Bir eylemin cinsel taciz sayılması için cinsel saldırının sonuçlanması mı gerekir? diye soran Güneri, Küçükçekmece'de yaşanan olayın benzerinin yaşanmaması için yasa değiştirmek yetmeyecek. Yasaların doğru uygulanması ve yorumlanması için çalışmalar yapılmalı ifadelerini kullandı.
Yasemin Güneri'nin yazısı şöyle:
İstanbul Küçükçekmece'de, 5 yaşındaki kız çocuğunun cinsel istismara uğraması ve ağır yaralı bir şekilde hastaneye kaldırılması infial yarattı. Zanlı tutuklandı. Yaşanan olaya benzer binlerce olay yaşandı maalesef. Sadece olayları yazdık ve kenara çekildik.
5 yaşındaki kız çocuğu büyüyecek. Küçücük kızın, travmalarla dolu bir hayata adım atmasına neden olan zanlıya ne olacak?
'ÇOCUĞUN BASİT CİNSEL İSTİSMARI' İDDİASIYLA DAVA AÇILDI
Kamuoyuna yansıyan dosyalarda, bazen suçlular hak ettikleri cezalara çarptırılıyor. Ama çoğu zaman da yanlış bakış açıları, zanlıların ellerini kollarını sallayarak sokaklarda dolaşmasına neden olabiliyor.
Bursa'da yaşayan 14 yaşındaki H.A. ve 14 yaşındaki M.K., N.N. ile K.M. devlet lisesinde öğrenci.
Okuldan çıkıp evlerine gitmek için halk otobüsüne biniyorlar. Bindikleri otobüsle yolculuk yaparken Nesim A. ismindeki şüpheli otobüsün arka koltuğunda oturan kızların bacaklarına elliyor.
Değişik zamanlarda tacize uğrayan kızların ilk tepkisi otobüsten inmek oluyor. Kızlardan birinin olayı ailesine haber vermesi üzerine olay savcılığa intikal etti.
15 yaşın altındaki 4 kız farklı zamanlarda ve aynı saatlerde bindikleri otobüste aynı kişinin bacaklarını okşadığını iddia edince soruşturma başlatıldı.
Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nde Nesim A. hakkında 'Çocuğun basit cinsel istismarı' iddiasıyla dava açıldı. Mahkeme, 4 kız çocuğuna basit cinsel istismar suçunu işleyen sanığı 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı.
YARGITAY: EYLEMLERİN CİNSEL AMAÇLA GERÇEKLEŞTİRİLDİĞİNE DAİR DELİL BULUNMADI
Cezanın azlığını, çokluğunu tartışmamızı engelleyecek karar ise Yargıtay’dan çıktı.
Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 'sanığın dokunma şeklindeki eylemlerinin cinsel amaçla gerçekleştirildiğine dair delil bulunmaması ve sanığın atılı suçu işlediği hususunda mağdurelerin soyut beyanları dışında cezalandırılmasına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı' gerekçesiyle sanık hakkında beraat kararı verilmesini istedi.
Yargıtay kararında, 14 ve 15 yaşındaki 4 kız çocuğunun bacaklarını sıkan, dokunan sanığın eyleminin 'Cinsel amaçla' işlenmediğini belirterek davayı bozuyor.
Sanık, hobi amaçlı mı böyle bir eylemde bulunuyor? Sanık, reşit olmayan kızlara dokunma hakkını nereden alıyor?
Otobüste hiç tanımadığınız biri gelip bacağınızı sıkarsa, dokunursa bu cinsel amaçlı sayılmayacak mı?
'TACİZ SAYILMASI İÇİN CİNSEL SALDIRININ SONUÇLANMASI MI GEREKİR?'
Bir eylemin cinsel taciz sayılması için cinsel saldırının sonuçlanması mı gerekir?
Oy çokluğuyla alınan bu karara daire üyelerinden M. Sayın karşı oy yazısı yazdı. Yargıtay üyesi Sayın, 'Eylemlerini cinsel amaçla gerçekleştiren sanık hakkında atılı suçtan verilen mahkumiyet hükümlerinin onanması gerektiği düşüncesiyle Sayın, çoğunluğun görüşüne katılmıyorum' görüşünü dile getirdi.
Oyçokluğuyla alınan karara Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da itiraz etti. İtiraz yazısında şöyle denildi: 'Her bir mağdurun farklı farklı duraklarda otobüsten indiği gözetildiğinde, sanığın bu duraklarda otobüsten inmek suretiyle mağdurları takip etmesi, aynı mağdurlara eli ile dokunması şeklinde gerçekleşen eyleminin tesadüfi olmadığı ve cinsel amaçla gerçekleştirildiğinin kabulü gerektiği sonucuna varılmıştır.'
Dava, önümüzdeki aylarda Yargıtay Ceza Genel Kurulu gündemine gelecek.
Genel Kurul, mahkemenin verdiği kararı doğru kabul ederse sanık mahkum olacak. Eğer çoğunluk Yargıtay 14. Ceza Dairesi’nin verdiği kararın doğruluğu yönünde görüş bildirirse otobüste yaşı küçük bile olsa çocuklarımıza dokunan, bacaklarını okşayan sapıklara hapis cezası verilmeyecek.
'YASA DEĞİŞTİRMEK YETMEYECEK, DOĞRU YORUMLANMASI İÇİN ADIM ATILMALI'
Küçükçekmece'de yaşanan olayın benzerinin yaşanmaması için yasa değiştirmek yetmeyecek. Yasaların doğru uygulanması ve yorumlanması için çalışmalar yapılmalı.
İnsanların vücut bütünlüğüne saldırı suçlarında, kişinin onayı olmadan yapılan tacizler cezasız kalırsa, toplumun adalete olan güveni sarsılacak. Bu nedenle, zanlıları linç etmek için sokaklarda kendi adaletini arayanların sayısı artacak. Toplumsal kargaşanın yaşanmaması ve ortaçağda yaşanan görüntülerin oluşmaması için yasaların doğru yorumlanması için adım atılması gerekiyor.