Hayvanlara su verdi hapis cezasıyla yargılanıyor!

Kanada'nın Toronto şehrinde katledilmek üzere mezbahalara götürülen hayvanlara su veren Anita Krajnc isimli hayvan hakları savunucusunun hapis cezası alması gündemde.
Hayvanlara su verdi hapis cezasıyla yargılanıyor!
2020-08-11 06:40:55   Güncelleme: 2021-09-05 00:13:37    

Ecem Parlayan/Vehaber

Kanada'nın Toronto şehrinde katledilmek için mezbahalara götürülen hayvanlara su veren Anita Krajnc isimli hayvan hakları savunucusu  hapis cezasıyla yargılanıyor.

Anita Krajnc, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı;

Sıcak ve boğucu bir Haziran gününde sıcaklamış ve susamış domuzlara su verdim. Şimdiyse mahkemedeyim; 5000 $ tazminat ve 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyorum.

Beni bugün olduğum yere sürükleyen şey 5 yıl öce başladı. Toronto'da köpeğimle dışarı çıkmıştık ve  ürkütücü bir sahneye tanıklık ettik: domuzların taşındığı yedi sekiz kamyon (nakliye kamyonu) şehir merkezindeki mezbahaya doğru yola çıktı. Dikkatle baktığımda üzgün ve korkmuş domuzlarla yüzyüze geldim ve fark ettim ki ürpertici bir şekilde her biri işte bu yanımdaki köpek gibiydi tıpkı. Karşılaştığım manzara aklımdan çıkacak gibi değildi, bir şeyler yapmam gerektiğini/harekete geçmem gerektiğini anladım.

Bir süre sonra, inek, tavuk ve domuzların şehrin mezbahalarına taşınmasına tanıklık eden bir grup hayvan özgürlüğü aktivistleri olarak hep birlikte Toronto Domuz Koruma İnisiyatifi'ni şekillendirdik . Nakliye kamyonlarının birkaç dakikalığına durduğu, bize birkaç dakikalığına da olsa hayvanlarla etkileşime geçebilme imkanı sunan trafik ışıklarında geceleri nöbet tuttuk. Üzgün ve korkmuş bu hayvanlara onları sevdiğimizi ve tüm bu olanlardan ne kadar rahatsız olduğumuzu gösterebilmek istedik. Yazın, ağzı köpüren ve boğucu kamyonlarda zorlukla nefes alan domuzlara su götürdük.

Nöbet fotoğraflarımızı ve videolarımızı paylaştığımızda selofona (şeffaf kağıt) sarılı et parçalarıyla mezbahaya, işkenceye gönderilen, hisseden ve birer birey olan hayvanların arasındaki kopukluğu bir nebze kırmış olduk. Birçok kişiyi hayvan özgürlüğünü safına katılmaya ve veganlığa teşvik etti. Kanada, Amerika, Avustralya ve Avrupa'da, kendi bölgelerindeki mezbahaların önünde nöbet tutmaya başlayan yeni gruplar ortaya çıktı ve birlikte Kurtarma Hareketi'ni şekillendirdik. 

İki yıldan fazla bir süredir bu zor durumdaki susamış domuzlara su veriyoruz. Bu sene ise 22 Haziran'da hiç beklenmedik bir şey gerçekleşti: şoför kamyondan çıktı ve "Oraya su koymayın! Onlar insan değil, sizi asalaklar!" diye bağırdı. Hiç mi acıması olup olmadığını sorduğumda polisi çağırmakla tehdit etti. İki ay sonra Toronto polisi kapımda belirdi. Domuz çiftliğinin sahibi Eric Van Boekel hakkımda şikayette bulunmuş ve "mala zarar verme" ve "kışkırtıcılık"  suçundan yargılanmıştım. Çünkü bir maldı domuz.

Hikaye yerel medyanın ilgisini çekmeden önce sosyal medyada çok popüler oldu. İnsanlar "Susamış hayvanlara su vermenin nesi suç?" diye sorgulamaya başladılar. Bana, sıcak havalarda arabalara bırakılan kedi ve köpekleri kurtarmak için camları kırıp girmek yasalken nasıl susuz domuzlara yardım etmenin yasadışı olduğunu sordular. Domuzlar sâfi mal, eşya mıydı? Tost makinesinden farksız?

Domuzları mal olarak görmek yanlış, tıpkı yüzyıllar önce insanları köle, kadınları erkeklerin malı olarak görmenin yanlış olduğu gibi. O nedenle yasaların değişime ihtiyacı var.

Mahkeme huzuruna çıkmadan önce Tolstoy'dan Dinim İnandığım Şeydir'i  okuyordum. Hayatın asıl ve gerçek anlamını bulmak için çok doğru kısımlar içeriyordu. Bencilce yaşamak, zenginliğin, şöhretin, zaferin peşinden koşmak değil; aç ve susuz insanlara yemek verip hizmet ve yardım etmeye dayalı bir yaşam sürmek olduğunu söylüyordu. "Acı çeken bir canlı gördüğünde ondan kaçma, tersine daha da yakınlaş, yakınlaşabildiğin kadar hem de, ve ona yardım etmeyi dene." Tolstoy söyledikleriyle grubumuzu çoktan ilhamlandırmıştı. 

Domuzlara su vermek bazı sosyal medya yorumcularının iddia ettiğinin aksine bir gösteri, bir numara değildi. Toronto Domuz Kurtarma İnisiyatifi  son dört yıldakinden daha fazla haftalık gece nöbetleri organize etti. Hayvan özgürlükçüleri olarak, şahitlik etmek onların yanında olmaktır. Onlara olması gereken değeri göstermek, hikayelerini anlatmak ve bulundukları durumdan dünyanın haberinin olmasını sağlamak için oradaydık. Tolstoy sevgiyi iyilik yapma isteği olarak tanımlar: "Sevgi sadece bir kelime değildir, diğerleriyle yardımlaşmaya giden faaliyettir. Ve birini sevmek, ona zamanını ve emeğini vermektir."

Susuz domuzlara su vermek bir sevgidir. Bu yalnızca bir hak değildir, aynı zamanda hepimizin paylaştığı bir sorumluluk, bir görevdir. Domuzların acı çekmesine sebep olmak asıl yanlış olandır. 

Foto Galeri Videolar Son Dakika Haberler Video Kategori Foto Kategori Vehaber İletişim Künye Şikayet Menü