Kadıgil, önergesinde Adana’da verilen yasak kararının gerekçesinde Anayasa tarafından güvence altına alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının vatandaşlarca kullanılmasının kamu huzur ve esenliğinin tehlikeye düşürüldüğü” ifade edildiğini savunarak Atanmış bir memurun anayasal bir hakka yasak getirmesinin izahı nedir?” sorusunu yöneltti.
Yasakların kamu güvenliğiyle ilgisi olmadığını belirten Kadıgil önergesinde alınan yasak kararındaki çelişkileri ifade ederek Alınan yasak kararları eğer bir istihbarat bilgisine dayanıyorsa ve güvenlik endişesine dayanıyorsa söz konusu risk neden siyasi parti, resmi kurum ve sendikalara ait sair etkinlikleri kapsamıyor? Neden yasak sadece vatandaşların Anayasal haklarını ve yaşam tarzına yönelik etkinlikleri (yürüyüş, oturma eylemi, stant/çadır kurma, afiş/pankart asma, konser, şenlik, festival vb.) kısıtlamak şeklinde uygulanıyor? Amaç güvenlikse diğer etkinliklerde sağlanan güvenlik, neden en temel protesto hakkında sağlanamıyor?” diye sordu.
Kadıgil ayrıca Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yanıtlaması istemiyle verdiği bir diğer önergede; Eskişehir’de alınan yasak kararının aylardır organizasyonu yapılan AnadoluFest’i kapsadığına dikkat çekerek Yasaklanan etkinlikler gerekçesiyle sanatçıların ve sanatseverlerin uğradığı mağduriyet ve oluşan zararlarını karşılamak ne tür bir önlem alacaksınız?” dedi.
Müzik yasağının sadece 1 saat esnetilmesinin kalıcı bir yasak anlamına geldiğini ve yaşam tarzına müdahale olduğunu belirten Kadıgil,” Müzik yasağını 1 saat esneterek kalıcı hale getirmekle, hükümet olarak getirdiğiniz yasakların kamu sağlığı ve güvenliğiyle ilgili değil yaşam tarzına müdahale olduğu ve TCK madde 115’e göre suç oluşturduğuna yönelik değerlendirmeleriniz nedir?” diye sordu.