Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Suriyelilere vatandaşık verilmesiyle ilgili görüşlerini tekrar dile getirdi ve "O kardeşlerimize vatandaşlığı vereceğiz" dedi. Erdoğan, Suriyeli sığınmacılar arasında kalifiye kişiler olduğunu belirterek "Biz almayalım da, İngiltere'ye Kanada'ya mı gitsin?" diye sordu.
Erdoğan, konuşması sırasında "Meclis'te terörist istemiyoruz" sloganı atanlara, "Merak etmeyin bu dileğiniz yerine gelecek" diyerek yanıt verdi. Erdoğan, Suriyeli insanların arasında kaliye kişiler olduğunu belirterek "Biz almayalım da, İngiltere'ye Kanada'ya mı gitsin?" diye sordu.
Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen ‘İstanbul Bayramlaşıyor’ etkinliğinde konuşan Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
Bayramlar millet unsurlarımızın temel unsurlarından biridir. Ramazan ayı boyunca Müslüman kanı dökülmeye devam etti. PKK'sıyla, PYD'siyle DAİŞ'iyle mübarek ayımızı kana buladılar.
DAİŞ Müslümanların bağrına saplanan hançerdir. Peygamber Efendimizin mübarek naaşının bulunduğu mescide saldıracak kadar ileri gittiler.
Bu örgüte kim destek veriyorsa aynı vebale ortak oluyordur.
3 bela ile karşı karşıyayız. Mezhepçilik, ırkçılık, terör.
Irkçılık, bizim dinimizde böyle bir anlayış yok. Üstünlük sadece takva iledir.
Birileri bu olayı farklı yere çekebilirler. Birileri Kürt kardeşlerimizin oylarını alabileceklerini düşünebilirler.
Biz asla bu ülkede ırkçılık yapmadık.
İnşallah bu dokunulmazlıkların kaldırılışı ile bu talebiniz yerine gelecektir. Bunlar ne diyordu "Benim dokunulmazlığımı kaldırın" peki kaldırılınca niçin feryada başladılar? Savunulacak hiçbir yanları yok. Dağlardan o gücü arkalarında bulmamış olsaydılar bugün parlamentoda olmazdılar.
İkincisi mezhepçilik. Bizim dinimizde mezhepçilik asla yok. Bizde tek ölçü İslamdır.
Şia diye bir din yok, Sünnilik diye bir din yok, İslam bizim dinimizdir. İslam şekil dini değil.
3.'sü terör. Ciddi kayıplar verdik. Ama bizim kayıplarımızın bir vasfı var, onlar şehit... Şu ana kadar 600 kadar şehidimiz var.
Diğerlerinin durumu ne? Onlar pisi pisine gittiler. 7 bini aşkın teröristi etkisiz hale getirdik. Üzerine üzerine gideceğiz. Durmak yok yola devam.
Ramazan'da bir Mardin ziyareti yaptık. komutanlarımızla beraberdik, ardından Cizre ziyareti yaptık. Asker, polis, köy korucusu birlikte iftar yaptık. Aynı karavanadan yedik. Sordum "Ne düşünüyorsunuz? Devam mı? Tamam mı?" O arazidekiler ne dedi biliyor musunuz? "Cumhurbaşkanım durmayacağız, bunları bitirene kadar devam edeceğiz" dediler.
Bu gençlik basit, elinde molotof kokteyli ile dolaşan gençlik değil.
Biz rastgele bir millet değiliz. Biz dünyayı avuçlarının içinde yoğuran bir millettik.
Zulme rızayı hiçbir zaman kabul etmemiş bu millet.
Şimdi Suriye'den ülkemize helen 2 milyon 700 bin muhacir var. Biz de hamdolsun ensarız. Bu ne büyük makam...
Şimdi bakıyorum bazı siyasiler bunun inceliğini kavrayamamış.
Çıkmış açıklama yapıyor diyor ki "Vatandaşlık öyle kolay iş değil" kendi değerlerini bilmeyen kişilerle bu ülkede ne yapabilirsiniz?
İnşallah bu mağdur kişilere hükümetimizin ortak çalışmasıyla vatandaşlığı vereceğiz. Bunların içerisinde kalite insanlar var. Biz almayalım da İngiltere'ye Almanya'ya mı gitsin.
Yine gelsin yine alacağız. Yeter ki bu vatana "Ben de sahibim" anlayışında olan kim olursa olsun biz bunları alırız.
Biz ülke ve müslümanlar olarak bir an önce iliğimizi sömüren bu urlardan kurtulmalıyız. Artık kaybedecek tek bir dakikamız, canımız kalmamıştır.
Buradan Tüm kardeşlerime sesleniyorum gün safımızı seçme günü. Bu proje örgütler arasında tercihimizi yapma günüdür.
Yarınlarımızdan ümitliyim. Korkmayacağız, mücadele edeceğiz ve Allah'ın izniyle başaracağız.
Bir kez daha bayramınızı kutluyorum. Kalın sağlıcakla diyorum.