Öztrak: Tanju Bey yürümekle vakit harcayacağına Bolu’nun sorunlarını çözsün

Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkanlığı bırakması için bugün Bolu'dan CHP Genel Merkezi'ne yürümeye başlayan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'a CHP Sözcüsü Faik Öztrak'tan tepki geldi: 'Tanju Bey yürümekle vakit harcayacağına Bolu’nun sorunlarını çözsün'
Öztrak: Tanju Bey yürümekle vakit harcayacağına Bolu’nun sorunlarını çözsün
2023-07-03 20:36:01   Güncelleme: 2023-07-03 20:36:01    

CHP'den kesin ihraç istemiyle yüksek disiplin kuruluna sevk edilen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, partide değişimin her kademe yapılması ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun da görevden ayrılması gerektiğini söyleyerek bugün 'değişim ve adalet' olarak nitelendirdiği yürüyüşünü başlattı. 

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, bugün gerçekleştirdiği CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısında Tanju Özcan'ın yürüyüşü hakkında şunları söyledi: 

'Tanju Bey yürümekle vakit harcayacağına Bolu’nun sorunlarını çözsün'

'Belediye Başkanları öncelikle kendi illerinin, ilçelerinin sorunlarını çözmeli, hemşerilerine en iyi hizmeti vermeye çalışmalı. Tanju Özcan, vereceği hizmetlerde hükümet engel çıkardığı için yürüseydi başımızın üstünde yeri vardı. Kendisinin iddiaları akıl işi değildir. Ama bilinen bir söz vardır, ‘yollar yürümekle aşınmaz, ateş olsa da cürmü kadar yer yakar.’ Bolu’nun dünya kadar sorunu var, Tanju Bey yürümekle vakit harcayacağına Bolu’nun sorunlarını çözsün.' dedi.

Öztrak'ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şu şekilde: 

'Erdoğan’ın en düşük memur maaşının 22 bin lira olacağı vaadini de tutup tutmayacağını takip ediyoruz'

Tabii bu arada seçim öncesinde Erdoğan’ın, yine Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun zoruyla, en düşük memur maaşının 22 bin lira olacağı vaadini de tutup tutmayacağını takip ediyoruz. Hükümet seçim öncesinde en düşük emekli aylığını 7 bin 500 liraya çıkarırken, bunu emekli kök aylığına zam şeklinde yapmamış, en düşük maaşı 7 bin 500 liraya çıkarırken, aradaki farkı Hazine’den vermişti. Örneğin, 5 bin 500 lira alan bir emeklinin maaşı 7 bin 500 liraya çıkarken, 7 bin 501 lira alan bir emeklinin aylığı yerinde saymıştı. Böylece, daha çok prim ödeyen ile daha az prim ödeyen arasında fark kalmamıştı. Hükümet büyük bir adaletsizliğe neden olmuştu. Bu adaletsizliğin düzeltileceğine dair verilen kademeli artış sözlerinin de takipçisi olacağız.

'Erdoğan seçim öncesinde ağzından düşürmediği, nassı unuttu faiz artışına razı oldu'

Erdoğan seçim öncesinde ağzından düşürmediği, nassı unuttu faiz artışına razı oldu. Ama bir yandan da yaklaşan yerel seçimler aklından bir türlü gitmiyor. ‘Acaba Sarayın vitrinine koyduğum iki isim üzerinden bir dalga yakalayıp, daha fazla faiz artırmadan dışarıdan para bulabilir miyim?’ diyor. Yerel seçime kadar ekonomiyi bu rüzgârla götürmeye çalışıyor. Şimdilerde hükümetin, TL’nin değer kaybetmesine göz yumduğu ama bir yerden sonra bunu durduracağı, kuru sabitleyeceği, hatta Türk lirasının bir miktar değer kazanmasına da göz yumacağı söyleniyor. Böylece mevcut Türk lirası faizlerin, yabancılara çok cazip geleceği, seçimlere kadar başta Körfez ülkeleri olmak üzere yabancıların paralarını, ülkeye getirecekleri ve seçime kadar can yakacak hiçbir önlem almadan, ekonomiyi götürmeyi bekledikleri ifade ediliyor.

'Ucube rejimle geçen beş yılda, işsizler ordusuna 3 milyon 867 bin kişi daha eklenmiş'

Bu ucube rejim gelmeden önce 5 milyon 272 bin olan gerçek işsiz sayısı nisan ayı itibariyle 9 milyon 138 bine çıktı. Ucube rejimle geçen beş yılda, işsizler ordusuna 3 milyon 867 bin kişi daha eklenmiş. Son 5 yılda, vatandaşların ve şirketlerin borcu dörde kamunun borcu beşe katlandı. Finansal kesim dışında kalan, kamunun, özel kesimin ve vatandaşların borcu 4 kat arttı. 3 trilyon 381 milyar liradan 

14 trilyon 466 milyar liraya çıktı. Orta direk yok oldu, zengin ile fakir arasındaki makas olağan üstü açıldı. Bu yılın nisan ayı itibariyle bankalardaki toplam mevduatın yüzde 70’ini 1 milyon lira üzerindeki mevduat hesapları oluşturuyor. Ama bu 1 milyon lira üzerindeki hesap sahiplerinin sayısı bankaların toplam müşteri sayısının sadece binde 6’sı. Bu düzende birileri hep birilerinin üzerine yaslanıyor. Altta kalan da her zaman emeğiyle geçinmeye çalışan vatandaş oluyor. Bu düzenin böyle gitmeyeceğini söyleyen herkes bir numaralı düşman ilan ediliyor.