Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2023 yılı bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye devam ediyor. TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, komisyonda söz alarak yapılan sunuma bir önceki yıl raporlarıyla tepki gösterdi.
Yoksulluğun bu ülkede nasıl derinleştiğinin belgesi gibiydi bugün yaptığınız sunum diyen Kadıgil, şunları söyledi:
Geçen yıl Cumhurbaşkanlığı programında yoksul sayısı 18 milyon görünüyor. Siz, burada yaptığınız sunumda, toplamda 27 milyon insana ulaşmakla övünüyorsunuz. Yani bu ülkenin 3’te 1’i Aile Bakanlığı’nın destekleriyle ayakta durmaya çalışıyor. Zenginler servetine servet katarken halk giderek fakirleşiyor.
Sunumlarda, yoksullara yaptığınız yardımları övünerek anlatıyorsunuz. Ben, zenginlere yaptığınızdan bahsetmek istiyorum. Patronlara teşvik adı altında bu bütçede ayırdığınız para 990 milyar liraya ulaşmış durumda. Oysa yoksullara seçim yatırımı adı altında artıra artıra ve göstere göstere ayırdığınız bütçe 500 milyar lirada kalıyor. Siz, bunun iki katını faiz lobilerine, holding sahiplerine, büyük patronlara zaten peşin peşin ödemiş durumdasınız.
Müstakbel anayasa teklifinizde de altını çizdiğiniz gibi aile; anne, baba ve çocuklardan oluşan bir toplum birimi. 2002’de kadın istihdamı yüzde 25’miş, kitapçığa göre bu sene itibariyle 20 yılda çıkarttığınız oran yüzde 30. Bir de hiç utanmadan buraya yazılmış, büyük bir başarıymış gibi.
Kadın istihdamının 10 milyon olmasıyla övünüyorsunuz. TÜİK verilerine baktım, bu ülkede 15 yaşın üstünde yaşayan kadın sayısı 33 milyon, nerede geriye kalan 25 milyon kadın? Çok uzaklarda aramayın ya kaçak çalıştırıldıkları iş yerlerinde ya çocuk, hasta, engelli hiçbiri yoksa eşine bakmak için AKP Genel Başkanı’nın uygun gördüğü yerde emeğin asla görülmediği evde. Bu ülkede 13,3 milyon kadın, çocuğunu bırakabileceği hiç kimse olmadığı için iş bile arayamıyor.
Kadını eve hapsetmek isteyen politikalar çerçevesinde mesela mevcut kamu kreşlerini gözümüzün önünde bir bir kapatıyorsunuz, asla yenisini açmıyorsunuz, bir avuç olan özel kreşler el yakıyor. Böyle olunca kadınlar çocuklarla birlikte eve mahkum ediliyor. Neden bu ülkede doğru düzgün bir tane kamu kreşi yok? Neden Aile Bakanlığı’nın bütçesinde kreşle ilgili sadece yarım sayfa var?
Günde 3 kadın öldürülüyor. En yakınındaki erkek tarafından öldürülüyor. Tam bu hastalıklı aile anlayışınız yüzünden oluyor. İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkanlar seyrediyor, sonra bize, gelip burada ‘kadına şiddete sıfır tolerans’ diye masal anlatıyorsunuz. Anlatmayın ya eşitliği sağlayın ya da susun. Eşitlik olmadan şiddetle mücadele edemezsiniz.
TÜİK verileri; 6,5 milyon çocuk, sadece yoksulluk değil, şiddetli yoksulluk çekiyor bu ülkede. Okullarda çocuklar açlıktan bayılıyor. Duyuyor musunuz? Görüyor musunuz? Bu bizim uydurduğumuz bir şey değil, bunu öğretmenler diyor. Evde beslenme çantasına koyacak yiyecek yok. Çocuğa harçlık verilecek para yok. Okulda bir simit, bir su alsa 10 lira yetmiyor. 155 milyar lirayı dolar milyarderlerine veriyorsunuz, çocuklar aç kalmasın diye bir öğün yemek verecek bütçeyi onlara çok görüyorsunuz.