İyi Parti Büyükçekmece ilçe başkanı Gülay Ezibay milletvekili aday adayı olabilmek için Büyükçekmece ilçe başkanlığı görevinden istifa etti.
KADININ SİYASETTEKİ ÖNEMİNE VURGU YAPMIŞTI
Geçtiğimiz dönemlerde Sivil Toplum Kuruluşları ile Mahalle Muhtarlarının katıldığı panelin açılış konuşmasını yapan Ezibay şu ifadelere yer vermişti;
Siyaset yapan bir kadın olarak, siyasette kadının yeri ne diye tartışmak için bir araya geldik. Kadın olmak, evde kadın olmak, sokakta kadın olmak, anne olmak, eş olmak, bacı olmak ve dünya da kadın olmak, Türkiye’de kadın olmak, Egede kadın olmak, Karadeniz’de, Doğu da kadın olmak, baş örtülü, baş örtüsüz kadın olmak, kısıtlı kadın olmak, özgür kadın olmak, dövülen kadın olmak, sevilen kadın olmak, olmak, olmak, olmak, kısacası zor iştir kadın olmak.
2013 yılındayız, Türkiye’de kadının kazanılmış haklarına baktığımızda, yasal düzenlemenin şimdiki durumdan farklı olduğunu görmekteyiz. Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, 1924 anayasası yapılırken, Türk kadınının seçme ve seçilmesi yönünde tavır koymuştur. Ancak o gün kü, meclisteki genel ağırlık erkeklerin bu hakkı kullanmasından yana olduğu için, maalesef kadının seçme ve hakkı o günkü Anayasa’ya giremedi.
Türk kadını siyasal hakkını ilk kez, mahalli ve Belediye seçimlerinde gerçekleşmiştir. Gerçek anlamda Türk kadınının siyasete katılması ise, 5 Aralık 1934 Tarihinde, Anayasa ve seçim kanununda yapılan değişiklikle mümkün oldu. Bu tarihten itibaren kadınımız milletvekili seçme ve seçilme hakkına kavuşmuştur. Kavuşmuştur kavuşmasına ama ancak bu hakkı eşit şekilde kullanamamıştır.
Geride bıraktığımız 80 seneye baktığımızda, o günden bugün kü, durumunda pek farklı olmadığını görürüz. Son yapılan milletvekili seçiminde 548 sandalye den, 79’u kadın milletvekillerine aittir. Bu yüzde 14.1 gibi düşük bir orandır. Keza son yapılan Belediye seçimlerinde, Türkiye Genelinde 3 bin’e yakın adayı içinde aday gösterilen kadın aday sayısı yüzde 6 dır. Toplamda ise 18 tane de belediye başkanı kadındır.
Bu bizi dünya’da sondan 6. 68 ülke içinde de 62. Sıradayız. Biz bu ayıbı taşımaktayız. Bu tespitle gelinen noktada siyasette kadın olmak konusunda bir arpa boyu dahi yol gitmediğimizi göstermektedir. Bütün alanlarda da durum bundan farklı değildir. Sebepleri ise, Atasözlerimizde olduğu gibi olsa gerektir. ‘kadının yeri evidir, kızını dövmeyen dizini döver, kızı serbest bırakırsan ya davulcuya, ya zurnacıya gider, kocanın vurduğu yerde gül biter, elinin hamuru ile erkek işine karışma, eksik etek, kaşık düşmanı, atasözlerimizden bazılarıdır. Bu zihniyetin yetiştirdiği kadınları hak ettiği yeri alması tabi ki; zordur.
Çözüm ise kadının en az yüzde elli oranla yer aldığı yönetenler kadrosudur. Yönetenler kadrosunda kadınlar, yönetilen kadınlarını daha iyi bilecek ve çözüm üretecektir.