Yeniçağ gazetesinden Orhan Uğurluoğlu’na konuşan Davutoğlu, hedefinin yüzde 50+1 değil, toplumun yüzde 100’ünü fikirleriyle kucaklamak olduğunu ifade etti.
“Ben parti kurmayı çok mu istedim?” diye soran eski AKP’li siyasetçi, AKP’de teşkilatlarda vatandaşların yaşadıkları şikayetleri sunduğunu, düzeltilmesini istediğini ancak kendisini dinlemediklerini dile getirdi.
Davutoğlu şöyle devam etti: “100 AKP’liye sorsanız ‘Partinin yenilenmeye ihtiyacı var’ diyordu. Biz de Türkiye’yi dolaşırken gördük ki gerçekten büyük çoğunluk partide yenilikten yanadır. AK Parti’ye zarar verme niyetim asla yoktu. İstişare süreci başlatsaydı sayın Erdoğan, el birliği ile kötü gidişi engellerdik. Karşılığında yaşadıklarımı gördünüz. Başbakanlarını, genel başkanlarını ihraç etmek istediler. Yüreğim yandı yara açıldı ihraç talebi metnini alınca… İstifa kararı aldım.”
‘AKP defteri kapandı’
Davutoğlu, ittifakların siyaseten soğuk savaş dönemine neden olduğunu belirterek, kendi hedefinin siyasette ‘sıcak bahar havası’ yaratmak olduğunu kaydetti.
Kendisi için AKP defterinin kapandığını vurgulayan Davutoğlu, “Artık onların eksikliklerini değil, kendi doğrularımızı halka anlatacağız. Manisa’da yetişen şehzadeler dünyayı yönetirken Amerika mı vardı? Biz de Şehzadeler kentinden bugün bir fidan dikiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Tüm eğilimler için çalışıyoruz’
Eski AKP’li siyasetçi, Türkiye’de dörtten fazla siyasi eğilim olduğunu, tümünü kucaklamak için çalıştıklarını aktardı.
Davutoğlu şöyle devam etti: “Türkiye’de her kesim ile farklı siyasi görüşlere sahip toplumun her kesimi ile bizimle konuşma yüreği olanlarla buluşuyoruz. Hattı siyaset değil sathı siyaset vardır. Bu satıh Türkiye’dir. Tüm vatandaşları kucaklayacak siyaset gereklidir. Türk’ü de Kürt’ü de; yani toplumun her katmanını kucaklayan parti olacağız.”
‘Paranız var mı?’
Davutoğlu, “Parti kurmak için paranız var mı?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Siyasi parti para ile kurulmaz, gönül ve fikir birliği ile kurulur. Cumhuriyet Halk Fırkası kurulurken parası mı vardı? Demokrat Parti’yi kurarken paraları mı vardı? Muhsin Yazıcıoğlu’nun da parası yoktu. AK Parti’nin, Özal’ın partisi ANAP kurulurken paraları var mıydı? Cem Boyner hareketi ile Cem Uzan’ın Genç Partisi paraları vardı da ne oldu?”