Marlon Brando
The Godfather'daki Vita Corleone rolüyle Oscar ödülüne aday olduğunu öğrenen Marlon Brando, Akademi Ödülleri’ni 1973 yılında boykot etti. Ödül törenine kendi yerine temsilci olarak Amerikan yerlisi diğer bir deyişle Kızılderili aktivist Sacheen Littlefeather'ı yolladı. Littlefeather sahneye Brando'nun ödülünü almak için çıktı ve Brando'nun yazmış olduğu Amerikan yerlilerine yönelik kötü davranışları konu alan yazısını okurken seyirciler tarafından yuhalandı.
Roman Polanski
Yönetmen, Piyanist filmiyle 2003 yılında kazandığı En İyi Yönetmen Oscar’ını almak için törene katılmadı. Ancak katılmak isteseydi bile bunu muhtemelen başaramayacaktı çünkü kendisi hala Amerika'da çocuğa cinsel saldırı suçundan ötürü aranıyor. Ödülü Polanski adına Harrison Ford kabul etti.
Michael Caine
Michael Caine, "Hannah ve Kız Kardeşleri" (Hannah and Her Sisters) filmiyle kazandığı ilk Oscar’ını kabul etmek için törene katılmamıştı çünkü o sırada Rotten Tomatoes'da %0 not alan "Jaws: İntikam" (Jaws: The Revenge) filmini çekmekle meşguldü. Caine dersini aldı ve 2000 yılında "Tanrı'nın Eseri, Şeytan'ın Parçası" (The Cider House Rules) filmiyle kazandığı Yardımcı Erkek Oyuncu ödünü almak için törene katıldı.
Elizabeth Taylor
Elizabeth Taylor'ın o dönemki eşi Richard Burton, (Kendisi de aynı film "Who's Afraid of Virginia Woolf?" ile aday olmuştu) aktrisi kendisiyle beraber törene katılmaması için ikna etti. Burton, o ana kadar dört kez ödülü kaybetmişti ve tekrar kaybetmekten korkuyordu. Gitmemesi için ikna ettiği eşi Elizabeth Taylor ise En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandı ama Akademi'ye teşekkür eden bir açıklama yapmaması ile ödüle sahip olamadı.
Woody Allen
Yazar ve film yapımcısı Woody Allen, asla törenlere katılmıyor. Hatta "Annie Hall" ile 1978 yılında En İyi Aktör, En İyi Orijinal Senaryo ve En İyi Film ödüllerini aldığında bile törene katılmadı. Ancak 2002 yılında 11 Eylül saldırılarının ardından New York'ta çekilen filmleri tanıtmak için törene katıldı.
Allen şunları dedi: "Ödüllerin tüm konsepti saçma. Başka insanların ölçütlerine katılamam, çünkü size layık gördüklerinde ödülü kabul ederseniz, ödülü hak etmediğinizi düşündükleri zaman da bunu kabul etmeniz gerekiyor".
Paul Newman
Altı adaylık ve iki onursal Oscar’dan sonra Newman sonunda Oscar’ını "The Color of Money" ile 1987 yılında kazandı. Ama ödülü kabul etmek için orada değildi. Geriye Paul Newman’ın bu sözleri kaldı: "Bu güzel bir kadını 80 sene boyunca kovalamaya benziyor. Sonunda yumuşuyor ve sen de ‘Çok özür dilerim, yoruldum’ diyorsun."
Katharine Hepburn
Dört ödülle Katharine Hepburn hala en çok Oscar ödülünü elinde tutuyor, ancak Meryl Streep beraberliğe yaklaşıyor. Hepburn asla ödüllerini kabul etmek için törene katılmadı, ödülleri hiçbir zaman reddetmedi de. Hepburn, Akademi Ödülleri'nde ilk olarak 1974 yılında Irving G. Thalberg Ödülü'nü sunarken sahneye çıktı ve "Ben bir insanın bencil olmamak için 41 sene bekleyebileceğinin canlı bir örneğiyim" dedi.
Banksy
Gizemli İngiliz grafiti sanatçısı anonimliğine önem veriyor. 2011 yapımı "Exit Through the Gift Shop" filmiyle En İyi Belgesel ödülüne aday oldu. Ancak Banksy'ye törene maskeyle katılamayacağı bildirildi. Akademi yöneticisi Bruce Davis "Eğer film kazansaydı maymun maskeli beş kişi sahneye çıkarak "Ben Banksy'yim" diyecekti. Bu durumda ödülü kime verecektik?". Neyse ki bu senaryo bir problem olmayacaktı çünkü ödülü "Inside Job" kazandı.
Alice Brady
Alice Brady, 1937 yılındaki törende "In Old Chicago"daki rolüyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülünü aldı. Brady orada olmadığı için onun adına bir adam sahneye çıkarak onun plaketini kabul etti (Yardımcı oyuncular 1944 yılına kadar heykel almıyorlardı). Adam ve plaket hiçbir zaman bulunamadı ama Akademi Brady'ye yeni bir plaketi tekrar verdi.
George C. Scott
George C. Scott, "Patton" filmi ile En İyi Aktör adaylığını reddetti ve Akademi'ye eğer ödülü kazanırsa kabul etmeyeceğini bildirdi. Ödülü yine de kazandı ve Oscar Ödülleri’ni "iki saatlik et geçidi" olarak tarif ettiği bildirildi. Aktör bu "et geçidi"nin bugün dört saatten uzun sürdüğünü bilse oldukça sinirlenirdi.
Will Smith
2016 yılında "Concussion" filmiyle aday olmasa bile, Will Smith törenlere çeşitliliğin az olması sebebiyle katılmayacağını açıkladı. İki yıl üst üste 20 aktör adayının hepsi beyazdı. Smith "Good Morning America"ya "Biz bu toplumun parçasıyız. Ama şu an burada durup "Bu normal" demekte zorlanıyoruz".
Bu Will Smith'in ilk ödül boykotu değildi: 1989 yılında En İyi Rap performansının televizyonda gösterilmeyeceğini öğrendiğinde Grammy Ödüllerini de boykot etmişti.
Peter O'Toole
2003 yılında Peter O'Toole, Onursal Oscar’ı reddeden ilk insan oldu. 44 yıllık bir süre zarfında En İyi Erkek Oyuncu ödülüne sekiz kez aday gösterilip ödülü hiç kazanamamıştı. Akademi'ye bir mektup yazarak "Ben hala oyunun içindeyim ve bu sevimli Allah'ın cezasını hala bileğimin hakkıyla kazanabilirim. Akademi bu onuru ben 80 yaşına gelinceye kadar erteleyebilir mi?" dedi.
Akademi başkanının, Paul Newman ve Henry Fonda'nın Onursal Oscarlarını aldıktan sonra esas ödüllerini kazandıklarını söyledikten sonra ise O'Toole teslim olarak 2003 yılındaki törende ödülü kabul etti.
Terrence Malick
Efsanevi yönetmen Terrence Malick, Oscarlara hiç katılmadı. "The Thin Red Line" çıkmadan önce, gizlilik anlaşmaları olmasına rağmen Malick'le çalışmanın detaylarını bir röportajda anlatan yapımcılar da törende olacakları için Malick törene katılmadı. Yapımcılar da törene katılmadı ama "The Thin Red Line" bir şey kazanmadı. Malick, 2012 Oscar Ödülleri’ne de katılmadı. Burada da "The Tree of Life" ile adaydı ama ödülü alamadı.
Eminem
Eminem "Lose Yourself" ile En İyi Orijinal Şarkı ödülünü kazandığında ödülü kabul etmek için törende değildi. Şarkıyı birlikte yazdığı Luis Resto ödülü kabul etti. Eminem'in, şarkısı ödülü kazandığı sırada uyuduğu söyleniyordu. Bir röportajda törene ödülü kazanma şansının olmadığını düşündüğü için katılmadığını ve büyük olasılıkla Bono'nun kazanacağını söyledi. Büyük olasılıkla Bono da kendisinin kazanacağını düşünüyordu.
Stanley Kubrick
Stanley Kubrick, bilindiği üzere, hiçbir zaman En İyi Yönetmen Oscarı’nı kazanmadı. Ama 1969 yılında "2001: A Space Odyssey" ile En İyi Görsel Efekt Oscarı’nı kazandı. Kubrick orada değildi ama onun adına ödülü Diahann Carroll ve Burt Lancaster kabul ettiler ve Kubrick'in Mars'ta filmin devamını çekmek için yer baktığı konusunda şakalaştılar.