Kadir Mısıroğlu’nun manevi torunu Nurullah Mısıroğlu Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Kadir Mısıroğlu için sevenlerinden dua istedi.
Kurtuluş Savaşı ile ilgili olarak sarf ettiği Keşke Yunan galip gelseydi ifadeleriyle tepki çeken kısa süre önce de Türkçüler, Ziya Gökalp'i adam zanneder, bir Yahudi'nin sistemini Türkiye'ye adapte etmiştir” sözleriyle gündeme gelmişti.
Diyanet İşleri Bakanı Ali Erbaş’ın Kadir Mısıroğlu’na üniforması üzerindeyken gerçekleştirdiği ziyaret de uzun süre gündemde kalmıştı.
Kadir Mısıroğlu, 24 Ocak 1933 tarihinde Trabzon’da dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini Akçaabat’ta tamamladıktan sonra lise öğrenimini Trabzon şehrinde tamamladı. Ardından 1954 senesinde İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde eğitime başladı.
1964 senesinde ilk eseri olan Lozan Zafer mi Hezimet mi?” kitabının ilk cildini yayınladı. Aynı sene Sebil Yayınevi’ni kurdu. 1970 senesinde genişletilmiş ikinci kitabı 5816 sayılı kanuna muhalefet gerekçesiyle toplattırıldı. Hakkında dava açılan Mısıroğlu, 1974 genel affı sayesinde ceza almamıştır.
1970 senesinin Ocak ayında, Millî Türk Talebe Birliği'nde Harf Devrimi ile alakalı verdiği bir konferansı dava bahane edilerek, hakkında Eskişehir Örfi İdare Mahkemesi'nce mahkûmiyet kararı verildi. Daha sonra 1976 yılının başından itibaren İslami bir dergi olan Sebil dergisini çıkarmaya başladı. Bu dergideki birtakım yazılarından dolayı kısa bir müddet sonra hakkında 163. maddeye istinaden sayısız dava açıldı.
1977 Türkiye Genel Seçimlerinde Milli Selamet Partisi’nden Trabzon milletvekili adayı oldu. Listede ikinci sıraya konan Mısıroğlu, milletvekili seçilemedi.
1978 senesinde MSP Genel İdare Kurulu’na seçildi. 12 Eylül darbesi ile MSP Genel İdare Kurulu hakkında tutuklama kararı verilince daha önceki davaları ile bunun birleşmesi daha büyük bir ceza getireceği için yurt dışına gitmek zorunda kaldı.
Mısıroğlu, Türkiye'den ayrıldıktan sonra ailesini de Almanya'ya getirtti. 1983 yılı başlarında gazete, radyo ve televizyon anonslarıyla Türkiye'ye dönmeye davet edilen Kadir Mısıroğlu, bu davetlere uymadığı için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarıldı. Bu sebeple Birleşik Krallık'tan siyasi iltica hakkı istedi. Bunun için 7 Eylül 1983 tarihli ve 18158 numaralı kararın yayınlandığı Resmî Gazete'yi göstermesi yeterli oldu. Sonrasında ailesinden kalan gayri menkulleri hazinece haraç-mezat sattırıldı. Ailesiyle Londra'da yaşarken geçimini sağlayacak bir iş kuramadığından bir buçuk yıl sonra mecburen Almanya'ya döndü. 11 yıllık yurt dışı hayatından sonra 1991 senesinde Türkiye'ye geri döndü.