonu Meslek Yüksek Okulu Bilgisayar Programcılığı, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Fizik Bölümü ve Ankara Üniversitesi Muhasebe Bölümü'nde kısa zaman içinder öğrencilik yaptı.
Haluk Levent ailesinin maddi halinden kaynaklı sınavlarla uğraşırken bir yandan da ticaret yapmaya başladı. Ticari açıdan başarısız olunca yaşadığı yeri terk etti ve çeşitli kentlerde şarkı söylemeye başladı. İlk albümünün adının “Yollarda” olmasının sebebi, yaşamının bu kısmını sürekli yollarda geçirmesidir.
Levent, 1992 yılında İstanbul- Ortaköy'de çeşitli barlarda çıkmaya başladı. Bu dönemde tanıştığı sanatçılar vasıtası ile de şarkılarını geliştirdi.
Yapımına 1990 yılında başladığı “Yollarda” isimli ilk albümü 1993 yılında yayınlandı. Bu albüm, “Anadolu Rock” türünün Türkiye'de ikinci kez gündeme gelmesini sağladı.
İlk albümünün aşağı yukarı iki yüz bin satması üzerine 1995 yılında “Bir Gece Vakti” albümünü yayınladı.
Yine 1996 yılının hemen sonunda “Arkadaş” albümü piyasaya çıktı. Bu albümle Anadolu Rock müziğin müzikal anlamda en etkin örneklerinden birine imza attığı düşünülmektedir. Sanatçı, “Arkadaş” albümü için "Bu albümle dünya standartlarını yakaladım" demektedir.
1997 yılının Ağustos ayında cezaevine girdi. Yaklaşık on senedir devam eden bir ticari dava yüzünden 9 ay hapiste kaldı. Cezaevindeyken uzun saçlarını kesip Akkuyu'ya, yapılması düşünülen Nükleer santral projesinin protesto gösterilerine yolladı. Aynı zamanda mahpus olduğu günlerde yazdığı, ilk kitabı olan “Kedi Köprüsü”nü yayınlandı.
Cezaevinden çıktıktan sonra 18 aylık askerlik görevinden kaynaklı yeni albümünü hazırlamak için az bir vakti vardı. Bu koşullar altında 1998'in eylül ayında “Yine Ayrılık” albümünü çıkarttı ve askere gitti.
Askerlik dönüşünden sonra çoğu albüme imza atan sanatçı, sadece müzikal başarısıyla değil, çevre problemlerina karşı duyarlılığıyla ön plana çıkmaktadır. Hemen hemen her albümünde çevre bilincini aşılama yolunda şarkılara yer vermiştir.
Sanat hayatına on iki albüm, bin konser, iki kitap, yüzlerce ödül, yardım konserleri, iki tane rekor konser (on iki saatlik) sığdırdı.
Haluk Levent bir kız çocuğu babasıdır.
ALBÜMLER
Yollarda / Bu Ateş Sönmez
Bir Gece Vakti
Arkadaş
Mektup
Yine Ayrılık
Www.leyla.com
Kral Çıplak
Bir Erkeğin Günlüğü
Özel Canlı İstanbul Konseri
Türkiye Turnesi 2003
Aç Pencereni
Annemin Türküleri
Akşam Üstü
Karagöz ve Hacivat (
Dostane
Haluk Levent (conceived Haluk Acil; 26 November 1968) is a Turkish awesome music vocalist who resuscitated the long failed to remember Anatolian rock kind during the 1990s.
In the wake of moving on from secondary school, he joined different college programs however he needed to stop for monetary reasons.[2] He is known for his cause shows and his environmentalism.
Levent moved to Istanbul in 1992. He worked at different bars in Ortaköy until he met with Yildiray Gürgen. He likewise worked with performers like Serdar Öztop and Akın Eldes to build the nature of his collections. In July 1993 he delivered his first collection, Yollarda. Following his first collection, his second collection Bir Gece Vakti caught a marketing projection moving toward 1,000,000 dollars in 1995. Additionally toward the finish of 1996, the collection went at a bargain. With this collection, the craftsman marked one of the best melodic instances of Anatolian awesome music. In September 1998, he delivered the collection Yine Ayrılık. Following his tactical help, he delivered Kral Çıplak in February 2001, Bir Erkeğin Günlüğü in October 2002, Aç Pencereni in September 2004, and Annemin Türküleri in 2005.[3]
Discography
Studio collections
Yollarda/Bu Ateş Sönmez (Prestij Müzik) (1993)
Bir Gece Vakti (Prestij Müzik) (1995)
Arkadaş (Prestij Müzik) (1996)
Mektup (Prestij Müzik) (1997)
Yine Ayrılık' (Prestij Müzik) (1998)
www.leyla.com (2000)
Kral Çıplak (2001)
Bir Erkeğin Günlüğü (Popüler Müzik) (2002)
Özel Canlı Istanbul Konseri (Popüler Müzik) (2003)
Türkiye Turnesi 2003 (Popüler Müzik) (2003)
Aç Pencereni (Belis-Seyhan Müzik) (2004)
Annemin Türküleri (DMC) (2005)
Akşam Üstü (Mod Müzik-Ozan Video) (2006)
Karagöz ve Hacivat (Mod Müzik) (2010)
Set of three (Süper Müzik Yapım) (2010)
Dostane (DNK Müzik) (2014)
Best of Konserler (Süper Müzik Yapım) (2015)
Cap Bana Göre (Pasaj Müzik and Garaj Müzik) (2019)
Vasiyet (Pasaj Müzik) (2021)
Gathering collections
Yaz Şarkıları (2006)
Pop 2006 (2006)