Pallava Bagla'nın 22 Nisan'da yaptırdığı koronavirüs testi pozitif çıktı. Dört gün sonra çekilen akciğer tomografisinde, temiz ciğerlerinin bir enfeksiyon işareti olan beyaza dönüştüğü görüldü.
Ateş devam ederken, ilk belirtilerin görülmesinden sekiz gün sonra hastaneye yatırıldı.
58 yaşındaki Bagla'ya Hindistan Tıp Bilimleri Enstitüsü'nde kan testleri yapıldı ve steroid verilmeye başlandı. Şeker hastası olduğu için, kan şekeri seviyesi yükseldi. Şanslıydı, oksijen seviyesi hiç tehlikeli düzeylere inmedi.
Sekiz gün yattıktan sonra doktorlar onun yaşındaki aşısız, şeker hastası, Covid-19 geçiren bir erkeğin akciğer tomografisini gösterdi.
Bagla, "Fark çok netti. Doktorlar aşılanmamış olsaydım, büyük ihtimalle yoğun bakımda solunum cihazına bağlanacağımı söylediler. Zamanında ve iki doz aşı hayatımı kurtardı" diyor.
Hindistan, 1,3 milyarlık nüfusunun sadece yüzde 3'üne iki doz aşı yapmış olmasına karşın, ikinci doz aşıyı olduktan iki hafta sonra koronavirüse yakalananların sayısı artmış gibi görünüyor.
Bu tür enfeksiyonlarda başı sağlık çalışanları çekiyor. Bagla bu alanda bir istisnaymış gibi görünüyor. Bu yüzden bilim insanları ona bulaşan virüsün genetik kodlarını çözebilmek için burnundan ve boğazından sürüntü örnekleri aldılar.
Amaç, bilim insanlarının kafasını yoran soruya yanıt bulabilmek. Hindistan'da ikisi kullanılan mevcut aşılar bizi daha yeni ve çoğunlukla daha bulaşıcı koronavirüs varyantlarına karşı bizi koruyabiliyor mu?
Koronavirüs aşıları tartışmasız etkili. Enfeksiyonu engelleyemeseler de, virüsün en tehlikeli varyantlarında bile çoğu kişinin hastalığı ağır geçirmesini ya da ölmesini önlüyorlar. Ancak aşılar yüzde 100 mükemmel değil ve hızla büyüyen bir salgında çok daha sıkı çalışmaları gerekiyor.
Yani "aşıyı aşabilen enfeksiyonlar" beklenmedik bir durum değil.
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'nin (CDC) verilerine göre 26 Nisan itibarıyla 95 milyon kişinin iki doz aşıyı olduğu ABD'de 9 bin 45 kişi aşı olmalarına rağmen koronavirüse yakalandı.
835 kişi (yüzde 9) hastaneye kaldırıldı ve 132'si (Yüzde 1) hayatını kaybetti. Hastaneye yatanların üçte biri ve ölümlerin yüzde 15'i de "belirti göstermeyen ya da Covid-19'la bağlantılı olmayan ölüm" olarak kayıtlara geçti.
İyi veri tutulmaması nedeniyle, Hindistan'daki durum biraz daha karmaşık.
Bazı sağlık çalışanlarında, iki doz aşıyı oldukları halde hastalığı kapanların sayısının arttığı, hatta birkaçının hayatını kaybettiği belirtiliyor. Ancak ölümlere doğrudan enfeksiyonun yol açıp açmadığı belirsiz.
Resmi verilere göre Hindistan'da iki doz aşı olan her 10 binde iki ila dört kişide aşıyı aşabilen enfeksiyon görülüyor. Ancak veri tam değil. Üç ay boyunca test olanlara aşı olup olmadıkları sorulmadı.
Hastanelerden ise farklı bilgiler geliyor.
ABD'deki Mayo Clinic'ten Prof. Dn Vincent Rajkumar, Hindistan'ın güneyindeki Tamil Nadu eyaletinde bulunan iki büyük devlet hastanesiyle görüştüğünü ve aşılanmış çalışanlarının "çok azının" enfekte olduğunu öğrendiğini söylüyor ve ekliyor.
"Enfeksiyon geçiren birkaç kişi ise hızla iyileşti."
Diğer yandan, Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Farah Husain'in verdiği bilgiye göre Delhi'nin en büyük Covid-19 hastanesi Lok Nayak Jai Prakash Narayan (LNJP) Hastanesi'nde yoğun bakımda çalışan doktorların yüzde 60'ı, iki doz aşı yapıldıktan sonra enfekte oldu, ancak hiç birinin hastaneye yatırılması gerekmedi. Husain "Bazı çalışanlarımızın aileleri hastabandı ve hastaneye yatırılmaları gerekti" dedi.
Delhi'deki bir başka hastanede Fortis C-DOC'ta, aşılanmış 113 sağlık çalışanlarının 15'i ikinci doz aşıyı olduktan iki hafta sonra koronavirüs kaptı. 14 vaka hafif atlatılırken, bir kişinin hastaneye yatırılması gerekti.
Dr. Anoop Misra, "Sağlık çalışanlarında çok sayıda aşıyı aşabilen enfeksiyon görüyoruz. Ancak çoğu hafif atlatılıyor. Aşılar ağır hastalığı önlüyor" dedi.
Kerala eyaletinde aşıyı aşan enfeksiyona yakalanan altı tam aşılı sağlık çalışanından alınan sürüntü örneklerinin genetik dizilimi incelendi.
Genetik uzmanı Dr Vinod Scaria'ya göre hastalardan ikisinde, vücudun bağışıklık sistemini geçebilen varyantlar vardı ancak hiçbirinde ağır hastalık görülmedi.
Uzmanlar, Hindistan'da bu tür varyantların ne kadar hakim olduğunu tespit etmek ve aşıların işe yarayıp yaramadını görmek için çok daha fazla veriye ihtiyaç duyulduğunu söylüyor.
Viroloji uzmanı Dr. Shahid Jameel, "Şu anda insanların sıklıkla sorduğu soru, çok sayıda insanın aşılardan sonra bile enfekte olup olmadığı. Bu anektodlara dayalı haberler aşılanmak isteyen insanların aklında sıkıntı yaratıyor" diyor.
Daha büyük bir kaygı ise, Hindistan'daki aşılama oranlarının azlığı ve sürü bağışıklığının hala uzak bir ihtimal olması. Aşılara karşı isteksizlik sorunu daha da büyütebilir.
Bilim insanları, Hindistan'daki ölümcül ve kontrolsüz ikinci koronavirüs dalgasının virüsün mutasyona uğramasını kolaylaştıracağını ve daha bulaşıcı varyantların aşıların sağladığı bağışıklığı aşabileceğini söyülyor.
Mutasyonları takip etmek, gelecekteki enfeksiyon dalgalarına hazırlanmanın başlıca unsurlarından biri.
Uzmanlar özetle, aşıların farklı etkinlik derecelerinde de olsa, ağır hastalığa ve hastaneye kaldırılmaya karşı koruduğunu söylüyor.
Ancak iki doz aşı olanlar da hala enfekte olabileceği ve virüsü diğerlerine bulaştırabileceği için, maske takmak, kalabalık sosyal toplantılardan ve iyi havalandırılmayan, iklimlendirme cihazları bulunan ortamlardan kaçınmak gibi önlemler uzun bir süre terk edilmemeli.
Hindistan'daki Kerala eyaletinin yaptığı gibi örneğin çifte maske zorunlu kılınmalı. Şimdiye dek kafa karıştırıcı olan kamu sağlığı mesajları net olmalı: Örneğin, iki doz aşı olan insanlar özgürce kapalı mekanlarda, evlerde ve iş yerlerinde buluşabilir mi?
Bagla "Aşılar işe yarıyor. Ancak size pervasız davranma ve gardınızı düşürme ehliyeti vermiyor. Çok ihtiyatlı olmaya devam etmelisiniz" diyor.