Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, İzmir'de bir otelde basın mensuplarıyla buluştu. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan İnce, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği konusunda kamuoyuna açıklama yapılması için çağrı yapan İnce, şunları kaydetti:
İsveç ve Finlandiya ile ilgili bir tartışma yaşıyoruz. Onların NATO'ya girişleriyle ilgili 1 ay önce Erdoğan, 'Ben başta olduğum sürece bu 2 ülke NATO'ya giremez' demişti. Bugün anlıyoruz ki yeşil ışık yakılmış. Muhalefetten 'tık' yok nedense. Karşılığında ne aldık? KKTC'yi mi tanıdılar? Bu 2 devlet terörle ilgili yasal düzenleme mi yaptı? Terör örgütlerini destekleyen dernekleri kapattılar mı? Geri istediğimiz 24 terörist var. Teröristleri iade ettiler mi? PKK'ya silah vermeyeceklerinin garantisini verdiler mi? Bu sorularımla ilgili Cumhurbaşkanı'ndan bir yurttaş olarak bilgi istiyorum. Geçen seçimde yarışmış, ikinci olmuş biri olarak bilgi istiyorum. Partim adına, şahsım adına bu bilgileri istiyorum. Bir ay önce kabadayılık yapıp bugün niye pes ettiniz? Seçim yaklaştı diye üç beş kuruşa tamah mı ettiniz? Her gittiği yerde Erdoğan'a 'Dik dur eğilme, bu millet seninle' diye slogan atıyorlardı. '15 Temmuz'u bunlar finanse etti' dedin, gittin kucaklaştın. Suudi Arabistan'a 'katil' dedin dosyayı teslim ettin. Mısır'a 'darbeci' dedin görüşmelerin yollarını arıyorsun. İsrail'e 'terör devleti' dedin barıştın. Nasıl eğilmiyorsun, bu nasıl dik duruş? Ben vatandaş olarak 'Erdoğan dik dur eğilme' diyorum. Niye eğiliyorsun?
'Devletin gelenekleri, kuralları kalmadı'
Türkiye'de devlet sisteminin çökertildiğini savunan İnce, şöyle devam etti:
20 yılın sonunda devlet çöktü. Devletin gelenekleri, kuralları kalmadı. Anayasaya uymayan bir Erdoğan vardı. Anayasayı Erdoğan'a uydurduk yine de devlet çöktü. Merkez Bankası'nın görevini fiyat istikrarı komitesi yapıyor. Çocuklarımıza her gün tecavüz ediliyor. Dün Yalova'da yeni bir olay oldu. Utanıyorum. Derelere, ovalara, madenlere, çocuklarımıza sahip çıkmadılar. Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) yeni görevi fırın işletmeciliği olmuş. MEB ekmek satacak. Allah akıl fikir versin bunlara. TÜİK diye bir kurum yok. TBMM çöktü artık kararnamelerle yönetiliyor. Sınavlar sorun olmuştu, çözümleri taban puanları kaldırıyorlar. Taban puanın üstüne çıkamayınca çözüm basit. Fırıncı MEB. Yolda kamyoncularla sohbet ettik. 'Depoyu doldurmak için servet ödüyorum' diyorlar. Bir yılda dünyada petrol fiyatı yüzde 60 artmış, Türkiye'de yüzde 300 arttı. Savaş var, pandemiden çıktık ama aradaki farkın sorumlusu Erdoğan'dır. Dünyada gıda fiyatları yüzde 30, bizde yüzde 92 arttı. Arada yüzde 62 fark var. Bu fark Erdoğan'a ait. Dünya faiz yükseltiyor. Biz düşürüyoruz. İnadı uğruna, kibri uğruna. Devleti batırdı, sırada büyük şirketler var. Akılla, bilimle, iktisatla alakası yok. Dünyada kimse bilmiyor ekonomiyi bir tek Erdoğan biliyor. Kendini ekonomist sanmasında sorun var. Memleket de birlikte batıyor. Şirketlerin paralarını eritme derdine düştü.”