GÜNCEL - AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen AKP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu.
2021-08-10 09:02:38 - 2021-08-10 09:02:38 DHA
MYK’nın gündem maddelerinin başında orman yangınları ve orman yangınlarıyla mücadelenin yer aldığını belirten Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuyla ilgili geniş ve kapsamlı bir değerlendirme yaptığını, bölgeye giden MYK üyelerinin söz alarak yangınlara ilişkin tespitlerini hem de bulundukları bölgelerdeki değerlendirmelerini açıkladığını söyledi.
Son günlerde büyük oranda artış olan orman yangını tablosuyla karşı karşıya kaldıklarını dile getiren Çelik, “28 Temmuz- 7 Ağustos arasında ülkemizin 43 vilayetinde 260 adet orman yangını meydana geldi. Bu şimdiye kadar karşılaştığımız maalesef en ağır tablolardan bir tanesi. Şimdiye kadar bu yangınların 256’sı kontrol altına alındı, 4 adet yangına müdahale çabaları sürüyor. Büyük üzüntülerimiz var. Kaybettiğimiz vatandaşlarımız, ormancılarımız, bitki, hayvan, toprak bütün bunların hepsi üzüntü verici” diye konuştu.
“12 GÜNDE 16 BÜYÜK YANGIN ÇIKTI”
Türkiye’nin orman yangınlarıyla mücadele için kullandığı ekipman ve insan sayısı hakkında bilgi veren Çelik, dünyanın çeşitli yerlerindeki haritalara bakıldığında çeşitli yerdeki pek çok yangının devam ettiğini belirtti.
Son 2 yılda 5 büyük orman yangını çıkmışken son 12 günde çıkan yangınların 16’sının büyük orman yangınları olduğunu vurgulayan Çelik, “Çok zorlayıcı bir tablo içinde bu kahramanca mücadeleyi veren arkadaşlarımıza tebriklerimizi iletiyoruz” dedi.
“SİYASİLERİN FİTNE ATEŞİ YAPMAYA ÇALIŞTIKLARINI GÖRDÜK”
Yangın sırasında yalan haberlerin yayılmasına karşı güçlü bir duruş sergilenmesi gerektiğini kaydeden Çelik, şu ifadeleri kullandı:
* Ama maalesef siyaset kurumunun burada yangının sönmesi, vatandaşımızın yanında olmak gibi bir hassasiyet üretmesi gerekirken maalesef bazı siyasilerin yangın ateşinin yanında, bir fitne ateşi yapmaya çalıştıklarını gördük.
* Örneğin ormancılar orada yangına müdahale ediyor. Oraya gidip sırtını yangına verip bir selfie çektirip, ‘buraya müdahale edilmiyor’ gibisinden.
* Göz göre göre yalan diyebileceğimiz bir fitne ateşinin körüklenmeye çalışıldığını gördük. Dolayısıyla yangınla mücadele kadar fitne ateşi ile mücadele de burada devreye aldığımız bir konu oldu.
‘Yangında zarar görenlerden sadece AKP’lilere yardım ediliyor’ iddialarına da tepki gösteren Çelik, “Bizim belki de siyasi hayatımızda gördüğümüz en vahşi, en acımasız, en ilkesiz yalanlardan birini söyleyebiliyor. Bu noktada maalesef zor zamanlarda provokasyona, yalan habere karşı, dezenformasyona karşı çok daha güçlü bir duruş sergilememiz gerektiği MYK’mızda da bir kez daha değerlendirilmiş oldu” diye konuştu.
“YENİ TEDBİRLER ALACAĞIZ”
Çelik, bu yaz sonuna kadar karşılaşılabilecek yeni yangınlara karşı nasıl önlem alındığına ilişkin soru üzerine “Müdahale süreleri neredeyse bu yangınlara 5 dakikaya kadar inmiş durumda. 4 dakikaya kadar inmiş durumda onları da hızlı bir şekilde söndürüyorlar. Tüm bu tablo içerisinde tabii ki bir yangın tablosuyla tekrar karşılaşmamak için tüm vasıtalarla takipler sürüyor” dedi.
Çelik, yalan haber ve bilgilerin yayılmasını engellemek için de yeni tedbirler alınacağını söyledi.
“TÜRKİYE HİÇ KİMSENİN GÖÇMEN KAMPI DEĞİLDİR”
Çelik, Afganistan’daki durum üzerine, şöyle konuştu:
* Orada hiç kimse açıklama yaparken saygısızlık noktasına gelen bir şekilde bir değerlendirme, bir açıklama yapmamalıdır. Türkiye ölümden kaçan insanlara kucak açar. Onun dışında herhangi bir şekilde bunun istismar edilmesine kesinlikle müsaade etmez.
* Türkiye hiç kimsenin göçmen kampı değildir, birileri bu coğrafyaları da toplama kampı gibi düşünmesinler. Tarih boyunca olduğu gibi ölümden kaçan insanlara kucak açan bir milletiz.
* Hatırlayınız bu olay ilk başladığında bu göç dalgası söz konusu olmasın diye sayın Cumhurbaşkanımız Suriye içerisinde güvenli bir bölge oluşturulması için gayret etti. Burada tabi ki biz ölümden kaçan insanlara tarih boyunca olduğu gibi bugün de kucak açarız.
* Ama birilerinin bunu istismar etmesine de hiçbir şekilde müsaade etmeyiz. Türkiye ne transit geçiş noktasıdır, ne de bu istismar edenlerin söylediği gibi göçmen kampı falan değildir. Buradaki yaklaşımı Türkiye’nin tarihten gelen insani değerler doğusundaki insani yaklaşımıdır.
“GEREĞİ HUKUK İÇİNDE YAPILIR”
Sosyal medyada göçmen olduğunu söyleyen ve Türk vatandaşlarını aşağılayan ifadeler kullanan bir kişinin açıklamalarını da eleştiren Çelik, şöyle konuştu:
* Milletimize karşı birtakım aşırı ifadeler kullanan bazı tipler sosyal medyada gözüküyor. Bunlara karşı da tabii ki gereği hukuk içinde yapılır.
* Burada bir ucu tutup ve diğer uca savurmak durumunda değiliz. İnsani ve ahlaki olan neyse orada duracağız.
* Ölümden kaçana sahip çıkacaksınız ama birilerinin zannettiği gibi burasını böyle bir göçmen kampı gibi değerlendirmek de hiçbir şekilde kabul etmeyeceğimiz bir durumdur.
* Bundan daha fazla bir göç yükü kaldıracak durumda değildir Türkiye. Ya da muhalefetten birilerinin söylediği gibi bu mesele para meselesi falan da değildir.
Türkiye’nin birtakım marjinal yaklaşımlara asla teslim olmayacağını vurgulayan Çelik, “Bir de Türkiye’nin sınırları birtakım videolar falan gösteriliyor, delik deşikmiş gibisinden bir şey yapılıyor. Sınır hakimiyeti yüksektir Türkiye’nin. İçişleri Bakanlığımızın yaptığı çalışmalar çok yüksek standartta çalışmalardır. Dolayısıyla o şekildeki iki taraflı istismarla da müsaade etmeyeceğiz bir tablo söz konusudur” dedi.