15 Temmuz darbe girişimine ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınan Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığı (EDOK) Muhabere ve Muhabere Destek Eğitim Komutanı Korgeneral Metin İyidil tutuklandı.
Emniyetteki gözaltı işlemlerinin ardından adliyeye getirilen İyidil, Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosunda görevli cumhuriyet savcısına ifade verdi. Savcı, İyidil'i tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk etti.
Sulh ceza hakimliği, sorguladığı İyidil'in tutuklanmasına karar verdi.
İyidil'in, genelkurmay başkanı ve kuvvet komutanlarının özel kalem müdürlerinin atanmasından, karargahtaki kurmay subayların kritik görevlere getirilmesine kadar birçok atama kararına etkisinin bulunduğu, ve Paralel Yapı üyelerinin TSK içindeki yapılanmasına katkı sağladığı ileri sürülüyordu.
DHA'da yer alan habere göre 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Vatan Caddesi'nde bir tankın üzerinde askeri üniformayla görüntüleri ortaya çıkan Eski İstanbul Güvenlik Şube Müdürü Mithat Aynacı, tutuklandı.
Savcılıktaki işlemlerini ardından tutuklanması talebiyle savcılığa sevk edilen Aynacı hakimlikteki ifadesinde, suçlamaları kabul etmedi. Pasif görevde olduğunu ve personel evinde 4. sınıf emniyet müdürü olduğunu söyleyen Aynacı, olay gününe ilişkin şunları söyledi;
'KIŞLALARINA DÖNMELERİNİ SÖYLEDİM'
"Saat 22:00 gibi mesaj geldi. Tam teçhizat müdüriyete gelmemiz istendi. Ben de yakındım. Anıt girişinde bizim memurlarımız vardı. Ne olduğunu sordum. 'Asker-polis arasında karmaşa olduğunu' söylediler. 4 tane zırhlı gördüm. Basit bir şey olduğunu düşündüm. Askerler silahımı teslim etmemi istediler. Ben de kabul etmedim. Başlarındaki genç komutanla konuştum. Emniyet müdürlüğünü ele geçireceklerini söylediler. Beni telefonla biriyle konuşturdu. Amaçları ne ise yanlış olduğunu söyledim. Buradan kışlalarına dönmelerini söyledim. En öndeki aracın üstündeki askere yanına geleceğimi, konuşacağımı söyledim. Kışlalarına dönmelerini söyledim. Ateş etti. Ben de aşağıya atladım. Silah sesleri artınca ben de kendimi zırhlılardan birine attım. Orada bir üsteğmen vardı. Onlara gitmelerin söyledim"
'ŞEHİR EFSANESİ... ÜZERİMDE POLİS ÜNİFORMASI VARDI'
İfadesinde sadece arabuluculuk yaptığını belirten Aynacı, "Benim üzerimde polis üniforması vardı. İş çığırından çıktı. Bir asker G-3 ile ateş etti. Memur gelmesini bekliyorduk ancak kimse gelmedi. En son bir komiser geldi. Benim o anda darbe olacağı aklıma bile gelmemişti. 5 bin polisin çalıştığı yere 4 araçla darbe yapılması mümkün olmadığından benimde aklıma öyle bir şey gelmedi. Ben birkaç müdürle sorun yaşadığım için pasif göreve alındım. Benim hakkımdaki haberler şehir efsanesine döndü. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
Aynacı, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "Silahlı terör örgütüne üye olma", "Cumhurbaşkanına suikast", "TBMM'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Kasten öldürme", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
GEZİ EYLEMLERİ DÖNEMİNDE GÜVENLİK ŞUBE MÜDÜRÜYDÜ
25 Temmuz 2013'te İstanbul Güvenlik Şube Müdürü olan Mithat Aynacı Gezi olaylarının da arasında bulunduğu yaklaşık 6 ay boyunca İstanbul Güvenlik Şube Müdürü olarak görev yapmış, daha sonra Gebze İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı olarak tayin olmuştu. Aynacı'nın 1 Kasım 2014'te FETÖ/PDY mensubu olduğu öne sürülerek açığa alınarak meslekten ihraç edildiği ve açtığı dava sonucunda mesleğe geri döndüğü fakat yeni görev ve atama yapılmadığı öğrenildi.