Halk TV yazarı Saymaz, “RTÜK, ilk kez Halk TV'ye yaptırım uygulamıyor. Sudan bahanelerle milyonlarca TL ödedik. Yine öderiz. Canımızı acıtan, miktar değil. Denetim görevini yerine getirmeyerek tecavüz ve işkenceye yol açan Diyanet İşleri Başkanlığı'nın (DİB) şikayeti üzerine cezalandırılmış olmak, canımızı acıtıyor” dedi.
11 Şubat’ta 'Perdenin Önü Arkası' adlı programda konuya ilişkin değerlendirmelerinin de suç gösterildiğine dikkati çeken Saymaz, “Diyanet'e iftira attığım iddiasını ise hayli gülünç buluyorum” diyerek şunları kaydetti:
“Değil bir cümlemin, bir harfimin bile iftira içerdiğini iddia edemezsiniz. Hocaefendiler, Allah aşkına söyleyin, yazdıklarımın hangisi iftira? Tecavüzcü H.A.'nın kaçak olarak çalıştırılması mı? Beş ay boyunca iki çocuğun tecavüze ve beşinin cinsel istismara uğraması mı? 14 çocuğun sopayla, rahleyle, Atatürk posterinin çerçevesiyle, yumrukla ve tekmeyle dövülmesi mi? Ödüllendirir gibi müdüre aylığın sekizde biri maaş kesme cezası verilmesi mi? Tecavüze göz yuman diğer görevlilerin işlerine iade edilmesi mi? Bu iddialar ya doğrulandı. Ya da şu an yargıda...”
Diyanet’e yönelik, “Yurt denetlendi mi? Denetlediyse tecavüzcünün kaçak çalıştığı fark edilmedi mi? Fark edildi de göz mü yumuldu?” sorularını yönelten Saymaz, “Diyanet ilk tahkikatta, Müdür N.K.'ye aylığın sekizde biri ceza verirken, altı memuru göreve iade etti. 8 Şubat'taki köşe yazımdan sonra bu kişiler yeniden açığa alındı. Palandöken Müftüsü de koltuğundan oldu. Eğer yazmasaydım... Ne Müdür N.K. ve temizlikçi U.G.'ye işkence davası açılacaktı. Ne müftü ve yedi kamu görevlisi açığa alınacaktı. Evet, örtbas etmek istediniz. Ve suçüstü yakalandınız” diye yazdı.
“Halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden DİB'in kifayetsiz kadrolarıdır. Dini kurumlar ve din adamlarına yönelik saygı ve güven yerle bir olduysa, müftülüğün sorumsuzluğundan ve örtbas etme girişimi yüzünden” diyerek sitem eden Saymaz, “Sizin Allah gibi korktuğunuz iktidardan, bizim de korkarak yazı yazmayacağımızı mı düşünüyorsunuz? Öyleyse çok yanılıyorsunuz. Allahtan gayrısından korkmuyoruz. Erzurumlu çocukların tecavüze ve işkence uğramasına yol açan kim varsa, onlarla bir derdimiz var. Buna siz de dahilsiniz” ifadelerini kullandı.