2019-09-29 20:34:51 - 2019-09-29 20:34:51
Oktay ayrıca 5G'ye geçildiğinde hiçbir sorunun kalmayacağını ifade ederek "Orta ve uzun vadedeki hedefimiz bu. GSM şirketleri bu alana yatırım yapmak istiyorlar. Üç ay ve altı aylık süreler içerisinde tamamlıyor olacağız" diye konuştu.
Oktay'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Şu anda 20 milyon kişinin birbirini aradığı hatta, deprem olduğu andan sonra yaklaşık 160 milyona çıkıyor. Tabi teknik sebeplerle de kendileri bize izah ettiler. Hattın çöktüğünü ifade ettiler.
Türkiye'de olan üç operatörümüzün toplam kapasitesi 118 milyon kişinin aynı anda haberleşmesini sağlıyor. Bunun 175 milyona çıkarılması hedefimiz. Bunun ilgili operatörler arasında paylaşımını yaptık. Yaklaşık 6 ay süre içinde bu kapasiteye ulaşacaklar. Vodafone da bir hafta sonra bize döneceklerini ifade ettiler süre ile ilgili. 118 milyondan 175 milyona çıkaracağız kapasiteyi.
"Asıl ses iletişimi; internet üzerinden yapılan iletişim. Buraya kaymamız gerekiyor bizim. Dolayısıyla bununla ilgili de üç operatörün bir araya gelerek ortak bir hat kurmaları; belki AFAD bünyesinde olacak, ücretsiz olacak. Afet anında sadece bu hattı kullanıyor olmaları... Kısmet olursa bu da bir üç aylık süre içerisinde bu hat ortak olarak bir şekilde hayata geçiriliyor olacak.
"Üçüncüsü telsiz sistemi. Karar vericilerin ve depremi yönetecek ekiplerin kendi iletişimlerini kesintisiz sağlayabilecek hususların ayağa kaldırılması ve tamamlanması çalışmamız.
Yine dördüncü karar; Türkiye'de İstanbul öncelikli, yıkılabilecek binalarda olan baz istasyonları; yine verilerimiz var. AFAD'ın ilgili birimleri katkı veriyor olacaklar. Bu binalar tespit edilip o binalarda baz istasyonu varsa diğer binalara, sağlıklı binalara taşınmış olacak."
"5G'ye geçildiğinde o zaman hiçbir sorunumuz kalmıyor. Orta ve uzun vadedeki hedefimiz bu. GSM şirketleri bu alana yatırım yapmak istiyorlar. Üç ay ve altı aylık süreler içerisinde tamamlıyor olacağız. Tekrar geçmiş olsun. En büyüğü 4.1 olmak üzere 368 artçı deprem oldu.
Vergilere baktığımızda bizim 2002'den itibaren, göreve geldiğimiz andan itibaren geçici olarak konulan özel iletişim vergisinin, oradan toplanan sadece 675 milyon TL'dir. Toplam 7,4 milyar diyorsunuz ya onun 675'i bizim dönemimizde. Ondan sonra da bu kalıcı vergiye dönüştürülüyor. Tek bir özel iletişim vergisi adı altında kalıcı vergiye dönüştürülüyor. 65 milyar TL de cari rakamlarla orada var.
Bunun karşılığında ne oldu derseniz, sadece Marmara depreminde harcanan yatırımlar; Bolu, Düzce, İzmit, Yalova, Bursa, İstanbul, Sakarya, 103 milyarlık harcama var. Sadece İstanbul'da 80 milyarlık bir harcama var. 43 bini aşkın konut, sosyal donatılar, okullar, yollar, viyadükler nasıl afete dayanıklı hale getirilir diye yaptığımız yatırımlar.
Biz Bingöl'de bir deprem yaşadık, akabinde bir Elazığ depremimiz var, Simav depremimiz var, Van depremimiz var. Van depremini şahsen gece gündüz yaşadım. Cumhurbaşkanımız ilk andan itibaren oradaydı. Hatırlayın 1999 depremini; hükümetin bakanları üç gün irtibat kuramadı."
Oktay ayrıca İmamoğlu’nun AFAD . toplantısına çağrılmaması hakkında da şöyle konuştu:
"Biz iş yapmaktan, bu tür konuşmalara fırsat bulamadık. Biz iş yapıyoruz. Biz bir şeyi planladık mı yaparız. Biz burada afet yönetiyoruz. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla buradayız. Birisinin davetini beklemeyiz. Hele hele afet yönetimi davet beklemez. Burada bir koordinasyon kurulu vardır o koordinasyon kuruluna herkes gelmek durumundadır. 28 tane çalışma grubu vardır. Bu grup gelecek denildiği an buradadır. Akşam toplantı yapılıyor, sabah burada buluşacağız diyoruz, sayın bakanlarıma ben ayrıca davette bulunduğumu hatırlamıyorum. Valimize ayrıca davette bulunduğumu hatırlamıyorum. Ama herkes sabah buradaydı. Birinci ordu komutanına ben özel davette bulunduğumu hatırlamıyorum; buradaydı. Emniyet, İl Jandarma Komutanı buradaydı. Bazılarına bu yetmemiş gibi ilave davet de yine sayın Valimiz tarafından dile getirildi. O gün de aynı şeyi ifade ettim. Bizim işimiz kanal kanal dolaşmak değil, bizim işimiz kanal kanal dolaşanlara laf yetiştirmek değil."
