Çeviri: Cem Çeboğlu
Hayvanların tamamı işkence sırasında öldü, bu işkence süresi ayları bulabiliyor, bazı hayvanlarsa deneylerin sonunda gönderildikleri mezbahada can verdi, ve bu durum hayvan hakları eylemcilerinda büyük bir öfkeye sebep oldu.
Yapılan dehşet verici deneylerde marmoset maymunlarına kanamalı ateş bulaştırıldığı, makak maymunlarına tüberküloz, sıçanlara ebola ve pnömonik veba bulaştırılırken farelerin enfeksiyon kapmış yaralarla hayatta kalmaya zorlandığı ortaya çıktı.
Hayvanlar Salisbury, Wiltshire’da devlete ait Porton Down Laboratuarında ordu içindeki tıbbi tedavileri ilerletebilmek amacıyla sömürülüyor.
Laboratuarda daha önceden yürütülen deneylerde domuzlar havaya uçurulmuş ya da fosjen ve sülfür hardal gibi kimyasal ve öldürücü kimyasal maddelere maruz bırakılmış, marmoset maymunları ise antraks bulaştırılırken kobay fareleri toksik sinir etmenleri ile zehirlenmişti.
Cruelty Free International adlı hayvan hakları grubu bu savaş deneylerinin İçişleri Bakanlığı tarafından her yıl yayımlanan hayvan deneyleri istatistiklerine dahil edilmemesi konusunda bilgi talep ederek halkın bu zulmün yaşandığından habersiz olduğunu iddia etti.
Ancak rakamlar bir yılda 3,411 sıçanın, 223 farenin, 323 kobay faresinin, 100 domuzun ve 67 adet insan türüne ait olmayan primatın deneylerde kullanıldığını ortaya koyuyor.
Yani günde 11 hayvan deneylerde kullanılıyor ve ölüyor anlamına geliyor bu rakamlar.
CFI adlı hayvan hakları grubunun bilim yöneticisi Katy Taylor “ halkın her yıl binlerce hayvanın maruz bırakıldığı bu gaddarlıkların gerçek içeriğini öğrendiği zaman en az bizim kadar dehşete düşeceğine inanıyoruz” diyor.
“CFI askerlerin ve sivillerin güvenliğinin sağlanması ihtiyacına destek verse bile hayvanların bu amaca ulaşmak için böylesi grotesk deneylerde kullanılması gerektiğine inanmıyoruz”.
Dehşet verici deneylerde sıçanlara insan kanı verildiği, küçük ve askılı aletlerin içine sıkıştırıldıkları aynı anda pnömonik vebaya yol açan bakterileri nefes almaya zorlandıkları görülüyor.
Hayvanlar iki hafta süresince ne kadar çabuk öleceklerini görmek üzere gözlemlendi, deneyin sonunda hayvanlar öldü ya da öldürüldüler.
Bir diğer mide bulandırıcı deneyde marmoset maymunlarının gözlerinin kanadığı, vücutlarında kaşıntı olduğu ve nefes almakta zorlandıkları görülüyor, bunun sebebi ise deneyde 10 gün boyunca kasıtlı olarak kanlı ishale maruz bırakılmaları.
Ebola araştırmacıları genetiği değiştirilmiş 18 sıçana hastalığı bulaştırdıktan sonra üç gruba ayırıyor.
Gruplardan sadece biri tedavi görürken diğerleri 8 gün sonra yavaş yavaş ölüyor.
Askeri yaraların tedavisinde beyaz tavşanların ön ayakları kesilerek açıldı ve kasların ne durumda olduğu gözlemlendi.
Kasın bir kısmı tutaçla kıstırıldı, üzerine belli ağırlıklar yüklenmeye başlandı, böylece hayvana savaş alanlarında olabilecek türden yaralar açıldı.
Ardından kasa enfeksiyon yapması amacıyla bakteri enjekte edildi.
Tavşanlara bir süre sonra içinde gümüş, iyot ya da makuna balı içeren yara bantları geçirildi, böylece sargı bezlerinin etkisi ölçülmeye çalışıldı.
Domuz kuyruklu makak maymunları da tesise gönderildi ve 6 ay boyunca tüberküloz bulaştırılarak gözlem altına alındı.
Hayvanların bazıları önceden aşılanmıştı, ama aşı olmayanların tamamında hastalık görüldü ve erkenden öldürüldüler.
Hayatta kalan hayvanlar da deney sonunda öldürüldü, böylece analizde kesilip incelenmek üzere dokuları korumaya alınmış oldu.
CFI benzer deneyler önceden de yapıldığını, Savunma Bakanlığının bu deneylere neden gerek gördüğünün sorgulanması gerektiğini söylüyor.
Asker ve sivillerin güvenliği adına alınacak önlemleri desteklediklerini ama kampanyalarının bu korkunç zulümleri uygulamak yerine var olan insani alternatiflere yönelmeye ve alanlara yatırım yapmaya dikkat çekmeye çalıştığını söylüyor.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada kullanılan hayvan sayısının azaltılması için çalışmalar yapıldığı söylendi:
“Savunma Bilimi ve Teknoloji Laboratuarı (Dstl)’de yüütülen deneyler sayesinde bir çok İngiliz askerinin hayatı kurtuldu, siviller de fayda gördü.
Bu araştırma ciddi biçimde yaralanmış askerlerin ve sivillerin hayatını kurtarmak amacı güdüyor, hayvan kullanmadan bu amaca ulaşmak mümkün değil”
Bu sene başlarında express.co.uk sitesi sadece 2013 yılında İngiltere’de 12,000’den fazla tavşanın tıp, ilaç ve askeri kurum ve kuruluşlar tarafından deneylerde kullanıldığını ortaya koymuştu.
15,099 deneyde 11,895 tavşan kullanıldı ve bu rakam bir önceki seneye göre %13’lük bir artış anlamına geliyor.