İHA'da yer alan habere göre olay, 7 Ekim Pazartesi günü Manisa'nın Selendi ilçesi sanayi sitesinde meydana geldi. 17 yaşındaki Hikmet Yeşilkula, eğitim amaçlı staj yaptığı Selendi Sanayi Sitesindeki iş yerine giderken motosikletinin lastiği patladı. Lastiği tamir ettirmek isteyen Hikmet Yeşilkula, babasına ait lastikçi dükkanında çalışan arkadaşı E.K.'nın yanına gitti.
Lastiği tamir ettirmek için dükkana giden Yeşilkula burada yaklaşık 4-5 saat oyalandıktan sonra Yeşilkula ve E.K.'nın ortak arkadaşları N.K. da dükkana geldi. Burada bir süre sohbet eden 3 arkadaş daha sonra şakalaşmak maksadıyla güreşti. Şakalaşma sonrası E.K. lastik şişirmede kullanılan kompresör ile arkadaşı Hikmet Yeşilkula'nın kirlenen üzerindeki tozu atmak istedi. Hava basıncının yetersiz olduğunu fark eden E.K. kompresörün ucuna basıncı arttıran yaklaşık 5 santimetrelik aparat taktı. Yeşilkula'nın üzerindeki tozları kompresör yardımıyla temizleyen E.K., daha sonra diğer arkadaşı N.K.'nın da yardımıyla Yeşilkula'yı yere yatırarak etkisiz hale getirdi. E.K. etkisiz hale getirdikleri arkadaşları Yeşilkula'nın makatından kompresör ile hava verdi. Tüm iç organları hava ile dolan Yeşilkula'nın vücudu balon gibi şişerken panikleyen E.K. ve N.K., havayı çıkarmaya çalıştı. Dükkana gelen başka biri, Yeşilkula'nın acı içerisinde kıvrandığını fark ederek kendi aracıyla Selendi Devlet Hastanesine götürdü.
Burada yapılan ilk müdahalenin ardından Hikmet Yeşilkula önce Salihli Devlet Hastanesi ardından da Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesine sevk edildi. Bağırsakları ve bazı iç organları zarar gören Yeşilkula, burada yaklaşık 7 saat süren ameliyata alındı. Ameliyatın ardından bir süre yoğun bakımda tedavi gören Yeşilkula'nın mesanesi bir torba ile dışarı alınarak taburcu edildi.
Mesanesi vücudunun dışındaki bir torbaya bağlanan Yeşilkula 3 ay sonra yeniden ameliyata alınacak. Yaşanan olay sonrası Yeşilkula'nın bakım hastası olarak yaşamını sürdüreceği öğrenildi.
ŞÜPHELİLER SERBEST BIRAKILDI
Öte yandan şüpheli E.K.'nın yaşanan olay sonrası Yeşilkula'nın hastaneye götürüldüğü sırada "Ben tost yedim de zehirlendim de, yalan söyle, bizim de başımızı yakma" dediği öğrenildi. Yeşilkula'nın vücuduna hava basan E.K. ve yardım eden N.K. ise savcılık tarafından alınan ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.
"ŞAKAYI ABARTTILAR, EŞEK ŞAKASINA ÇEVİRDİLER"
Olayı anlatan Hikmet Yeşilkula, "Şakayı abarttılar, eşek şakasına çevirdiler. Birbirimizle kavga yaparken onlar zorla beni yere yatırdı. Biri elimi tuttu, biri de zorla makattan hava bastı. Sonra olay yerinden kaçtılar. Sonra lastikçi dükkanına müşteri geldi. Bunlar müşteri gelince havayı basan çocuklar da geri geldiler ve beni hastaneye götürdüler. Hastaneye giderken hava basan çocuk bana 'Yemek yedik, yemekten zehirlendik, hava bastığımı söyleme, başımı yakma' dedi. Manisa'da ameliyat oldu. 3 ay sonra yeniden ameliyat olacağım. Torbayı içeri alacaklar" dedi.
"ASKER OLMAK İSTİYORDUM HAYALLERİM YIKILDI, YAKTILAR GENÇLİĞİMİ"
Olayla ilgili resmi makamların ilgilenmediğini savunan Yeşilkula, "Olayla ilgilenmiyorlar. Bunu yapanlar dışarıda geziyor. Onları gördükçe psikolojim bozuluyor. Ceza almalarını istiyorum kendilerinden şikayetçiyim. Asker olmak istiyordum hayallerim yıkıldı. Yaktılar gençliğimi" diye konuştu.
"BEN ÇOCUĞUM İÇİN HAYALLER KURUYORDUM"
Çocuğunun hayallerinin yıkıldığını söyleyen Anne Dudu Yeşilkula, "Bunu yapanlar geziyor. Çocuğumu bu hale getirdiler, ilgilenen yok. Buradan Cumhurbaşkanına duyuruyorum, benim çocuğuma bunu yapan yarın başkasının çocuğuna da yapar. Böyle olmasın. Benim çocuğum hayaller kuruyordu. Ben çocuğum için hayaller kuruyordum. Ama çocuğumun hayallerini yıktılar. Böyle olmasın, başkalarının yürekleri yanmasın. Benim yüreğim yandı. Benim çocuğumun hayatı bitti. Gereği neyse yapılsın, şikayetçiyim. Benim çocuğuma bunu yapan dışarıda geziyor. Benim çocuğum arkadaşlarıyla çıkamıyor, okuluna gidemiyor" ifadelerini kullandı.
"BEN ÇOCUĞUMUN HAKKINI ARIYORUM, ARAYACAĞIM"
Oğlu Hikmet Yeşilkula için adalet isteyen baba Kamil Yeşilkula, "Ben çocuğumun hakkını arıyorum, arayacağım. Başka çocuklar böyle olmasın. Bu çocuk sanayiye lastik yaptırmak için gitmiş orada bu çocuğa zorla dövmüşler, yere yatırmışlar. Ben gereken neyse büyüklerimden yapılmasını istiyorum. Ben savcının yanına gittiğimde 'Ben bu çocuğu tutuklamayacağım' dedi. Bu çocuk neden tutuklanmıyor? Benim çocuğumun canı o kadar hafif mi? Bir hayvanın bile hakkı aranıyor. Ben adalet istiyorum. Çocuğumun hakkını arıyorum. Gereken neyse yapılsın" dedi.
Olayın şüphelilerinin ceza almasını isteyen baba Yeşilkula, "Benim çocuğum 4 gün yoğun bakımda yattı. 20 gün hastanede yattı. Karşı tarafın bir cezası varsa hakkı neyse cezasını çekmesini istiyorum" diye konuştu.
"KOMPRESÖR SİLAH SAYILMALI"
Kamu vicdanı ve ceza adaleti açısından gereğinin yapılmasını talep ettiklerini belirten ailenin avukatı Cem Kalsen, "Toplanılmayan deliller ve toplanılması gereken emanete alınması gereken delillerin bir an önce toplanıp sürecin hızlandırılması gerekiyor. Aile ve Hikmet mağdur durumdadır. Olayın sorumluları, şüphelileri için gereken sürecin başlatılması gerekiyor. Bölgedeki kamu vicdanı ve ceza adalet açısından gerekenin yapılması talep ediyoruz" dedi.
Hikmet Yeşilkula üzerinde kullanılan kompresörün silah sayıldığını belirten Avukat Kalsen, "Taksirle yaralamadan süreç işletiliyor. Ama bizlerse daha farklı suçlardan dolayı soruşturmanın yürütülmesi gerektiği kanaatindeyiz. Şu aşamada kompresör silah sayılmaktadır. Çünkü mağdurun vücudunda oluşturduğu tahribat ve organ kaybından kaynaklı olarak kompresörün cihazıyla birlikte komple emanete alınması ve silah olarak değerlendirilmesi kanaatindeyiz" ifadelerini kullandı.
Hikmet Yeşilkula ve ailesi olayın sorumlularının ceza alması için mücadele başlatmaya hazırlanıyor.