Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde, 25 Mart 2009’da düşen helikopterde bulunan Muhsin Yazıcıoğlu ile beraberindeki 5 kişinin hayatını kaybetmesiyle ilgili yürütülen soruşturmaya, Fetullah Gülen ve örgüt yöneticilerinin talimatları doğrultusunda müdahale edip örgütün amaçları doğrultusunda yönlendirmede bulundukları öne sürülen 19 kişi, Kahramanmaraş 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor.
Davanın 23 Mayıs’ta görülen duruşmasında Yazıcıoğlu ailesinin avukatlarının talebiyle tanık olarak dinlenmesine karar verilen Muhsin Yazıcıoğlu’nun korumaları Murat Tekin ile Lokman Çınar, Ankara 25’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada ifade verdi.
Tekin ve Çınar’a, sanıklardan Ünal Kurt’un, Kaşif Kozinoğlu’dan aldığı siyah bir çantayı Göksun ilçesinde Muhsin Yazıcıoğlu’na teslim ettiği ve bu sırada 2 korumasıyla şoförünün yanında olduğu iddiaları soruldu.
Tanıklardan Murat Tekin, Ünal Kurt’u tanımadığını, iddia edilen çantayla ilgili de herhangi bir bilgisi bulunmadığını belirterek, “Bahsi geçen tarihte Muhsin Yazıcıoğlu ile birlikte çalışmaktaydım ancak bu şekilde bir olay hatırlamıyorum” dedi.
“Sen doğuda da yanımdaydın, dinlen, burada kal’ dedi"
Mahkemeye, Kahramanmaraş Adliyesi’nden SEGBİS ile katılan Yazıcıoğlu ailesinin avukatı Kemal Yavuz’un, Muhsin Yazıcıoğlu’nun son döneminde silah taşıyıp taşımadığına yönelik sorusuna Tekin, şöyle cevap verdi:
“Emniyet ve istihbarattan herhangi bir bilgi gelmedi. Son zamanlarda zaman zaman silah taşırdı başkan. Son gün kendisini Sivas’taki evine bıraktığımda da silah bendeydi ve kendisine teslim ettim. Helikoptere binerken yanında mıydı bilmiyorum. Silahı yanında olurdu, başkan yanına almazsa silah ya bizde ya arabada bulunurdu.
Kazadan önceki son gün başkanla birlikteydik. Sivas’ın kenar bir mahallesinde seçim ofisinin açılışını yaptık. İl Başkanı Erhan Üstündağ bana gelerek helikopterde yer olmadığını, benim gelmeme gerek olmadığını, kendisinin gideceğini söyledi. Ben de ‘Olmaz öyle şey, sen il başkanısın ben giderim’ dedim.
Aslında şaka yaptım ama kendisi ciddiye almış. Araçta başkanla konuşurken aramızda geçen bu konuşmayı aktarmış. Başkan da yanıma gelerek “Sen doğuda da yanımdaydın, dinlen, burada kal’ dedi. Daha sonra ben kendisini silahıyla eve çıkardım. Kendisini son görüşüm de bu oldu.
İl başkanıyla aramızda geçen konuşmada kendilerinin 3 kişi olduğunu bir de gazeteci olacağını, bana yer kalmadığını söyledi.”
“Çanta taşıyıp taşımadığını hatırlamıyorum"
Diğer tanık Lokman Uçar da Ünal Kurt’u tanımadığını, iddia edilen çantayla ilgili herhangi bir bilgisi olmadığını ifade etti.
Avukat Kemal Yavuz’un, Muhsin Yazıcıoğlu’nun çanta taşıma gibi bir huyu olup olmadığını sorması üzerine Çınar, “Çanta taşıyıp taşımadığını hatırlamıyorum. Ancak elinde büyük bir çanta değil, küçük bir çanta olduğunu hatırlıyorum.
Silahı vardı ancak çok taşımazdı. Son zamanlarda arabada bulunduruyordu. Arabada silahı devamlı bulundurduğu benim de dikkatimi çekmişti.
Sivas’ta daha önce meydana gelen kazada ben vardım ve herhangi bir şüpheli durum olup olmadığını bilmiyorum. Bolu Tüneli’ndeki kazada da şüpheli olabileceği konuşulmuştu” diye cevap verdi.
Duruşmanın sonunda Murat Tekin ile Lokman Çınar’ın ifadeleri, 19 sanığın yargılandığı Kahramanmaraş Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.