Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesince (İBB) yapımı tamamlanan Arnavutköy Eğitim, Kültür ve Sosyal Yaşam Merkezi'nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, kentin yıllarca ihmal edildiğini, İstanbul gibi mega bir kente hizmet etmenin önemli olduğunu söyledi. CHP'nin Arnavutköy'den az oy aldığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, kabahatin kendilerinde olduğunu, artık bu bölgeyi daha çok ziyaret edeceklerini ifade etti.
Ayrımcılığın bu ülkeden silinmesi gerektiğini, ayrımcılık ve kin tutmanın kendilerine yakışmadığına dile getiren Kılıçdaroğlu, kendilerine oy versin ya da vermesin her bölgeye hizmet götürülmesi için partisinin belediye başkanları ve yöneticilerine talimat verdiğini kaydetti.
Fakir fukaranın hakkını korumanın CHP'nin temel görevi olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
Fakirin fukaranın hakkını korursanız sosyal devlet olur. Herkesin karnının doyduğu, her evde huzurun olduğu, her evde bereketin olduğu, hiçbir evde gelecek endişesinin olmadığı bir Türkiye'yi inşa ediyoruz. Ve biz bu inşa olayını sadece CHP olarak değil, 6 siyasi parti lideri bir araya gelerek yapmak istiyoruz. Sorun bir parti sorunu değildir, sorun bir Türkiye sorunudur. Ayrışan ülke istemiyoruz, kucaklaşan Türkiye istiyoruz. Bölünen, kavga eden, gruplaşan bir Türkiye değil, tam tersine beraber olan, kucaklaşan, helalleşen, hatalarıyla yüzleşme cesaretini gösteren bir Türkiye istiyoruz. Doğusu, batısı, güneyi ve kuzeyi ile beraber yaşamak istiyoruz. Böyle bir Türkiye 6 liderin de ortak özlemidir.
Alt gelir grubunun daha fazla vergi verdiğini savunan CHP lideri Kılıçdaroğlu, zenginden daha fazla vergi alınması gerektiğini dile getirdi.
Kur korumalı mevduat uygulamasına değinen CHP lideri, Fakir ekmek alırken vergi ödüyor, çay içerken vergi ödüyor, simit alırken vergi ödüyor. Nasıl oluyor da 170 milyar lirayı 6 ayda kazananlar 5 kuruş vergi ödemezler? Herkes elini vicdanına koyup buna göre düşünsün. 'Adalet' diyorsanız bir şey demem ama benim adaletim böyle değil. Benim adaletim bir avuç kişiye 170 milyar lirayı vergisiz, kemiksiz veremezsin dedi.
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet tarihinin en büyük konut projesine ilişkin de şunları kaydetti:
Her fakirin, her fukaranın başını sokabileceği bir evi olsun, itirazım yok. Evi olsun, evinde huzur olsun, rahat olsun, ona hiçbir itirazım yok. Ama kafamda bazı sorular var, fakirin fukaranın hakkını korumak için sormak zorundayım. Parayı topluyorsun gayet güzel, herkes sıraya girdi parayı yatırdı o da gayet güzel, kurayı 6 ay sonra çekeceksin neden? Baştan kura çeksen? Alacaksın sen baştan parayı kullanacaksın. Sıfır faizle kullanacaksın. Üstelik fakirin fukaranın parasını kullanacaksın. Üstelik 5 kuruş faiz vermeyeceksin gelir vermeyeceksin. 6 ay sonra kurada çıkmazsa ne olacak benim hakkım? Şimdi ben bu soruyu sormazsam fakirin fukaranın hakkını korumamış olurum. Benim görevim tüyü bitmemiş yetimin, fakirin fukaranın hakkını korumaktır.
Temiz, ahlaklı, fakirin fukaranın hakkının korunduğu siyaset anlayışını inşa etmeye çalıştığını anlatan Kılıçdaroğlu, konut projesinde ihale alan firmaların demir ve çimento fiyatlarının yükseldiğini bahane ederek kaçabileceğini öne sürdü.
Millet İttifakı'nın iktidara geleceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 5'li çetelerden gasp ettikleri mallar nasıl alınırmış onu da hem Türkiye'ye hem dünyaya göstereceğiz. Birileri kul hakkı yiyecek, fakirin fukaranın hakkını yiyecek 'Bay Kemal' onu seyredecek, yemezler, seyretmeyiz değerlendirmesini yaptı.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da merkez bünyesinde verilecek hizmetlerle ilgili bilgi verdi. İmamoğlu, 150 Günde 150 Proje uygulamasına değinirken 150 günde yapımı tamamlanan proje sayısının 200'ün üzerine çıkabileceğini söyledi. İstanbul'un yaşam kalitesini yükselttiklerini belirten İmamoğlu, açılışı yapılan merkezin başta ilçe halkı olmak üzere İstanbullulara hayırlı olmasını diledi.
Konuşmaların ardından merkezin açılışı kurdele kesimi ile gerçekleşti. Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler merkezi gezdi.