Hilal Kaplan: "Dünyayı kadınlar yönetseydi, her şey ne kadar güzel olurdu" diye iddia eden zekâ yoksunları da hiç az değil

Sabah yazarı Hilal Kaplan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün ardından kaleme aldığı yazısında “günümüz feminist perspektifini” eleştirdi. "Kadınlar çiçektir" temasıyla kutlanan Kadınlar Günü söylemlerinin yerini "Kadınlar güçlüdür"e bıraktığına dikkati çeken Kaplan, “Hatta ‘Dünyayı kadınlar yönetseydi, her şey ne kadar güzel olurdu’ diye iddia eden zekâ yoksunları da hiç az değil” dedi.
Hilal Kaplan:
2022-03-09 10:02:02   Güncelleme: 2022-03-09 10:02:02    

“Pardon da bir milyon insanın yaşamına mal olan Irak işgalinin Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice kadın değil miydi? Ya da Körfez Savaşı yaptırımları sonucu ölen 500 bin Iraklı çocuk sorulunca "Bize göre buna değdi" diyen eski Amerikan Dışişleri Bakanı Madeleine Albright kadın değil miydi? Ya da "komünizmle mücadele" adı altında binleri öldüren Pinochet'in can dostu ve koruyucusu İngiliz Başbakan Margaret Thatcher kadın değil miydi? Ya ikna odalarının kurucularından Nur Serter kadın değil miydi?” diyen Kaplan, şu görüşü savundu:

“Güç sahibi olan kadınların, erkeklerden daha merhametli, daha şefkatli, daha duyarlı olacağı yalanına ya dünya tarihinden habersiz cahiller inanır ya iş dünyasında bir kadın yöneticiyle hiç çalışmamış olanlar veya bunca "kaynana" hikâyesinin nereden çıktığına hiç bakmamış olanlar... Diğerleri de ya daha modern, daha feminist yanlısı ya da "cool" görünmek için inanır gibi yapar, o kadar.

Gerçek bundan daha basittir: Kadınlar da insandır ve gücün yozlaştırma potansiyeli her iki cinsiyette de mevcuttur.”