Fırat Haber Ajansı'nda (ANF) yer alan habere göre PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, PKK'li Mahsum Korkmaz’ın ölümünün 30’uncu yıldönümü nedeniyle uzun mesafeli telsiz aracılığıyla HPG'lilere seslendi.
Devam eden çatışmalı sürece ilişkin konuşan Karayılan, "Erdoğan, bugün Kürdistan gerillasına karşı kazanamayacağını biliyor. Ancak iktidarını güçlendirmek ve devam ettirmenin yolunu hareketimize karşı savaşmakta görüyor. Türk devleti, ‘kamu düzenini sağlamak’ adı altında bu kış şehirlerde hakimiyetini kurmak istedi. Dağda da bizi darbelemek, yıpratmak ve zayıflatmak istediler. 2016 baharını böyle darbe yemiş, yıpranmış, daraltılmış olarak karşılamamızı amaçladılar. Ancak istedikleri olmadı. Doğru, şehirlere dönük saldırılar yaptılar; Medya Savunma Alanları’na ve Kuzey’e dönük havadan ve karadan çok çeşitli saldırılar geliştirdiler. Ancak istediklerini elde edemediler" dedi.
"Biz 14 Aralık günü ordu şehir direnişlerine karşı devreye girdiğinde uyardık" sözlerini kullanan Karayılan şöyle devam etti: 'Şehirleri savaş alanına çevirmeyin; eğer ordu devreye girerse HPG de devreye girer' dedik. O zaman bizi dinlemediler. Ellerinde av tüfeği ve kleş olan gençlerin üzerine tanklarla gittiler. Gerçek amaçları olan Kürt şehirlerini yıkma planını uygulamaya koydular. Cizre’de, Sur’da halkımıza ve direnen gençlere diz çöktürmeye çalıştılar. Namertçe, korkakça bir savaş tarzını yürüttüler."
'ARTIK HPG DEVREYE GİRMELİ'
"Bahara girdik; eyaletler de artık destek sunmalıdır" diyen Karayılan, "HPG artık devreye girmeli. Ancak bu devreye giriş HPG’nin şehirlere girmesi biçiminde olmamalı. HPG, Kürt gençlerinin YPS adıyla örgütlenip şehirlerde yürüttüğü öz savunma direnişini dağdan destekleyecek, o haklı-sivil direnişin başarısı için onlara nefes aldırtacaktır. Halkımızın da bizden beklentisi budur. Bu anlamda Mermer Karakolu’na dönük gerçekleştirilen eylem başarılı bir ilk adımı ifade etmektedir. HPG, kendi faaliyet sahası olan dağda devreye girerek şehir direnişleriyle bir dayanışmayı sağlayabilmeli. Eğer ordu devreye girmemiş olsaydı, HPG de bu anlamda devreye girmezdi ama madem Türk ordusu bütün imkanlarıyla seferber olmuş durumda, o zaman biz de sürece yüklenmek durumunda kalırız. Yani ordu bütün her şeyiyle gençlere karşı savaşıyor. Halbuki bu şehirlerde bu düzeyde bir savaş yaşanmasına gerek yoktu. Aksine, eğer onlar sıradan yaklaşsaydılar, bu hendek sorunları bir şekilde çözülebilirdi."
'ÇÖZÜMÜN TEK YOLU: APO’NUN ÖZGÜRLÜĞÜ'
Karayılan konuşmasına şöyle devam etti: "Türk devlet yetkilileri bilmeliler ki, bu savaşı kazanma koşulları yoktur. Artık şehir, dağ ve ova hepsi direniş alanıdır. Bu gerçekliği artık görmelidirler. O zaman yapmaları gereken Erdoğan’ın iktidarı için Türk ve Kürt evlatlarını öldürtmek değil, çözüme gelmektir. Çözümün ise bir tek yolu vardır: Önder Apo’nun özgürlüğünü ve Kürtlerin özerkliğini kabul edecekler. Bundan başka bir yol yoktur. Tarihi bir bahar dönemi başladı. Bahara büyük imkanlarla giriyoruz. Elde edilen bu imkanlar temelinde sürece doğru temelde yüklenirsek, hareket olarak en güçlü olduğumuz bir dönemi yaşamaktayız. Şimdi gereken, döneme uygun bir eylemsel sürece girmektir. Bunun için önemli olan arkadaşların hazırlığının iyi olmasıdır. Arkadaşlar bu kış az bir kayıp vermiş olsalar da darbe yemediler; iyi bir yoğunlaşma ve hazırlık dönemi geçirdiklerine biz de inanıyoruz. Nasıl ki Önder Apo ve halkımız hepimize güveniyorsa, biz de yönetim olarak tüm yoldaşlara sonsuza kadar güveniyoruz."