TÜBİTAK Başkanı Arif Ergin “Gökkuşağının Tüm Renkleri” (The Colors of the Rainbow) isimli bir çocuk kitabının imha edilmek üzere toplatıldığını açıkladı. İleri Haber, söz konusu kitabın Kanadalı yazarı Jennifer Moore Mallinos’a ulaştı. İşte o röportaj:
- Türkiye’de milliyetçi-muhafazakâr olarak bilinen bir gazetede (Yeniçağ) "Gökkuşağının Tüm Renkleri" adlı kitabınızı hükümete şikâyet eden bir köşe yazısı yayımlandı. Bu yazıda, Türkiye'nin dinsel ve kültürel değerleriyle örtüşmeyen unsurların kitabınızda çocuklara aşılandığı iddia ediliyordu. Aynı köşe yazarı bir süre sonra kaleme aldığı başka bir köşe yazısında TÜBİTAK Başkanı’ndan aldığı mektubu yayımladı. Böylece kitabınızın yayıncı kuruluş olan TÜBİTAK tarafından imha edilmek üzere toplatıldığını, başka kitapların da aynı uygulamaya tabi tutulduğunu ve toplamda 50 bin kitabın bu kapsamda sansürlendiğini öğrenmiş olduk. Daha önce böyle bir olay yaşadınız mı? Kitaplarınızın yasaklandığı ya da yakıldığı başka bir ülke oldu mu?
- Herhangi bir kitabım nedeniyle daha önce böyle bir olay yaşamadım. Tahmin edebileceğiniz gibi, dünyanın her yerinde kitaplarım var ve konuları bellidir. Bu kitaba gösterilen tepki beni hayal kırıklığına uğrattı. Tek talebim, istenmeyen tüm kitapların yayıncıma geri gönderilmesi ya da bağışlanmasıdır.
"TÜRKİYE'DE FARKLI DÜŞÜNCELER DESTEK BULMUYOR"
- Kitabınızın "yerel ve kültürel uyum" testinden geçmediği için toplatıldığı söylendi ama henüz kapsamlı bir açıklama yapılmadı. Sizce "Gökkuşağının Tüm Renkleri" kitabında Türkiye'nin yerel ve kültürel değerlerini tehdit eden ne olabilir?
- Türkiye’de her kitabın resmi onay sürecinden geçmesi gerektiğini anlayabiliyorum, ama bu durumda kitabımın neden şimdi sorun teşkil ettiğini anlayamıyorum. Farklılıklara kucak açan kitabım tehdit olarak görülüyor çünkü Türkiye’de şu sıralar böyle düşünceler destek bulmuyor.
- TÜBİTAK sizinle iletişime geçti mi? Bu toplatma ve imha kararı konusunda sizi ya da yayıncınızı bilgilendirdi mi?
- Kitabın toplatılması ya da imha edilmesi ile ilgili olarak ne ben bilgilendirildim ne de yayıncım bilgilendirildi. Doğrusu, siz iletişime geçmiş olmasaydınız bu durumdan haberimiz olmayacaktı.
- Bir itirazda bulunacak mısınız ya da hukuki yollara başvuracak mısınız?
- Hayır, ancak hakikaten kitaplarımın yayıncıma geri verilmesini ya da bağışlanmasını talep ediyorum. Böyle bir imhaya tanık olmak utanç verici olur.
"TÜRKİYE'DE HÜKÜMETİN KORKTUĞU ŞEY BİLGİ"
- TÜBİTAK bir süredir benzer bir sansür politikası uyguluyor. Örneğin daha önce basmış oldukları evrim konulu kitapları da piyasadan çektiler ve basımını durdurdular. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
- Sansür politikalarının sonuçlarını doğru bulmuyor olabilirim ama söz konusu mevcut durumun farkındayım. İnsanlar korkuyor ve korunmak istiyor. Hissettikleri şey, onlar için en iyisidir.
- Türkiye kamuoyuna, okurlarınıza ve anne-babalara söylemek istediğiniz son bir şey var mı?
- Bana ulaşıp konu hakkında bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederim. Kitaplarımda diyalog, öğrenme ve esinlenme fırsatı sunmayı amaçlıyorum. Eskilerin deyişiyle “bilgi güçtür” ve belki de Türkiye’de hükümetin en çok korktuğu şey budur.