3 Kasım 2020'deki seçimi kazanarak ABD Başkanı seçilen Demokrat Partili Joe Biden ve ilk siyahi başkan yardımcısı olan Kamala Harris'in Washington'daki yemin töreninin ardından birçok eyalet protestolara sahne oldu.
Sol örgüt antifa ve hükümet karşıtı yaklaşık 150 kişiden oluşan kalabalık Portland'daki Demokrat Parti binasına saldırdı.
Grubun elinde "Biden'ı değil, -polis cinayetleri, emperyalist savaşlar ve faşist katliamlar için- intikam istiyoruz" yazılı pankartlar olduğu görüldü.
Grupla polis arasında yaşanan çatışmada, polis biber gazı kullandı. Portland Polis Departmanı, memurların protestocuların 'silah olarak kullanılabileceğini' düşündükleri pankartın direklerini çıkarmak için kalabalığa girdiğini ancak, gruptakilerin nesneler fırlatması nedeniyle biber gazı sıkıldığını bildirdi. 8 kişinin gözaltına alındığı açıklandı.
Diğer eyaletlerde de eylemler gerçekleşti
ABD'nin diğer bölgelerinde gösteriler yapıldı. Columbus, Denver, Sacramento ve Seattle'da protestocular, polis karşıtı sloganlarla binaları tahrip etti ve ABD bayraklarını yaktı.
Yerel basında çıkan haberlere göre, Denver'da iki protestocu gözaltına alındı. Göstericilerin hem Cumhuriyetçileri hem de Demokratları kınayan sloganlar attığı belirtildi.
Sacramento'da ise bir grup eylemci, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza aleyhine sloganlar atarak şehir içinde yürüdü.
Eski ABD Başkanı Donald Trump, antifa'yı terör örgütü olarak tanımak istemiş ve , "Antifa üyeleri kötü insanlar, bunlar birçok insana zarar verdiler. Bunlar suçlu, bunlar anarşist, bunlar ayak takımı, bunlar yağmacı, isyancı" demişti.
George Floyd öldürüldüğünden beri Portlant sokaklarında eylemler düzenleniyor
Siyah Amerikalı George Floyd’un, 25 Mayıs'ta dolandırıcılık şüphesiyle Minnesota eyaletinin Minneapolis kentinde gözaltına alınırken hayatını kaybetmesinden bu yana Portland’ta ırkçı adaletsizlik ve polis şiddeti üzerine protestolar devam ediyor.
Gözaltı sırasında yere yatırılan 46 yaşındaki Floyd, polis memuru Derek Chauvin'in uzun süre boynuna diziyle bastırması nedeniyle dakikalarca "Nefes alamıyorum" diye yalvarmış, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.
Görüntüler, ülkede siyahilere yönelik polis şiddeti tartışmalarını alevlendirmiş ve protestolar, olayların başladığı Minneapolis'ten ülke geneline sıçramıştı.