AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuşuyor.
Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları şöyle:
Cumhurbaşkanlığı sisteminin ilk bütçesini 1 Ocak tarihinden itibaren uygulamaya başlayacağız.
Ülkemizin ekonomik gerçeklerle ilgisi olmayan dalgalanma dönemini yavaş yavaş geride bırakıyoruz. İş dünyamızdan, sanayicilerimizden, çalışanlarımızdan ricamız: Sabırlı olacaksınız. Bir gerçeği daha açık ve net söylüyorum: Stoklara ve stokçulara da fırsat vermeyeceksiniz. Yasaların bize yüklediği görev sebebiyle gereğini yaparız. Faiz, kur, enflasyon saldırısına ekonomimizin çarklarını döndürmeye devam ederek cevap verebiliriz.
Siyaset kurumu birtakım çatlak seslere rağmen ülkesinin yanında yer almak suretiyle sürece katkı sağlamıştır. CHP'ye cevap vermeye gerek duymuyorum.
İstişare toplantısını 5 yıldır yapmadık diye bir şey yok; Afyon'da yaptık 5 yıl önce, şimdi yine Kızılcahamam'da gerçekleştiriyoruz.
Mahalli seçim hazırlıklarını istişare ile yapıyoruz. Kimse bize aday teklifi ile gelmesin. Ehliyet ve liyakat esastır ve buna göre adımlarımızı atmakta da kararlıyız. Gurur, kibir abidesi insanları bize getirmeyin. Adayın da bir karşılığının olması lazım, sadece partinin karşılığına sığınan bir adaylık değil, aday da prim yapacak. Tuttuğunu koparacak, mütevazı olacak... FETÖ ve PKK gibi terör örgütlerine bulaşmamış olması şartı ile AK Parti'nin kapıları herkese açıktır. Bu vasıftaki kimselerin partimize gelmelerini beklemeden gidip kendimiz bulacağız. Milletimizin gönlüne girmeden oyuna talip olamayız. Önce gönlüne gireceğiz, sonra oyunu isteyeceğiz!
Tarih bizi öyle bir noktaya getirdi ki, ülkemizin kaderiyle partimizin kaderlerini birleştirdi. Allah korusun AK Parti'nin yıkılması, Türkiye için felaket olacaktır.
ABD bir small grup adı altında bir düzenleme yapıyor. Ben bir latife yaptım, ‘Biz de smaller grup yaparız’ dedim.
Suriye’deki iç savaşı ülkemize taşıma hesaplarından Suriye halkının geleceğini kendi topraklarında güvence altına alma inisiyatifine gelmiş olmamız, gerçekten de tarihî bir başarıdır.