Öldüğünü sandıkları babaları yerine başkasını toprağa verdiler

ÇOMÜ Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gören Covid-19 hastası Recep Yılmaz (69), Yoğun Bakım Ünitesi'nde yer olmaması nedeniyle Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Yılmaz'ın sevki sırasında evrakı, aynı hastanede tedavi gören kanser hastası Recep Çelik'in evrakı ile karıştı. Hastaneye 'Recep Çelik' olarak yatan Yılmaz, aynı gün yaşamını yitirince, Çelik ailesine haber verildi. Babalarına ait olduğu düşündükleri cenazeyi alıp, aile mezarlığına defneden aile, 1 gün sonra hastane yönetiminin durumu bildirmesi ile şaşırdı. Aile, savcılık izni ile cenazenin mezardan çıkarılmasını bekliyor.
Öldüğünü sandıkları babaları yerine başkasını toprağa verdiler
2021-04-09 10:20:33   Güncelleme: 2021-04-09 10:20:33     DHA

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gören Covid-19 hastası Recep Yılmaz'ın Yoğun Bakım Ünitesi'nde yer olmaması nedeniyle Mehmet Akif Ersoy Hastanesi'ne sevk edilmesine karar verildi. Yılmaz hastaneye sevk edildiği sırada evrakı, ÇOMÜ'de tedavi gören kanser hastası Recep Çelik'in evrakıyla karıştı. Bu nedenle Yılmaz, hastanede 'Recep Çelik' olarak kayda alındı.  Recep Yılmaz, sevk edildiği akşam, yaşamını yitirdi. Yanlış evrak nedeniyle Yılmaz'ın ölümünün ardından Çelik'in ailesine haber verildi. Salı günü hastaneye Çelik ailesi, Recep Çelik'e ait olduğunu düşündükleri cenazeyi alıp, Yeni Şehir Mezarlığı'ndaki aile mezarlığına defnetti.

Dün, Çelik'i arayan ÇOMÜ Hastane yetkilileri, durumu anlattı. Büyük şok yaşayan Çelik ailesi, hastaneye gittiklerinde babaları Recep Çelik'in yaşadığını gördü. Durumu savcılığa bildiren Çelik aliesi, mezarlıktaki Recep Yılmaz'ın cenazesinin çıkarılması için izin bekliyor.

'BİZİ ÇAĞIRDILAR BABANIZ YOĞUN BAKIMA GELİR GELMEZ ÖLDÜ DEDİLER'

Recep Çelik'in oğlu Hilmi Çelik, babasının huzurevinde yattığını ve rahatsızlanınca ÇOMÜ'ye kaldırıldığını belirterek yaşananları şöyle anlattı: 

"Hastanede Yoğun Bakım Ünitesi'nde yer olmadığı için müşahede odasına aldılar. O sırada yakın yerlerdeki Yoğun Bakım Ünitelerinde de yer bulamadık. Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Devlet Hastanesi'ndeki ünitede bir yer boşalıyor. Babamın üzerine evrak düzenliyorlar, ama başka hastayı Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi'ne götürüyorlar. O adam yoğun bakıma girer girmez ölmüş. Bizi çağırdılar, 'babanız yoğun bakıma gelir gelmez öldü' diye. Biz gittik, burada yapılacak bir şey var mı yok. 'Pazartesi günü gelin cenazenizi alın' dediler. Gittik, bize ölüm raporunu verdiler. Ölüm raporuna baktık, Recep Çelik üzerine düzenlenmiş. TC kimlik numarası da onun numarası. Fakat ölüm raporunda 'Covid-19' yazıyor."

'AMELİYAT YERİNE BAKTIK VAR, HORTUM DELİĞİNE BAKTIK VAR'

Duruma itiraz ettiklerini belirten Hilmi Çelik, "Babamın Covid-19 olmadığını söyledik. Çünkü bu hastaneden çıkarken siz ona test yaptınız. Huzurevine dönüyor ya, testi negatifti. İki ay önce aşılarını da oldu. Bunu düzeltin. Düzeltmediler. Morga indik. Covid-19 olduğu için bizi yaklaştırmadılar. Uzaktan görebildiğimiz kadarıyla babamı ameliyatlı, nereye bakacağız ameliyat izine bakacağız. Baktık, o adam da ameliyatlı. Başka nereye bakacağız babamın yan tarafında hacet torbası var. Onun hortumu ve deliği var. Ona baktık, o adamda da var. Yüzünü dikkatli inceleyecek şekilde zaten yanına yaklaştırmadılar. Sardılar, aldılar, götürdüler. Mezarlıkta cenaze namazını kıldık. Kendileri defin işlemini yaptılar. Dini vecibelerini yerine getirdik" diye konuştu.

'SAVCILIĞA GİTTİK, MEZAR AÇILIP, ALINACAK'

Ertesi gün hastaneden aranıp, çağrıldıklarını ve cenazelerde karışıklık olduğunu söylediklerini kaydeden Çelik, "Hastaneye gittik, ÇOMÜ Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde 5'inci katta 523 numaralı oda da 'Recep Çelik' isimli bir var. Gidip, bakın bu sizin babanız mı? Gittik baktık, babamız orada yatıyor. Babamın durumu da iyi değil, ama sağ. Biz şok olduk. Biz kimi gördük, evrak elimizde, ölüm raporu var. Recep Çelik’i gömdük. Bu kim? Bu da Recep Çelik, bizim babamız. Ama gömdüğümüz kim? Biz adamı aile mezarlığına gömdük. Savcılığa gittik, durumu bildirdik. Mezarı açmalarını, o meftayı oradan almalarını sahibine teslim etmelerini söyledik. Orada o meftanın sahipleriyle de tanıştık. Onlarda 2- 3 gündür hastalarını arıyormuş. Çanakkale'de hiçbir sağlık kuruluşunda kendi hastalarını bulamıyorlar. Normal yani biz defnettik onu. Savcılığı ifadelerimizi verdik, bekliyoruz. Mezarı açılacak, onu oradan alacaklar, mezarlığın başka yerine gömecekler. Bizim mezarımız boşalmış olacak. Savcılığa da söyledik, bu hatayı kim yaptıysa oda ceremesini çeksin."

BAŞHEKİM KARAAYVAZ: YANLIŞ HASTA SEVKİ YOK, EVRAK KARIŞMIŞ

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Muammer Karaayvaz, "Koronavirüs hastası Recep Yılmaz'ın Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Ünitesi'ne sevk edilmesi gerekiyordu. Boş yer olduğu için bu hastayı da Mehmet Akif Ersoy Çanakkale Devlet Hastanesi'ne sevk etmeye karar verdik. Doğru hasta gidiyor, doğru tedavi uygulanıyor. Ama yanlış evrak gidiyor. Yanlışlık da buradan kaynaklanıyor. Tabi hastalarda da o kadar benzerlik var ki ikisi de ameliyatlı, ikisinin de kafasında kocaman ben var" dedi.