Nagehan Alçı'dan İbrahim Kalın'a: Eşcinsellerle alıp veremediğiniz nedir?

HaberTürk yazarı Nagehan Alçı, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'a "LGBT ile alıp veremediğiniz nedir, bu ülkede yaşamaya hakları yok mu?" diye sordu. İbrahim Kalın, Alçı'nın sorusuna "Devletin görevi kimliğinden bağımsız olarak herkesin can ve mal güvenliğini sağlamak. Bu ilke herkes için geçerlidir ama öbür tarafta siz toplumun ortalama sosyolojisini, ahlaki normlarını bu kadar agresif bir şekilde hedef alan bir söylemle ortaya çıktığınız zaman buna tepki gelmemesi de mümkün değil. Millet İttifakı içerisinde bunu özellikle bir gündem maddesi yapan HDP." yanıtını verdi.
Nagehan Alçı'dan İbrahim Kalın'a: Eşcinsellerle alıp veremediğiniz nedir?
2023-05-09 18:03:59   Güncelleme: 2023-05-09 18:03:59    

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Habertürk'teki Açık ve Net programında gündemi değerlendirdi. Programda Nagehan Alçı, Kübra Par ve İbrahim Kalın arasındaki LGBT tartışması dikkat çekti. İbrahim Kalın'ın net cevaplar verememesi sonucu Kemal Öztürk konuyu değiştirdi.

"Cumhurbaşkanı bir de muhalefeti de LGBTci olmakla itham ediyor"

Nagehan Alçı, İbrahim Kalın'a "LGBTİ, marjinal bir kesim. Bunu tasvip etmek zorunda değilsiniz ama bu LGBTİ ile alıp veremediğiniz nedir? LGBTİ vatandaşların yaşam hakkı yok mudur bu ülkede? Sayın Cumhurbaşkanı bir de muhalefeti de LGBTci olmakla itham ediyor. Bu söylem nereden çıktı?" sorusunu yöneltti.

"LGBT konusu ne zaman siyasi gündeme bu kadar gerilimli şekilde girdi?"

Kalın, Alçının sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Güzel bir soru. Bu başlık altında bunu ele alalım. LGBT konusu ne zaman bu kadar siyasi gündemine bu kadar gerilimli, çatışmacı bir şekilde girdi? Bununla ilgili farklı bir takım gösteriler, eylemler, talepler arttıkça ve gerçekten toplumun ortalama sosyolojisinin vicdanını rahatsız edecek noktalara taşındığı zaman bu konu hep yükseldi. Bugün Türkiye'de LGBTİ olduğu için..."

Kübra Par araya girerek "Pride yürüyüşleri gibi onur yürüyüşü adı verilen yürüyüşleri kast ediyorum" dedi.

"Kanuni düzenlemeler isteniyor"

Kalın da "Daha ileri şeyler de geliyor. Kanuni düzenlemeler isteniyor. Şu yapılacak, bu yapılacak. Bizim şu hakkımız tanınacak, bu kimliğimiz tanınacak." dedi.

Nagehan Alçı, Kübra Par ve İbrahim Kalın arasında yaşanan LGBTİ diyaloğu şöyle;

Kübra Par: İsteyebilir. Özgürlükler çerçevesinde

Nagehan Alçı: Çok barışçıl gösteriler de yaptılar.

İbrahim Kalın: Şimdi oraya geleceğim bakın bu bütün dünyada devam eden bir tartışma. Amerika'da, Avrupa'da var. "İsviçre'de, İsveç'te hiç bir sınırlama yok" deniyor. Olmayan yerler var. Olan yerler var. Orada da bu tartışma devam ediyor. Batı toplumlarında da, Asya toplumlarında da, Afrika'da da devam ediyor. Dünyanın farklı yerlerinde bu konu ciddi bir şekilde bir mesele. Hâlâ dünya

Nagehan Alçı: Burada neredeyse yaşam hakları kalmadı.

Kalın: Ben de onu söylüyorum bakın, bunda hukuki, kanuni veya siyasi olarak yaşam haklarını sınırlandıran, onların hayatını tehlikeye atan bir uygulama gösterin bana.

Alçı: Söylem olarak çok sert

Kübra Par: Öyle tehlikeli bir yere gidiyorki, sokakta saldırıya uğrasalar o kadar... Gerçekten bir ayrımcılık noktasına kadar sürükleniyor bu söylemlerin sonucu. Allah korusun.

Alçı: Şeytanlaştırdılar adeta.

Kalın: Devletin görevi kimliğinden bağımsız olarak herkesin can ve mal güvenliğini sağlamak. Bu ilke herkes için geçerlidir ama öbür tarafta siz toplumun ortalama sosyolojisini, ahlaki normlarını bu kadar agresif bir şekilde hedef alan bir söylemle ortaya çıktığınız zaman buna tepki gelmemesi de mümkün değil. 

Par: Ne zaman, en son ne zaman böyle bir eylem oldu ki? Burada daha çok sanki -Macaristan seçimlerinde de gördüğümüz gibi muhafazakar seçmeni konsolide edecek temalardan biri olarak seçilmiş gibi gözlemlemiyor muyuz bu durumu? Son günlerde, son yıllarda siz böyle bir eylem gördünüz mü?

Alçı: Daha önce yasaklanan dernekler de AK Parti iktidarları döneminde açıldı. Aslında kendini öyle tanımlayan vatandaşlar, AK Parti iktidarı döneminde o demokratik özgürlük ortamında kendilerini daha rahat hissettiler. Oradan bu noktaya nasıl gelindi?

Kalın: Evet hissediyorlar da zaten ama biz seçim iklimindeyiz. Şimdi seçim ikliminde Cumhur İttifakı kendine bunu önemli bir başlık olarak koymuş. "Ben bunların haklarını da en yüksek volümle savunacağım" demiş. Ben size daha o zaman başka bir soru sorayım; acaba Cumhur İttifakı içerisindeki bütün partiler bu konuda hem fikir mi? Mesela Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi, İYİ Parti bu konuda hem fikir mi? CHP'nin tamamı bu konuda hem fikir mi sizce? Onların az çok tabanını, sosyolojisini düşünün. Bunu bu kadar agresif bir şekilde gündeme getiren, Cumhur İttifakı'nın gündemi yapan HDP. 

Par: Millet İttifakı'nın mı Cumhur İttifakı mı?

Kalın: Pardon, pardon Millet İttifakı'nın. Millet İttifakı içerisinde bunu özellikle bir gündem maddesi yapan HDP. HDP'nin içerisinde de belli bir grup. Bakın ben şeyden bağımsız söylüyorum -kendi kimliği şöyledir, böyledir-. Başta tekrar söylüyorum; devletin görevi, bütün vatandaşları dilinden, dininden, cinsinden vs. bağımsız olarak, can ve mal güvenliğini sağlamaktır. Böyle bir şey olduğunda da devletin görevi onları korumaktır; amasız, fakatsız, net olarak bu ülkeyi koyduktan sonra. Ben şunu söyleyeyim bu seçim ortamında siz bunu gündem maddesi olarak getirip üst sıralara bu kadar taşıdığınız zaman karşı tarafın -Cumhur İttifakı'nın- buradan cevap vermesi gayet normaldir.

Alçı: Ama karşı taraf bunu taşımadı. Aslında Sayın Cumhurbaşkanı bunu konu haline getirdi. 

Kalın: Ama bakın HD'nin söylemlerine bir bakın; Millet İttifakı'na ve Sayın Kılıçdaroğlu'na destek verdiğini söyleyen HDP'nin söylemlerine bakın. Kullandıkları sembollere bakın. Bu konuyu sürekli gündeme getirerek... yani bilemiyorum orada... Sadece dediğim gibi CHP'nin içinde değil, ortalama Kürt vatandaşlarımız buna nasıl bakıyorlar mesela. Öyle şeyler üst üste gelip karmaşık hale geliyor ki mesela.

Kemal Öztürk: Ben deminki konuya geri dönmek istiyorum...

Par: Soruyu alacağım cevabı aradan sonra alalım.