2021-10-20 18:21:06 - 2021-10-20 18:21:06
Görüşmenin ardından iki lider gazetecilerin sorularını yanıtladı.
A Haber muhabirinin “10 ülkenin büyükelçisi Osman Kavala’nın serbest bırakılması çağrısı yaptı. Dışişleri Bakanlığı’ndan tepki söz konusu oldu. Sizin bu konuya ilişkin değerlendirmeniz ne olacak?” sorusuna Akşener, “Osman Kavala sizin tanımınıza göre Soroşçu. Soros ile masaya kim oturdu? Ben ve sayın Kılıçdaroğlu değil. Dolayısıyla Dışişleri Bakanlığı’na böyle bir talepte bulunulmasını doğru bulmayız. Böyle taleplerin Türkiye’ye yapılır olmasına yol açmayı da doğru bulmayız. Rahip Brunson’ı hatırlatan eylem ve söylemlerden Türkiye’nin uzak durmasını tavsiye ederiz. Bunların önüne geçecek tek yolun hukukun işletilmesidir. Türkiye’deki hukuku, yargıyı oluşturan kurumların işletilmesidir." yanıtını verdi.
Kılıçdaroğlu: Türkiye Cumhuriyeti devleti AİHM kararlarına uyacağı sözünü verdi. Bunun için de Anayasa değişikliği gerçekleşti. Bu anayasa değişikliği TBMM’den oy birliği ile çıktı. Bir ülkenin itibarı imza attığı sözleşmenin arkasında durmaktır. İmza attığınız bir sözleşmenin gereğini yapmıyor ve arkasında durmazsanız itibar kaybeden Türkiye ve onu yönetenler olur. Biz Türkiye’nin itibarının her sahada korunmasını isteriz. Dolayısıyla AİHM’in bir kararı varsa o kararın da uygulanmasını isteriz. Türkiye gerçekten demokratik ve hukuk devletiyse bu çerçevede hareket etmesi lazım. Bir şeye de dikkatinizi çekmek isterim. Sayın Genel Başkan da ifade etti. Türkiye’ye dışarıdan yapılacak hiçbir müdahaleyi doğru bulmayız. Ama dışarıdan müdahale etmesine ortam hazırlayacak yönetimi de kabul etmeyiz. Türkiye hukuk devletinin kuralları içinde gereğini yapar. Geldiğimiz nokta maalesef üzücü bir nokta"
- Bülent Arınç'ın açıklamaları ve TÜSİAD'ın laiklik vurgusu:
Akşener: Mahşerin dört atlısı üzerimize geliyor dedi sayın Başkan, doğrudur. Laiklik konusundaki hassasiyet üzerinden sordunuz. Laiklik bir hukuk kuralıdır. Yani o ülkenin kanunlarının ilahi vahiye göre mi olacak yoksa insanlar için mi hazırlanacak ona karar veren bir hukuk terimidir. Hukuk normudur. Laikliği bugüne kadar siyasetçiler, iş adamları, din adamları konuştu. Hukukçuların konuştuğu görülmedi, ortadan kayboldu gitti. Laiklik aynı zamanda yapılacak kanunların ruhunu vaat ettiğine göre, onun normu olduğuna göre, demek ki 21. Yüzyıla uygun hukuk anlayışının ortaya konulması gerektiğini vaaz ediyor. İş adamları açısından laikliğin önemi hukukun üstünlüğü artı adaletle alakalı bir konu. Dolasıyla ekonominin patronu güvendir. Güveni oluşturacak hukuktur. Demokrasiyle laikliğin yan yana oluşunun bugünlerde daha iyi anlaşılıyor olmasını çok olumlu bulduğumu ifade etmek isterim. Hukukçuların konuşması gereken bir norm olduğunu, laikliğin ne olduğunun bir türlü anlaşılamadığını da anlatmak isterim.
Kılıçdaroğlu: Bülent Arınç’ın CHP’nin oyları artacak önümüzdeki süreç içinde diye bir ifadede bulunması güzel bir şey. Zaten hayatın bir gerçeği. Gerçeği sayın Bülent Arınç da görüyor. Gördüğü için de çok mutluyuz. TÜSİAD Başkanı da yönetimi de hiç üzülmesinler Türkiye’ye gerçek anlamda demokrasi, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığını getireceğiz. Bu konuda kararlıyız.
-Irak ve Suriye tezkereleri Meclis Başkanlığı’na gönderildi. Tezkerelerle ilgili her iki partinin tutumu ne olacak?
Akşener: Biz, TBMM gelen bütün tezkerelerle ilgili olarak önceden bir ekip kurarız. Onlar rapor oluşturur, milletvekili arkadaşlarımızla paylaşır. Bu çalışmayı yaptırdık. O raporun sonucunda, eleştirilerimiz baki kalmak kaydıyla “Evet”oyu vereceğimizi buradan ifade etmek isterim.
Kılıçdaroğlu: Yetkili organlarımızla görüşeceğiz. Kararımızı parlamentoda ifade edeceğiz.
-Parlamenter sistem çalışmalarının devam ettiğini belirttiniz. Siz de önerilerinizi sunduğunuzu söylediniz. İttifakın büyümesine dair izleniminiz oldu mu?
Akşener: Biz iyileştirilmiş, güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili yaptığımız çalışmayı siyasi partilerin genel başkanlarına ve onların uygun gördüğü arkadaşlarına takdim ediyoruz. Aynı zamanda da Türkiye’ye dair görüşlerimizi paylaşıyoruz, istişare ortamı oluşturmaya çalışıyoruz. Sayın Sarıgül’le de bir görüşme yaptık. Temel Karamollaoğlu ile de görüşlerimizi paylaştık. DSP ile süreçte görüşme imkanımız olacak. Bütün bunların neticesinde birincisi istişareyi çok önemsiyoruz. Karşılıklı, görüş alışverişini…
Gerçek dertler üzerinde konuşmak ve seçmeni velinimet yapmak. Bir diğer yönüyle de rekabet edebiliriz biz bütün siyasi partiler olarak. Bu rekabeti iş birliği içinde yapma imkânımız var. Bunları başarmaya yönelik bir fener tutmaya çalışıyoruz. Buralardan da son derece verimli sonuçlar aldık. Konuşmak kadar güzel bir şey yok. Parlamenter sisteme dair ana hatlarıyla ziyaret ettiğimiz siyasi partilerin bir itirazı yok. 6 siyasi partinin genel başkan yardımcıları birlikte çalışıyorlar. Aralık ayı gibi bize sunulacak bir metin ortaya çıkacak. İnşallah her şey iyi olacak.
Kılıçdaroğlu: Aralık ayında 6 siyasi partinin uzlaştığı temel ilkeler ortaya çıkacak.
-HDP Eş Genel Başkanı, şimdilik demokratik muhalif olduklarını ama ileriki dönemde demokratik iktidarın partisi olabileceklerini söyledi. Bunun bakanlık teklifi olduğuna dair yorumlar yapıldı
Akşener: Ortada seçim yok. Ortada kurulmuş bir iktidar yok. Türkiye’de bizlerle ilgili bir şey olduğunda 10 adım sonrasında siz şunu yapacaksınız diye parmaklar sallanıyor. Bu demokratik değil. Bizim gündemimizde böyle bir durum yoktur.
Kılıçdaroğlu: Gerçekten sizden ilk kez duyuyorum. Millet İttifakı’nı bozacak acaba ne yapabiliriz böyle bir arayışın Cumhur İttifakı’nda olduğunu biliyorum. Ama ne yaparlarsa yapsınlar bu ülkeninin insanlarının ferasetine güveniyorum. Bizim tek güvecimiz milletimiz.
-Sayın Kılıçdaroğlu son dönemde yaptığınız açıklamalar cumhurbaşkanı adayı olacağınız şeklinde değerlendiriliyor. İBB Başkanı Karadeniz ve Güneydoğu’ya gitti. Bu da kamuoyunda “İmamoğlu cumhurbaşkanı olmak istiyor” şeklinde yorumlandı. İmamoğlu’nun böyle bir talebi var mı?
Bana gelmiş herhangi bir talep yok. Ayrıca giderken de benden izin aldı.
-Parlamenter sisteme dönüşte HDP’nin de sürece dahil edilme noktasında görüşleriniz nedir?
Bizim bu konudaki görüşümüzü defalarca söylendi. Değişen bir şey yok burada duruyoruz.
-AKP Genel Başkanı Erkan Kandemir’in bir açıklaması oldu. “Milletimizin sıkıntılarının farkındayız, ekiplerimiz tebdili kıyafet halkın arasında geziyor” dedi. Sizin yorumunuz nedir?
Kılıçdaroğlu: Ekonominin durumunu bilmek için tedbili kıyafetle gezmeye gerek var mı? Akıl alacak şey değil, bunlar gerçeği görmüyorlar mı, gazeteleri okumuyorlar mı? Bunlar sadece havuz medyasının TV’lerini mi izliyorlar. Türkiye güllük gülistanlık mı, bütün dünyanın gördüğü gerçeği bilmiyorlar mı. Hangi çağda yaşıyor ya bunlar…
Akşener: Ben Anadolu’yu gezerken AK Parti’ye oy vermiş insanlarla da görüşüyorum. AK Parti mensubu olarak vatandaşın arasında gezememe korkusu.
