Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Dolar kuru karşısında açıklamada bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Ekonomik Kurtuluş Savaşı veriyoruz" sözlerine tepki gösteren Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu, "Cumhurbaşkanı, muhalefeti düşmanmış gibi hedef alıyor. Bu mantıkla hiçbir şeyi düzeltemezsiniz. İktidar ciddiyet ister, tehditle, hakaretle, yeni bir "İstiklal Harbi" yapıyormuş gibi milleti muhalefete karşı kışkırtmakla sorunları çözemezsiniz. Bu anlayışla devam ederseniz birkaç tane yalaka hariç yarın kimse size destek vermez" dedi.
Karamollaoğlu, doların 6 liradan 7 liraya 16 ayda, 7 liradan 8 liraya da 27 ayda çıktığını söyledi. Doların daha sonra hızla yükseldiğini belirten Karamollaoğlu, "Son olarak da 13,5 lirayı bulmuş. Problemi bir türlü anlamamakta ısrarlılar. Günlük sıkıntıları bu teoriler ile düzeltemezsiniz. Bugün de iktidara tavsiyemiz, bütün israfı durdurun. Kaynaklarımızın tamamını üretime dönük yatırımlara tahsis edin. Bütün kaynaklar, ekonomiyi yukarı çıkaracak yatırımlara tahsis edilmeli; binalar, konutlar hepsini bir tarafa bırakacaksınız ama maalesef böyle bir zihniyeti bu arkadaşlarımızda görmüyoruz. Bunu görmediğimiz için de bu arkadaşların ülkemizin ekonomik problemlerini çözebileceği kanaatinde değiliz. Türkiye bugün sıkışıyor. Dış politikada yaptıkları hatalar haddi aştı" diye konuştu.
Saadet lideri Karamollaoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Görüyoruz ki sorunların ayrıntıları bölgelere göre farklılık gösterse de esasında problemlerimiz ana hatlarıyla aynı şeyler. Edirne'deki vatandaşımız da geçinemiyor, Bingöl'deki vatandaşımız da. Bingöl ziyaretimizde bir daha anlaşıldı ki bölge bizi, biz bölgeyi yakından biliyor, birbirimizi iyi tanıyoruz. Geçmişte Milli Görüş belediyeciliğini tatmış olan illerimiz, Milli Görüş iktidarının kısa sürede çok büyük işler başardığı dönemleri özlüyorlar. Arkadaşlarımızla birlikte ülkemizi karış karış gezmeye, vatandaşlarımızın problemlerini ve bizlerden, siyaset kurumundan beklentilerini dinlemeye devam edeceğiz.
Maalesef eğitim sistemimiz bir yazboz tahtasına döndü. 19 yıl iktidarda bulunan parti hâlâ eğitimle ilgili elle tutulur hiçbir şeyi ortaya koyamadılar. İktidardan tam gitmeden önce “3600 ek göstergeyi vereceğiz. Öğretmenlerle ilgili kanun çıkaracağız.” diyorlar. 19 yıldır neden beklediniz? Görünen o ki bu arkadaşlar sadece seçime odaklı birtakım vaatler vermeyi ve problemleri çözüyormuş gibi yapmaya çalışıyorlar. Yaşadığımız belirsizlik ve ümitsizliklere rağmen kararlılıkla, azimle insan yetiştirme gayretinde olan tüm öğretmenlerimizi tebrik ediyorum. Dökülen ve yamalı bohçaya dönmüş bir sistemi ayakta tutma gayreti öğretmenlerimize düşüyor, adeta sistemin tüm eksiklerini tek başlarına kapatmaya çalışıyorlar.
2003 yılında bir öğretmen maaşı ile 19,5 çeyrek altın alınabiliyordu, dün ise bir öğretmen maaşı 5 çeyrek altına düştü. Allah nasip ederse biz iktidara geldiğimiz zaman bu problemlerin tamamını çözeceğiz. Biz söz verirsek yaparız. 19 yıldır neredeydiniz, kış uykusunda mıydınız? Şimdi öğretmenlerimize vaat verme zamanı değil, uygulama zamanı olmalıydı. Biz geldiğimizde inşallah atanamayan öğretmen diye bir kavram olmayacak. Artık fiyatlar aydan aya, haftadan haftaya değişmiyor; günden güne, sabahtan akşama değişiyor.
Biz ve muhalefette bulunan arkadaşlar sadece gidişattan duyduğumuz endişeyi dile getiriyoruz. Ama Cumhurbaşkanı, muhalefeti düşmanmış gibi hedef alıyor. Bu mantıkla hiçbir şeyi düzeltemezsiniz. Muhalefeti problemlerin müsebbibi olarak algılarsanız; 19 sene değil, 119 sene iktidarda kalsanız dahi hiçbir problemi çözemezsiniz. İktidar ciddiyet ister, tehditle, hakaretle, yeni bir "İstiklal Harbi" yapıyormuş gibi milleti muhalefete karşı kışkırtmakla sorunları çözemezsiniz. Bu anlayışla devam ederseniz birkaç tane yalaka hariç yarın kimse size destek vermez.
Doların 6 TL'den 7'ye çıkması 16 ay, 7'den 8'e çıkması 27 ay, 8'den 9'a çıkması 11.5 ay, 9'dan 10 TL'ye çıkması 1 ay, 10'dan 11'e çıkması 6 gün, 11'den 12'ye çıkması ise sadece 4 gün sürdü! İpin ucu kaçınca artık saatler etkili oluyor.
Yap-İşlet-Devret modeliyle yapılan bütün inşaatlar para basıyor! Anlaşmalar dolar bazında. Allah korkunuz yok mu ya.
Bu arkadaşlar Annan Planını kabul ediyorlar ve Kıbrıs’ı kaybediyorlardı. Allah'tan Rumların gafleti ile Kıbrıs bizde kaldı.
Artık mızrak çuvala sığmıyor! Türkiye’mizin problemlerini çözecek adımları ne yapıp edip atmalısınız. Yoksa siz bunun altında kalırsınız ama zararı milletimiz çeker.