Düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de artan koronavirüs vakaları nedeniyle hastanelerde yer bulunamadığını, bu durumun bir koronavirüs hastasının canına mal olduğunu belirten Bakırlıoğlu, “Alaşehir Devlet Hastanesi'nde acilde tedavi görmekte olan Covid-19 hastası 65 yaşındaki Dinçer Gergin isimli vatandaşımızı ne yazık ki kaybettik. Tüm çabalarımıza rağmen Alaşehir'de, Manisa, İzmir ve hatta Denizli'de yoğun bakım ünitelerinde yer bulamadık. Dinçer Gergin tedavi olamaması sebebiyle Covid-19'dan öldü” dedi.
Bakırlıoğlu, şunları söyledi:
"Türkiye’nin birçok ilinde pandemi için ayrılmış ünitelerde yoğun bakım doluluğunun neredeyse yüzde 100 olduğunu belirterek “Manisa’da şu anda ne yazık ki yoğun bakım ünitelerinde yer yok. Denizli’de, İzmir’de yer yok. Türkiye’de birçok ilde yoğun bakım ünitelerinde yer bulunmamakta ve bu nedenle Manisa bir ilki yaşadı. Yoğunluk sebebiyle bir hasta tedavi olamadan yaşamını kaybetti. İnsanların tedavi olmadan kaybetmek gibi büyük bir korkumuz vardı. Şimdi bu kaygımız gerçek oldu. Korktuğumuz başımıza geldi.
Doktorlarımızın hasta seçmek durumuyla karşı karşıya kalması en büyük korkumuz. Bir tane boş yatağın olduğunu, üç tane de yoğun bakım hastası olduğunu düşünürsek, hekimler ister istemez bir tane hastayı yatırmak durumunda kalacaklar.”
“GÜNLÜK VAKA SAYISI 50 BİN CİVARINDA”
Pandemide süreci yönetmek için en önemli olanın şeyin verilerin sağlıklı aktarılması olduğunu söyleyen Bakırlıoğlu, “Sağlık Bakanlığı’nın açıklamış olduğu verilere karşı her zaman tereddütle yaklaştık. Bütün dünya vaka sayılarını açıklarken Türkiye ne yazık ki yeni hasta sayısından bahsetmekte. Hasta sayısı ile vaka sayısı arasında uçurumlar olduğunu geçtiğimiz günlerde Ankara Milletvekilimiz Murat Emir belgesi ile ortaya koydu. Açıklanan hasta sayısının 20 katı kadar vaka sayısı olduğu bilinmekte. Bugün biliyoruz ki İstanbul’daki günlük vaka sayısı 15 bin ile 20 bin arasında değişmekte. İstanbul’dan yola çıkarsak Türkiye’deki günlük vaka sayısı 35 bin ile 50 bin arasında olduğunu tahmin etmekteyiz” diye konuştu.
“SAĞLIK BAKANLIĞI YÜKÜ VATANDAŞLARA BIRAKIYOR”
Bakırlıoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
“Sağlık Bakanımız uyarılarda bulunuyor. Mesafeden bahsediyor, maskeden bahsediyor, dikkatli olmamız gerektiğinden bahsediyor ve yükü vatandaşlara bırakıyor. Ancak Türkiye’de hayat devam ediyor. Toplu taşıma devam ediyor, dolmuşlar dolu, otobüsler dolu. Fabrikalar çalışıyor, madenler çalışıyor, işletmeler çalışıyor. Böyle bir ortamda bütün sorumluluğu vatandaşa atılması bizce normal bir şey değil. Avrupa toplumsal hareketliliği yavaşlatmaya başladı. Bizim ülkemizde de alınan önemleri görüyoruz. Sigara yasağı getirildi. Bazı işyerleri saat 22.00’den sonra kapatılıyor. Bu tür uygulamalar belki faydası olabilir, ama yeterli değil. Eğer artış daha büyük boyutlara gelirse kısıtlamalarla tekrar karşı karşıya gelebiliriz. Kısıtlamaların ekonomik yükünü vatandaşın üzerine bırakmamamız gerekir.”